Önemli kurumlardan bir tanesi olan okul, yaşama ve öğrenme alanı olan bu kurum değerler üzerine inşa edilmiştir. Bütün diğer alanlarda olduğu gibi eğitim yönetimi alanında da değerlerin önemli bir yeri vardır. Değerler insan davranışlarında ve tercihlerinde belirleyici olduğundan, insana ait bilim dallarında değerlerin incelenmesi önemli bir yer tutmaktadır. 

Okullarında kendilerine özgü değerleri vardır tıpkı her bireyin ve her toplumun olduğu gibi. Elbette ki okulların bu değerleri zamanla oluşur/oluşturulur. Bireyler kendilerine ait değerlerle ve çevrelerine ait değerlerle örülü bir yaşama sahiptir. Bir değer örüntüsü ile yaşamlarını sürdüren bireylerin, üyesi oldukları toplumun ve okulun değerlerini oluşturdukları ve aynı şekilde kendi değerlerini de toplum ve okulun değerleri ile değiştirebildikleri görülmektedir. 

Bir okulun ve toplumun kendine özgü değerlerinin olması bunun yanında zaman içerisinde sosyal gruplar arasında değişim gösterdiği görülmektedir. Ancak hâkim olan değerlerin bir başka okulun veya toplumun da aynı değerlere sahip olacağı anlamına gelmemektedir.

Gerek toplumda gerekse de bir örgüt olarak okulda, hâkim iktidarın ya da idarecilerin değer sistemleri içinde yer aldıkları toplum/okulun değer sistemi ile uyuşması değer aktarımının daha hızlı gerçekleşmesini sağlayabilecektir. Hâkim iktidarın/idarecinin ülke yönetiminde ya da kurum içerisinde takındığı tutum, tavır ve eylemleri sahip olduğu değerlerle doğrudan ilişkilidir. Toplumların ya da bir örgüt olarak okulların yönetiminde yer alan bireylerin, değer bağlamında 2 ana işlevi vardır. Bunlardan birincisi, toplumun/okulun var olan değerlerini izlemesi, ikincisi ise yeni değerler oluşturarak toplumu/okulu ilerletmektir. Değer sistemleri ele alınırken merkez noktasında ahlaki ilkeler yer almaktadır, eğitim yönetiminde de, değerler ahlaki ilkeler üzerine inşa edilmesi gereken uygulamalı bir alandır. Değerleri olmayan bir okulun, akademik anlamda başarılı öğrenciler çıkarmasının bir önemi yoktur. Bunlar saman alevi etkisidir, kısa vadede olumlu görünürken, uzun vadede kayıp yaşatır.

Hem toplum hem de okul yönetiminde yönetici, okulu etkileyen değer ve davranışları okul yararına uzlaştırıp dengelemek durumundadır. Değerlerin hem toplumun temel dinamiklerini oluşturan yapısı hem de topluma/örgüte katılımın sağlanabilmesinde en önemli etkenlerden biri olduğu konusunda sosyal bilimcilerin çalışmaları mevcuttur. Elbette ki bir topluma/örgüte katılımın ilk koşulu katılmak isteyen bireyin değer yargıları ile örgütün/toplumun değer yargıları arasında bir uyumunun olması gerekliliktir.                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                  

Aynı zamanda bir örgüt olarak okulda, değer anlamında değişimi zorlayan en önemli unsur hâkim değerlerdir. Bazı durumlar vardır ki, değişim gereklilik halini alır. Bu durumda,  değişiklik planı ile üyelerin değerleri arasında sıkı bir ilişki kurulursa, değişikliğin maliyeti de azalmış olur. Çünkü değişiklik, büyük bir olasılıkla üyelerce de benimsenecektir. Ancak burada kilit noktalardan biri, değişiklik gerçekleştirilmeden önce,  değişikliğin yapılacağı okulun ve çalışanlarının değer sistemlerinin incelenmesi ve bu değer sistemlerinin analiz edilmesi zorunludur. Veyahut okulun çalışan personelinin bu değerler kapsamında seçilmesi gerekmektedir. Örgütün üyelerinin davranışlarını değiştirebilmek için ya değer sistemi değiştirilmeli ki bu zor olan bir yoldur ya da değişiklik doğrudan değerlerde yapılmalıdır.   

Farklı değerlerin doğuracağı farklılıkların getireceği çatışmaların, birleştirme ve bütünleştirmeye yönelik olarak oluşturulacak yeni bir model ile çözülebileceği düşüncesi teorik anlamda kendine yer bulsa da uygulamada bu o kadar da kolay olmayacaktır.

