Genel itibarıyla üreme çağını tamamlamış olan, ileri yaşlardaki kadınlarda görülen rahim sarkması, nadiren de olsa erken yaşlarda da meydana gelmesi muhtemel olan bir sorundur. Çeşitli belirtilerle birlikte etkilerini hissettiren bu rahatsızlığın genç yaşlardaki en temel belirtisi ise cinsel fonksiyonlarda bozulmadır. Bunun dışında ise idrar kaçırma, vajina bölgesinde ele kitle gelmesi ve dışkılama esnasında zorlanma hissetme gibi belirtilerden söz etmek de mümkündür.

Eskiden büyük bir problem olarak görülen ve korkulan rahim sarkmasına yönelik, günümüzde uygulanan birçok cerrahi işlem vardır. Bu cerrahi tedavilerle birlikte başarılı sonuçlar elde edilmektedir. Uygulanacak olan cerrahi işlemin detayları ise kişinin yaşına, sağlık durumuna ve diğer gereksinimlerine bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Genel olarak uygulanan cerrahi işlemlerin ise aşağıda verildiği şekilde ele alınması mümkündür.

1. Robotik Cerrahi

Robot yardımı ile yapılan bir işlemdir. Minimal girişli olması sebebiyle iyileşme süresi kısa, yan etkileri ise oldukça azdır. Ayrıca kesiklerin minimal boyutlarda olması sebebiyle kozmetik açıdan daha başarılı sonuçlar doğurduğunu söylemek de mümkündür.

2. Laparoplastik Cerrahi

Tıpkı robotik cerrahide olduğu gibi minimal kesiklerle gerçekleştirilen bir işlemdir. Ancak robotik cerrahiden farklı olarak robotik enstrümanların kullanıldığı bir uygulama değildir. Yine iyileşme süresinin kısa, etkilerin ise hafif olduğunu söylemek mümkündür.

3. Açık Cerrahi

Yukarıda değinilen iki yöntem de kapalı cerrahi yöntemlerdir. Açık cerrahi yönteminde ise işlem küçük kesiklerle değil, açık bir yapıda uygulanmaktadır. Ancak diğer iki uygulamanın aksine iyileşme sürecinin daha uzun olduğunu ve komplikasyon riskinin diğerlerine nazar yüksek olduğunu söylemek mümkündür.

4. Pelvik Taban Cerrahisi

Öncelikle söylemelidir ki, bu uygulamada rahmin çıkarılması söz konusu değildir. Bu sebeple doğurganlığı bitirici bir etkisi yoktur. Uygulamanın temelinde ise zayıflayan bağ dokularının güçlendirilmesi, onarılması yer almaktadır.

Rahim Sarkması Tedavisinde Cerrahi Dışı Yöntemler Nelerdir?

Rahim sarkması tedavisinde cerrahi uygulamalar kadar cerrahi olmayan uygulamalar da mevcuttur. Her iki uygulama türünün kullanım amacı ve zamanı birbirinden farklıdır. Ancak genel olarak sarkması hafif boyutlarda olan ya da diğer sağlık problemleri ameliyata engel olan kişilerde cerrahi olmayan uygulamaların tercih edildiğini söylemek mümkündür. Bu yöntemlerin en yaygın olanları ise “Kegel egzersizleri” adı verilen egzersizlerdir.

Kegel egzersizlerinin temel uygulanış amacı, pelvik kaslarını güçlendirmek ve görevlerini tam anlamıyla yerine getirebilmelerini sağlamaktır. Bu yöntemlerle birlikte hem sarkmanın önlendiğini hem de idrar kaçırma gibi durumların giderildiğini söylemek mümkündür.

Rahim sarkması tedavisi bağlamında uygulanan bir diğer cerrahi olmayan yöntem ise kilo vermektir. Özellikle obezite ile mücadele eden hastaların karın bölgelerinde yer alan fazla yağ dokuları, pelvik kaslara basınç uygulamaktadır. Kilo vermeyle birlikte ise bu basınç azalmakta ve şikayetlerin azaltılması mümkün kılınmaktadır.

