Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığına tekrar aday olabilir mi?

Hukukçular arasında son günlerde bu tartışma yaşanıyor.

Bazılarına göre Tayyip Erdoğan’ın adaylığında hiçbir sıkıntı yok.

Çok sayıda hukukçuya göre ise Meclis erken seçim kararı almaz ise Tayyip Erdoğan aday olamaz.

Peki bu tartışma niçin yaşanıyor?

Anayasanın 101. Maddesi şöyle:

“Cumhurbaşkanı, kırk yaşını doldurmuş, yükseköğrenim yapmış, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip Türk vatandaşları arasından, doğrudan halk tarafından seçilir. Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir.”

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçildikten sonra Anayasa’nın ilgili maddesi bu şekilde değiştirildi.

Eski sisteme göre Cumhurbaşkanının görev süresi 7 yıl idi ve bir defa seçilebiliyordu.

Yeni sistemde süre 5 yıla indirildi ve iki defa seçilebilir hükmü getirildi.

Yani mevcut sisteme göre Tayyip Erdoğan bir daha aday olamıyor. Zira daha önce iki defa Cumhurbaşkanı seçilmişti. 2023 deki adaylığı üçüncü kez olmaktadır.

Aday olamaz diyenlerin savunduğu görüş bu.

Ancak Tayyip Erdoğan’ın ilk Cumhurbaşkanına seçilmesi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminden önce olmuştu.

Recep Tayyip Erdoğan 10 Ağustos 2014 Pazar günü, Türk siyasi tarihinde ilk kez doğrudan halkın oylarıyla ve ilk turda 12. Cumhurbaşkanı seçildi.

16 Nisan 2017 tarihindeki halk oylamasında kabul edilen Anayasa değişikliği ile Cumhurbaşkanının partili olabilmesinin önü açıldı. Bu tarihte de Anayasa maddesi değişikliği ile Cumhurbaşkanı süresinin 5 yıl olduğu ve iki defa seçilebileceği kabul edildi.

Ardından Recep Tayyip Erdoğan, 21 Mayıs 2017 tarihinde gerçekleştirilen 3. Olağanüstü Büyük Kongrede, kurucusu olduğu AK Parti'nin Genel Başkanlığına yeniden seçildi.

24 Haziran 2018 Pazar günü yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde %52.59 oy oranıyla yeniden Cumhurbaşkanı seçildi.

16 Nisan 2017’de kabul edilen Anayasa değişikliği ile hayata geçirilen Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin ilk Cumhurbaşkanı olarak 9 Temmuz 2018 tarihinde yemin ederek görevine başladı.

Yani Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminden önce bir defa, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçildikten sonra da bir defa olmak üzere Cumhurbaşkanlığına toplam iki defa seçilmiş oldu.

İşte tartışma da burada başlıyor.

Aday olmaz diyenler iki defa seçildiği için üçüncü defa aday olamaz diyorlar.

Aday olabilir diyenler de eski sistem kalmadı, yeni sistemde bir defa seçildi. Önümüzdeki seçimler yeni sistemin ikinci seçimleridir bu sebeple aday olabilir diyorlar.

Peki işin doğrusu ne?

Yukarda yazdığım Anayasa’nın 101. Maddesi yeni bir Anayasa maddesi değil. Anayasa maddesi değişikliğidir. Eski maddede de yeni maddede de Cumhurbaşkanı ismi geçiyor. Maddenin yeni şeklinde mesela “Başkan” geçseydi hiçbir problem olmayacak ve hiçbir tartışma yapılamayacaktı.

Yeni sistemden önce Cumhurbaşkanı olarak seçilmiş olurdu. Yeni sisteme göre de Başkan olarak seçilmiş olurdu. Başkan olarak daha önce bir defa seçildiği ve bu seçimde ikinci defa aday olacağı için hiçbir sıkıntı söz konusu olmazdı. Bu bir.

