Konyaspor’da futbolculuk yapan, tribünde taraftar olan ve yöneticilik yapan Ekrem Coşkun Yeşil-Beyazlı renklere küçük yaşlarda tutuldu. Konyaspor’u hayatının merkezine yerleştiren Coşkun, sevdasını her platformda dile getirirken kendisi hakkında bilinmeyenleri de açıkladı. Önemli açıklamalarda bulunan Ekrem Coşkun, Konyaspor’un tarihi ve şimdi sürecini de gazetemiz Yenigün’e değerlendirdi.
Ekrem Bey Sizi tanıyabilir miyiz kendinizden bahseder misiniz?
Bu soruya kısaca cevap vereyim. Sigorta sektöründe yıllarca Konyalı hemşerilerimize hizmet verdikten sonra Ekrem Coşkun Döner markasıyla Türkiye genelinde 250 ye yakın şubeyle hizmet etmeye çalışan Konya, Konyaspor sevdalısı vatan millet Türkiye aşığı bir iş insanıyım.
Konyaspor’da önce atkılı sonra ise kravatlı olarak görev yaptınız. Bu durumu değerlendirir misiniz?
Kendimi bildim bileli futbolun içindeyim. Bu sevda babamla birlikte başladı. Minibüsüyle Konya İdmanyurtlu amatör branş sporcularını maçlara götürürdü. Sonra otobüs aldı aynı şekilde bu hizmete devam etti. Gaziantep’te oynanan bir maça beni de yanında götürdü. Sevdamız aşkımız böylelikle başladı. Birleşme dönemi toplantılarına Zafer’deki kulüp idari binasında bizzat şahitlik ettim. Sonrasında Konyaspor formasını gururla taşıdım, amatör takımlarda 3 nolu sahanın tozunu yuttum. Ardından genç yaşta Konyaspor yönetiminde yer aldım. Dönem dönem bu hizmetime devam ettim. Son olarak 3. Hilmi Kulluk döneminde II. Başkan olarak asırlık sevdamıza katkı sağlamaya gayret ettim. Tabi 2007 yılında kurduğumuz Konyasporlular Derneği ile de şehirdeki aidiyeti artırmaya gayret ettik. Küçük yaş gruplarındaki çocuklara forma yaptırarak Konyaspor sevgisini aşıladık.
Çocuklara forma yaptırma alışkanlığınız o dönemden kalma öyleyse. Peki özellikle son dönemde ilk ve ortaokul öğrencilerine hem forma yaptırıyorsunuz hem de stadyumdaki Etliekmek şubenizde ücretsiz olarak çocuklarımızı sevindiriyorsunuz? Bugüne kadar kaç forma yaptırdınız hatırlayabiliyor musunuz ve çocuklarla ilgili bu projeyi biraz anlatabilir misiniz?
Açıkçası bu soruya cevap vermek istemiyorum. Bunlar bizim gönlümüzden kopan ve asla farklı hedefler gütmeyen projelerimiz. Bundan sonra da bu böyle olacak. Sadece kamuoyunda yanlış bir algıyı düzeltmek ve doğrusunu aktarmak adına ilk ve son defa şunu söylemek istiyorum; Büyükşehir Belediyemizle birlikte yürüttüğümüz ve karşılığında bir kuruş menfaatimizin olmadığı binlerce evladımızın yüzünde tebessüm olmaya gayret ettiğimiz bir proje bu. Rabbim bize bir yol açtı, bizler de bu yolda ilerlerken Konya adına Konyaspor adına, iyilik güzellik, insanlık adına güzel tohumlar ekmek istiyoruz. Gayretimiz çabamız bu yönde.
Bir önceki dönemde Konyaspor’da İkinci Başkan iken Zymer Bytyqi gibi bir futbolcuyu kulübe kazandırdınız. O transfer süreci nasıl ilerledi, dönüp baktığınızda bir gurur yaşıyor musunuz?
Esasında bu soruda cevap vermekten imtina ettiğim sorulardan bir tanesi. Çünkü göreve geldiğimizde tüm yönetici arkadaşlarımız gibi tek gayemiz; doğru hamleler doğru transferler ve doğru stratejiler üreterek Konyaspor’umuza katkı sağlamak. Hal böyle olunca elbette bu bizim görevimiz. Sadece Bytyqi değil birçok transferde ve mevcut oyuncularımızla ilgili tasarruflarımız oldu. Ben açıkçası sadece iyi güzel ve doğru işlerde ortaya çıkıp konuşan bir yönetici profilinde olmayı kendime yediremiyorum. O yüzden bu soruyu detaylandırmadan pas geçmek istiyorum.
İlhan Palut hakkında neler söylersiniz?