Genel olarak günlük yaşam alışkanlıklarının ve beslenme tarzının değiştirilmesi, iyileştirilmesi de cerrahi olmayan yöntemler arasındadır. Bunu aşağıda verildiği şekilde örneklendirmek mümkündür;

• Kabızlık görünen hastalara bol lifli gıdaların önerilmesi,
• İdrar kaçırma problemi yaşayan hastalara ise çay ve kahve tüketimini azaltmalarının ve gece belirli bir saatten sonra sıvı tüketiminin bırakılmasının önerilmesi şikayetleri azaltıcı etkiler meydana getireceklerdir.

Rahim Sarkması Tedavisinde Hangi Yöntem Hangi Durumlarda Kullanılır?

Rahim sarkmasının ileri boyutlarda olduğu, hastanın ise hem yaşının hem de diğer sağlık koşullarının el verdiği durumlarda genel olarak cerrahi uygulamalar tercih edilmektedir. Bunun temel nedeni, hastanın şiddetli şikayetlerini bir an önce giderme ihtiyacıdır. Sarkmanın hafif boyutlarda olduğu durumlarda ise sorunu yukarıda verilen unsurlarla desteklemek ve tedavi etmek mümkün olacağından cerrahi olmayan müdahaleler tercih edilmektedir.

Rahim Sarkması Tedavisinde Yöntem Seçiminde Hangi Faktörler Dikkate Alınır?

Rahim sarkması tedavisi, yukarıda da değinildiği üzere hem cerrahi hem de cerrahi olmayan uygulamalarla gerçekleştirilebilmektedir. Hangi yöntemin tercih edileceği ise aşağıda verildiği şekilde belirlenmektedir.

• Öncelikle sarkmanın boyutu önemlidir. Sarkmanın fazla olduğu durumlarda hastanın şikayetleri artacaktır. Bu sebeple cerrahi müdahaleler daha etkili olacaktır.
• Yaş, bir diğer önemli kriterdir. Genellikle erken yaşlarda ameliyat tercih edilen bir durum değildir. Bunun temel nedeni, erken yaşlarda yapılanan ameliyatların, bir süre sonra etkisini yitireceği ve ikinci bir ameliyata ihtiyaç duyulacağı ihtimalidir. Ayrıca ilerleyen yaşlar açısından da ameliyat önerilmemektedir. Yaşın fazlasıyla ilerlemesi durumlarda iyileşme süreçleri genel olarak uzamaktadır. Doku iyileşme sürecinin uzaması sebebiyle çok ilerleyen yaşlarda da ameliyat önerilmemektedir.
• Doğum, bir diğer önemli etkendir. Rahim sarkması ameliyatı, cerrahi uygulama tercih edilmeden önce hastanın bir daha çocuk isteyip istemediğine dikkat edilmelidir. Çünkü doğum sonrası rahmin yeniden sarkması ihtimali vardır.
• Özellikle aşırı sigara ve alkol tüketen bireylerde, obezite ile mücadele edenlerde ve kalp rahatsızlığı, şeker hastalığı bulunan bireylerde cerrahi operasyon yapılmadan önce detaylı bir şekilde araştırma yapmak gereklidir.

Rahim Sarkması Tedavisinde Cerrahi Yöntemlerin Avantajları ve Dezavantajları Nelerdir?

Rahim sarkması tedavisinde uygulanan cerrahi yöntemlerin hem avantajları hem de dezavantajları vardır. Avantajları aşağıda verildiği gibidir.

• Hem açık hem de kapalı cerrahi müdahaleler mevcuttur. Bu sebeple hastalığın boyutuna bağlı olarak değişmek şartıyla komplikasyonların ve iyileşme süresinin kısaltılması mümkündür.
• İşlem sonrası şikayetlerden kısa sürede kurtulmak mümkündür. Özellikle şikayetlerin şiddetli boyutlarda olduğu durumlarda bu son derece önemli bir avantajdır.
• İşlemler, diğer şartların da sağlanması durumunda kalıcı ve etkililerdir.

