Konyaspor’un maestrosu Amir Hadziahmetovic!

İttifak Holding Konyaspor’un Boşnak oyuncusu Amir Hadziahmetovic, gelişimiyle kulüpleri peşine taktı. 18 yaşında Konyaspor’a transfer olan Amir, özellikle son 2 sezondur performansıyla dikkat çekerken takımın beyni oldu.

Lig’in en iyi orta sahası olarak gösterilen isimlerin arasında yer alan maestro, Konyaspor’un en yüksek bonservisli satışını yapmaya aday gösteriliyor. Profesyonel kariyerine 17 yaşında başlayıp 18 yaşında Süper Lig takımlarından Konyaspor'a transfer olan Amir Hadziahmetovic, iki sezon boyunca yaşadığı sakatlık sorunlarını ve teknik direktörüyle arasındaki anlaşmazlığı aşmak için U21 takımında oynamayı bile göze alıp adeta yeniden doğdu. Bosna-Hersekli millî oyucu, futbolcu olmak isteyen gençlere "Yetenekliyseniz, en önemli şey mantalite ve profesyonelliktir. Zor zamanlarda geri dönmek istediğinizde çok çalışın ve sakin olun; başarı kendiliğinden gelecektir. Vazgeçmek bir seçenek değildir." dedi

Danimarka'nın Nexö kasabasında 8 Mart 1997'de doğduğunu biliyoruz. Ailen Danimarka'ya neden gitmiş? Orada ne kadar yaşadın?

Evet, Nexö adında küçük bir Danimarka kasabasında doğdum ve 12 yaşıma kadar da orada yaşadım. Ailem Bosna'daki savaş sırasında göçmen olarak Danimarka'ya gitmiş. 2009 yılında ise halen yaşamakta oldukları Bosna'ya geri döndüler.

Ailen hakkında biraz daha bilgi alabilir miyiz?

Babamın adı Mugamed (Muhammed), anneminki ise Nerma. Adnan ve Edin isminde iki de ağabeyim var. Saraybosna'da yaşıyorlar. Futbol kariyerimin başlamasından önce ailem biraz geçim zorluğu çekiyordu ama şimdi her şey daha rahat. Ailenin en küçük bireyi olarak elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyorum.

Bosna'daki savaştan sonra doğsan da ailen iltica dramını yaşamak zorunda kalmış. O savaş yılları ailenin üzerinde nasıl bir etki bıraktı?

Söylediğiniz gibi, ben savaştan sonra doğdum. Ama Bosna'daki savaş hakkında çok şey duydum ve biliyorum. Bu nedenle kimsenin başına gelmesini asla istemem. Ülkemizden göç etmek zorunda kaldık ve bu da ailem için hiç de kolay olmadı. Yine de Danimarka'ya bizi kabul ettiklerinden ve harika bir çocukluk dönemi geçirebildiğimizden dolayı çok teşekkür ediyorum.

Danimarka'da doğan bir Bosna-Hersekli olarak futbolla ilişkin nasıl başladı? Sendeki futbol yeteneğini ilk kim keşfetti ve seni bir kulüpten içeri soktu?

Nexö'de çocukken futbola âşık olmak zor değildi. Kardeşlerim ve arkadaşlarımla bütün gün okulda, sokakta, sahalarda futbol oynardık. 5 yaşındayken yerel bir kulüpte başladım ve o günden sonra futbol oynamayı ve sevmeyi hiç bırakmadım.

Ulaşabildiğim kayıtlarda futbola Bosna-Hersek takımı Zelezniçar'da başladığını görüyorum. Orada nasıl bir altyapı eğitimi aldın?

12 yaşındayken Danimarka'dan Bosna'ya taşınınca hayatımda büyük bir değişiklik oldu. Başlangıçta kolay değildi. Okul ve futbolla ilgili iki ülkenin insanlarında tamamen farklı bir zihniyet vardı. Babam beni ve kardeşlerimi Bosna'nın en büyük kulübüne aldı. Hepimiz Zelezniçar'ın alt takımlarında farklı kategorilerde oynadık. Kardeşlerim profesyonel olmadan önce futbolu bıraktılar ama onların da futbolcu olma yetenekleri vardı. Sanırım onların hatalarından çok şey öğrendim. Bosna'da en büyük problemin altyapı ve finans olduğunu söyleyebilirim. Türkiye'deki gibi tesislerimiz ve sahalarımız yoktu. Ancak çoğu zaman bu etkenler yüzünden başarılı olamayan çok sayıda yetenekli oyuncumuz var.

Belirli bir süre U19 takımında forma giydikten sonra 2014-2015 sezonunda Zelezniçar ile Bosna-Hersek Premier Ligi'nde mücadele ediyorsun. Henüz 17 yaşındayken 21 maçta forma giyiyor, 13 maça ilk on birde çıkıyor ve bir de gol atıyorsun.

17-18 yaşında profesyonel olmak hiç kolay değildi ve şansıma genç takımdaki antrenörüm, A takımın başına geçmişti. Profesyonel kariyerim de orada başladı. 2014-2015 sezonunda çok iyi bir iş çıkardım. Sezonun ikinci yarısında ilk on bir oyuncusu olmak için mücadele ettim. Takımın sezonu ikinci sırada bitirip Avrupa Ligi elemelerinde yer alması büyük bir başarıydı. O sezon şampiyon olmaya çok yakındık.

Ertesi sezonunun ilk yarısında 15 lig, 6 da UEFA Avrupa Ligi maçı oynuyorsun. Çok genç yaşta Avrupa Ligi tecrübesi yaşamış bir oyuncusun. Bu periyodu nasıl anlatırsın?

İlk on bir oyuncusu olarak istikrara kavuştuğum güzel bir dönemdi. Avrupa Ligi'nde oynamak ve takımda iyi bir etki bırakmak harika bir duyguydu.

1 Şubat 2016'da Konyaspor maceran başlıyor ve resmi sözleşmeye imza atıyorsun. Öncelikle bu transfer nasıl gerçekleşti? Seni Konyaspor adına kim keşfetti ve sen Süper Lig'e gelme kararını nasıl aldın?

Öncelikle Bosna Ligi'nden yurt dışına transfer olmak çok zor. Çoğu oyuncunun kariyerinde başaramadığı bir şey bu… Çok erken yaşta bunu başarabildiğim için şükrediyorum. Konya'ya geldiğimde 18 yaşındaydım. Transferden birkaç ay önce de Konyaspor beni takip ediyordu ve o dönemde iyi oynadığım için şanslıydım. Konyaspor'un teklifini kabul etmek benim için zor bir karar değildi. O dönemde Konyaspor'un santrforu olan Riad Bajic'i tanıyordum. Bana Konyaspor'un iyi taraflarını anlattı ve transfer gerçekleşti.

2015-2016 sezonunun ikinci yarısında Konyaspor'da ligde beş, Türkiye Kupası'nda üç maçta forma giyiyorsun. İlk geldiğin bu sezonu nasıl hatırlıyorsun?

O sezon ligi üçüncü sırada bitirmiştik. Konyaspor'un tarihindeki en yüksek noktaydı ve Süper Lig'in zirvesi için oynamak inanılmazdı. Kesinlikle kariyerimde yeni bir adım olmuştu.

YARIN DEVAM EDECEK…



 

Editör: TE Bilişim