Sayın Hocamı Konyaspor’a gelmeden önce hem Hatayspor’da hem de Göztepe’deyken yakından takip ediyordum. Onu transfer ederken de en büyük etkenlerden biri Genç, idealist, ufku geniş, bakış açısı farklı, alternatif üretmede maharetli olmasının yanı sıra tıpkı futbolcu seçimlerimizdeki gibi AİLE kavramına sahip çıkan bu değerleri önemseyen biri olmasıydı. Bu açıdan da baktığımızda İlhan Palut Hocam hem bugün hem de gelecekte Türk Futboluna büyük katkıları olacak bir isim olacağını tüm futbolseverlere şimdiden ispatlamış durumda. Hocamın bu anlamda Konyaspor’a da büyük hizmetleri oldu, olmaya da devam edecek inşallah. Bir dönem kendisiyle birlikte çalışma imkânım oldu. Bu dönem içinde gördüğüm kadarıyla çalışma disiplini olan, oyuncu grubuna kendini kabul ettirmiş ve en önemlisi asla vazgeçmeyen bir yapıya sahip teknik adam. Bugün Konyaspor’umuzun başarısında en paylardan biri şüphesiz o ve ekibine ait. Bu anlamda hem kendisine hem de ekibine buradan bir kez daha teşekkürlerimi iletmek istiyorum.
Konyaspor’un performansını nasıl değerlendirirsiniz?
Sezon başında bir anket yapılsaydı Konyaspor ligi kaçıncı sırada bitirir ya da kaçıncı sırada bitirmesini istersiniz şeklinde… Cevapların büyük bir bölümü ilk 10 ya da ilk 8 içinde yer almasını başarı olarak kabul ederdi. Bugün geldiğimiz noktada şampiyonlar ligi ön elemelerini Konyaspor’a yapılan büyük haksızlıklar ve operasyonlar neticesinde kaybettiğimizi görüyoruz. Kısacası gerçekten saygı duyulması gereken bir performans ortaya konuldu ve takımımız göğsümü kabarttı. Bu sezon hepimizi ziyadesiyle mutlu etti. İnşallah önümüzdeki sezon da şayet ligi ilk 5 arasında tamamlayabilirsek artık tüm Türkiye Konyaspor gerçeğini kabullenmek zorunda kalacak ve Konyaspor Türk Futboluna böylelikle damgasını vurmuş olacak.
Konyaspor 100 yaşına bastı. 100 yıllık asırlık çınarı nasıl yorumlarsınız?
Öncelikle kulüp başkanımız Süreyya Rıfat Ege başta olmak üzere kulübümüzün bugünlere gelmesine emeği olan ve ahirete irtihal etmiş tüm Konyaspor sevdalılarına Allah’tan rahmet diliyorum. Ruhları şad olsun. Bilindiği üzere Konyaspor’umuzun nüvesi Konya Gençlerbirliği’yle atıldı sonra Meramspor, ve Çimentospor Konya Gençlerbirliği’ne ilhak etti Konyaspor olarak 1965 yılında profesyonel liglere katılmaya başladı ve neticede 1981 yılında da Konyaspor ile Konya İdmanyurdu ile de birleşerek bugünlere kadar kulübümüz gelmiş oldu. Tabi ki o günlerden bugünlere büyük yokluklar sıkıntılar yaşandı. Ama hiçbir zaman türlü zorluklara rağmen bu şehrin insanı vazgeçmedi. Konyaspor’a sahip çıktı. Bu anlamda kulübümüze katkı sağlayan hayatta olan tüm yöneticilerimize, futbolcularımıza, teknik heyetlerimize, malzeme sorumlusundan şoförüne kadar herkese ayrıca teşekkür etmek isterim. Bugün Konyaspor ayaktaysa ve Türk futbolu için mihenk taşlarından biriyse hepsinin az çok demeden katkısı hizmeti vardır. Bu nedenle hepsinin ayrı ayrı saygıyı hak ettiğini düşünüyorum. Açıkçası 100 yaşına basan Konyaspor’umuzun geleceğini geçmişimden çok daha başarılı olacağını düşünüyorum. Özellikle yeni tesisin Konyaspor’u farklı bir noktaya taşıyacağını ve yakın gelecekte bu şehrin Süper Lig şampiyonluğunu gururla kutlayacağına inancım sonsuz. Yalnız her zaman üzerine basa basa söylediğim gibi sadece sahadaki başarılar kimi zaman yetmeyebilir. Bu nedenle mutlaka bir an önce tesislerimizin yanına Konyaspor Koleji’ni yapmak ve hizmete sunmak zorundayız. İşte o zaman ayakları yere sağlam basan ve asla bileği bükülmeyen bir Konyaspor’u hep birlikte inşa etmiş olacağız. Kolejimiz okullarımız olmadan hep eksik kalacağımızı bu nedenle en az sahadaki başarılarımız kadar bu konunun da önemli olduğunun altını bir kez daha ısrarla çiziyorum. 100. Yaşımızın hayırlara vesile olmasını gönülden diliyor camiamızı saygıyla sevgiyle ve muhabbetle selamlıyorum.