Buna karşılık dezavantajları da vardır. Örneğin ilerleyen yaşlarda uygulanmaları durumunda iyileşme süresinin uzadığını söylemek mümkündür. Bununla birlikte hamilelik sonrasında ya da erken yaşlardaki ameliyatların ardından sorunun tekrarlama ihtimali de mevcuttur.

Rahim Sarkması Tedavisinde Cerrahi Dışı Yöntemlerin Avantajları ve Dezavantajları Nelerdir?

Öncelikle herhangi bir kesik ve cerrahi müdahale söz konusu olmaması sebebiyle bireylere psikolojik açıdan büyük bir avantaj sağladıkları yadsınamaz bir gerçektir. Şikayet edilen durumu günlük yaşam alışkanlıklarını düzenleyerek ve iyileştirerek gidermeleri de diğer temel avantajlarıdır. Ancak hastalığın ilerlemesi durumunda etki göstermeleri mümkün değildir. Bununla birlikte etkileri zaman içerisinde, kademe kademe kendisini göstermektedir. Bu ise günlük yaşam konforunun oturması için uzun zaman gerektirmeleri yönünden dezavantajlıdır.

Rahim Sarkması Tedavisinde Hangi Yöntemlerin Komplikasyonları Olabilir?

Rahim sarkması tedavisinde uygulanan açık ameliyat yöntemi, karından uygulanan bir yöntemdir. Genel olarak bakıldığında etki oranı oldukça yüksektir. Bu sebeple hem genç yaşlarda hem de ilerleyen yaşlarda yaygın olarak uygulanması mümkündür. Özellikle diğer uygulamaların ilerleyen yaşlarda uygulanabilmeleri, çoğu zaman doğum yapmayı engellemeleri sebebiyle bu uygulama eğilim oldukça fazladır. Çünkü doğumu engelleme gibi etkileri söz konusu değildir. Buna karşılık komplikasyon görülme oranının ve ihtimalinin en yüksek olduğu uygulama olduğunu söylemek de mümkündür.

Rahim Sarkması Tedavisinde Sonrasında Ne Gibi Önlemler Alınması Gerekir?

Rahim sarkması tedavisi sonrasında işlemin etki oranının artırmak amacıyla dikkat edilmesi gereken birtakım unsurlar ve alınması gereken bazı önlemler vardır. Ameliyat sonrası yapılması gerekenlerin ise aşağıda verildiği şekilde örneklendirilmesi mümkündür.

• Ameliyat sonrası ilk 40 günde denize, havuza girmek ya da cinsel ilişki yaşamak kesinlikle yasaktır. Ayrıca küvet kullanımı da aynı şekilde yasaktır.
• İşlem sonrası ilk birkaç gün, tercihen bir hafta bölgenin sıcak su ile temasından kaçınılmalıdır.
• İlk 30 gün boyunca hamama gitmekten kaçınılmalıdır. Bunun temel nedeni ise nem oranının yüksek olduğu bu yerlerde enfeksiyon kapma ihtimalinin son derece yüksek olmasıdır.
• En önemlisi ise hekiminizin ihtiyaç ve sağlık durumunuza göre sizlere ilettiği unsurlara dikkat etmeniz gerektiğidir. Bu unsurlar sağlık durumunuz neticesinde belirlenmeleri sebebiyle değişkenlik gösterebilmektedir.

Rahim Sarkması İçin Dr. Alper Karalök İle İletişime Geçin

Dr. Alper Karalök, rahim sarkması olarak bilinen uterine prolapsus gibi ciddi kadın sağlık sorunlarının tedavisinde uzmanlaşmıştır. Rahim sarkması, rahmin vücut dışına doğru çıkması olarak tanımlanır ve genellikle menopoz sonrası görülür. Bu rahatsızlık, ağrı, cinsel ilişki sırasında zorluk ve idrar kaçırma gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Dr. Karalök, rahim sarkması gibi ciddi sorunların tedavisinde deneyimli ve titizdir ve hastalarının iyileşme süreçlerini en iyi şekilde yönetmeyi amaçlar. Ayrıca, hastalarına bu rahatsızlık hakkında bilgi verir ve onların tedavi sürecini anlamalarına yardımcı olur.