Okulun günlük yaşamda bireysel olarak karşılaştığımız her durumda olduğu gibi amaçların gerçekleştirilmesinde de değerlerin önemi büyüktür. Sosyal alan içerisinde olan ve önemli kurumlardan biri olan okul, toplumsal alandan etkilenir ve toplumsal alanı etkiler. Bu nedenle, okulun amaçları belirlenirken toplumun değerleri de göz önüne alınmalıdır. Bu nedenledir okul yönetiminde olanlar belki de asli görevi okulu, bilimsel değerlerin yanında töresel değerler doğrultusunda da geliştirmektir. Elbette ki akademik başarının hatta sınav başarılarının eğitim-öğretim çizgisindeki en önemli paragraflardan biri olduğu düşünüldüğünde töresel değerlerin önemi arka planda kalabilmektedir. Ancak daha önce de belirttiğim gibi bu kısa süreli bir kazançtır, uzun vadede okulun erimesine yol açar. Asla unutulmamalıdır ki, sosyal alan içerisinde bulunan okulların amaç, görev, yetki ve sorumluluklarını belirleyen toplumsal değerlerdir.

Öğretmenlerin de yöneticiler gibi içinde bulunduğu okul ve çevrenin değerleri ile uyum içinde davranması gerekir. Öğretmenlerin orta sınıfa sahip değerler sisteminin bir parçası olduğu düşünülürse, bu değerler sistemine göre bir değerler örüntüsünün değişimi ya da bu değerler sistemine göre hâkim değerlerin belirlenmesi önem arz etmektedir. Araştırmalar göstermektedir ki, genel olarak toplumların temel değer yargılarının töresel boyutta olanlarının korunması orta ve alt sınıfa sahip bireyler tarafından daha fazla içselleştirilmiştir. Bu nedenle öğretmenin sahip olduğu değerler sisteminin sağlamlığı, problem çözümünde ve çatışan rolleri dengelemede etkili olur.

Değerler, çatışmanın kaynağı olabildiği gibi, çözümü de olur. Çatışmayı çözebilecek bir değerler sisteminin oluşturulması, her örgütün varlığını sürdürebilmesinde önemli etkenlerden biridir. Öncelikle problemin kaynağı bulunmalı, ardından, probleme çözüm olabilecek değerler belirlenerek oluşturulmalıdır.

Okulda eğitim-öğretimin kalitesinin arttırılması amacıyla Millî Eğitim Bakanlığı eğitimin ilke ve değerlerini belirlemiştir. Okul Gelişim Modeli (2002) adlı çalışmada değer, “düşünme biçimini,  davranışları ve olaylara verilen tepkileri belirleyen,  okulun sahip olduğu özellikler” şeklinde tanımlanmaktadır.

Okul yaşamını, okulda herkes tarafından kabul edilip paylaşılan değerler şekillendirir. Yine aynı değerler, okul dışındaki ilişkilerin de belirleyicisi ve düzenleyicisidir. Okulun verdiği hizmetin niteliği ve sonucunu oluşturur, çıktıların özelliklerini belirler.  Aynı sistemin alt birimleri olduğu hâlde,  okulların ilke ve değerleri birbirinden farklıdır.  Bu farklılık,  okulların içinde bulunduğu çevrenin özelliklerinden ve okul toplumunu oluşturan bireylerin özelliklerinden kaynaklanmaktadır. Okul Gelişim Modeli, bu özelliklerinden dolayı değerleri, “okul başarısının anahtarı” olarak nitelemektedir. Bu nedenle de okul başarısının ve gelişiminin ancak bireysel ve toplumsal farklılıklarla, değerlerle birlikte düşünülüp, ele alındığında sağlanabileceği belirtilmektedir. Okullar için; “Okul mu değerleri oluşturur ve yoksa değerler, okulun üyelerince mi belirlenir?” sorusunu sormak mümkündür. Okul ortamında farklı sosyal çevrelerden gelen bireylerin sahip olduğu ortak ve farklı değerlerin varlığı söz konusudur. Değer yargısı, ahlaki bir kavram olmanın ötesinde hayati bir olgudur. Eğitimin asıl ve değişmez öznesinin insan olduğu göz ardı edilemez. Değerler de insana özgü niteliklerdir. Okulun, eğitim-öğretimin hedefleri ve değerleri ile öğrencilerin hedef ve değerleri arasındaki ilişinin tutarlılık düzeyi hedeflere ulaşma düzeyini etkiler. Okulun verdiği değerler ile sosyal değerler arasındaki çelişki, öğrencilerin kişilik bütünlüğü üzerinde etkilidir.

Sonuç olarak, değerler toplumdan bağımsız olarak okullarda varlıklarını sürdüremedikleri gibi toplumun değer yargılarını da okullar şekillendirmeye devam edeceklerdir. Bilimsel ve töresel değer yargıları sağlam, dayanıklı ve aslına uygun olan öğretmenlerle yetişecek nesillere!