Kış mevsiminde hava soğur ve insanlar üşür... Bu doğanın bir gereğidir. Isınmak için de çeşitli ısınma gereçlerine başvurulur.
Eskiden yoğun olarak soba ile yapılan ısınma işi, doğalgazın yaygınlaşması ile birlikte enerji olarak doğalgazın kullanıldığı kalorifer sistemine döndü.
Kombiler takıldı, üşüdükçe dereceler artırıldı. Ne büyük rahatlık...
Kombinin ısıttığı suyu devridaim yapabilmesi ve ısıya dönüştürdüğü enerjiyi yayabilmesi için ise devridaim pompalarının çalışması; bunun için de elektrik olması lazım.
Hani Recep İvedik, ilk filminde arabasının aküsünü yoldan kalan kızlara veriyor da sonra kendi arabasını çalıştıramıyor. Servisi arayıp, neden arabasının çalışmadığını soruyor ya, bir nevi öyle bir şey işte...
Yoğun kar yağışı ve soğuk hava ile birlikte üşüyen bedenlerimizi ısıtabilmek için başvurduğumuz kombilerimiz çalışmaz oldu.
Neden? Çünkü akü yok. Elektrik yok. MEDAŞ veya MEPAŞ ortalıkta yok...
Önceki gün MEDAŞ'a yoğun olarak telefonlar edildi. Arayan bir muhatap bulamadı. Elektrik birçok bölgede gün boyu yoktu. Üşüdükçe vatandaş telefona sarıldı.
Nerede bu elektrik?
MEDAŞ bu konuyla alakalı yoğun baskılar üzerine bir açıklama yapma ihtiyacı hissetti. Şehrin birçok bölgesine neden elektrik verilemediğini tüm ayrıntıları ile anlatmışlar. Yoğun kar yağışı nedeniyle yolların kapalı olduğunu, elektrik arızası olan yerlere müdahale edemediklerini, mümkün mertebe müdahil olmaya çalıştıklarını ve teknik ekiplerin yoğun bir mücadele vererek elektrik kesintilerine neden olan arızaları bertaraf etmeye çalıştıklarını anlattılar.
Peki diğer taraftan vatandaş ne diyor? Şehre 15 santimetre kar düştü diye elektrik kesilecek ve tir tir titreyeceksek, bu iş böyle yürümez. Olmuyorsa boşlayıverin diyor...
Dahası, elektrik borçlarının gününde ödenemediği durumlarda hemen cezai müeyyideler uygulandığını, gecikme faizi ile birlikte ödemelerin alındığını belirterek, elektrik verilmediği durumlarda da MEDAŞ'ın cezalandırılması gerektiğini söylüyorlar.
Vatandaş MEDAŞ'tan elektrik alamayınca içindeki tüm enerjiyi MEDAŞ'a yükledi...
Sosyal medyada MEDAŞ'a yüklenen yüklenene... Artık işi espriye ve gırgıra vurmaya başladılar. Bir taraftan ironik bir yaklaşım ile MEDAŞ'ı eleştiri yağmuruna tutan vatandaş, diğer taraftan da bu yorumlara gülerek ısınmayı başardı.
Bakın üşüyorsak bir sebebi var. Ama MEDAŞ'ın da ısıtmak için farklı yöntemleri var. Elektrik yoksa gülücükle ısıtırlar.
Evinde ısınma gereci olarak elektrikle hiç işi olmayan, tamamen kara düzen çalışan sobayı kullananlar ise elektrik alma verme olaylarında bitaraf kaldı. En dertsiz olanlar, en sıcak olanlar, ısınma problemi yaşamayanlar onlardı.
Odunu kömürü doldur, gün boyu cayır cayır yansın. Bir güzel ısıtsın... Evinde elektrik olmadığı için kombisi çalışmayan ve soğuktan titreyenlerin büyük bir bölümü de, evinde soba yakan akrabalarında kaldı. Hatta bir kısmı kendi evine soba kurmayı tercih etti. Artık bir klasik olarak nitelendirdiğimiz soba, yeniden önem kazandı.
Burada şunun farkına varıyoruz, teknoloji geliştikçe, enerjiye olan mahkumiyetimiz artıyor. Mahkum olduğumuz enerji de dışa bağımlı bir enerji. Bugün elektrik gitti ama yarın Rusya'nın, İran'ın doğalgaz vanalarını kapatmayacağını kimse garanti edemez. Adamlar bir çırpıda bizi soğuktan dondurabilir...
Mesnevi'den:
Gülmenin zevkini gördün, bir de şeker madeni gibi olan ağlamanın zevkini seyret!