İkincisi adı tekrar Cumhurbaşkanı olsa bile, madde yazılırken “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçildiği andan itibaren iki defa aday olabilir” şeklinde bir cümle yer alsa idi yine bir problem yaşanmayacaktı.

Maddede böyle bir açıklama da yok. “Cumhurbaşkanının görev süresi 5 yıldır ve iki defa seçilir” diyor. Böyle olunca eski sistem ve yeni sistem ayırımı da olmadığı için madde bu haliyle tartışmaya zemin hazırlıyor.

Bu maddeyi yazan hukukçular bunları hiç düşünmediler mi?

Bu madde bu haliyle kasıtlı mı yazıldı yoksa hukukçuların hukuk bilgisi çok mu zayıf?

Tayyip Erdoğan’a o günlerde bir tuzak mı hazırlandı yoksa hukukçuların cahilliğinden mi kaynaklandı diye insan düşünmeden edemiyor.

Peki ne olacak?

Tekrar Anayasa’ya dönelim.

Anayasa’nın 116. Maddesi şöyle diyor:

“Cumhurbaşkanının ikinci döneminde meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.”

Bu maddeye göre, Meclis erken seçim kararı alırsa Recep Tayyip Erdoğan üçüncü defa aday olabiliyor.

Ancak Meclis erken seçim kararını beşte üç çoğunlukla alabiliyor. Bu da 360 milletvekili sayısına tekabül ediyor. Cumhur ittifakının sayısı erken seçim için yeterli değil. Muhalefetle birlikte ancak alınabilir.

Şimdiye kadar erken seçim diye bağıran muhalefet şimdi bu konu gündeme gelince erken seçime evet der mi? Ben tereddütlüyüm.

Konuyu hukukçular tartışıyor ama siyasiler genel olarak bir tartışma içinde değil. Ben bunda da bir hinlik görüyorum. Muhalefet, Tayyip Erdoğan’ın adaylığına şu ana kadar bir itirazda bulunmadı. Bunu şu yorumlamak mümkün…

Resmi adaylık başvurusu yapıldığında Seçim Kurullarına itiraz ederler. Buradan bir sonuç çıkmazsa Anayasa’ya aykırılıktan Anayasa Mahkemesi’ne dava açarlar. Bu dava seçimden sonra bile açılabilir. Onun için uyanık olmak, uyanık davranmak zorunluluğu var.  

O zaman bu çetrefilli konu nasıl çözülür? İşin içinden nasıl çıkılır?

Anayasa’nın 101. Maddesinin son fıkrası şöyle:

“Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin diğer usul ve esaslar kanunla düzenlenir.”

Şimdi de kanuna dönelim.

6271 sayılı Cumhurbaşkanlığı Seçim Kanunun 3. Maddesi şöyle:

“Cumhurbaşkanı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimleri beş yılda bir aynı günde yapılır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir. Ancak Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi hâlinde, Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.”

Meclisin erken seçim kararı alması için 360 oy gerektiği ve Cumhur ittifakının da sayısı yetmediği için kanunda şöyle bir değişiklik yapılabilir. Kanun değişikliği için salt çoğunluk olan 301 oy yeterlidir.  

Kanunda geçen Ancak tan sonraki cümle şöyle düzenlenebilir.

“Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi hâlinde veya Meclisin üçte birinin teklifi ve salt çoğunluğunun onayıyla Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.”  

Tekrar söylemek gerekirse kanunun bu şekilde değişikliği için 360 oy değil 301 oy yeterli olur. Yine de hukukçuların incelemesi gerekir diyeceğim ama hukukçular yeterli olsa idi zamanında iş sağlam yapılır, böyle bir tartışmaya mahal kalmazdı. Ülkemiz için hayırlı gelişmelerin yaşanmasını Cenab-ı Hak’tan niyaz ederim. Sağlıklı ve mutlu yarınlar efendim.