Prof. Dr. Orhan ÇEKER, son peygamberin ümmeti olmanın değeri ve kıymeti hususunda bilgiler verirken, mukayeselerde bulunarak, şayet son peygamber olmasaydı zuhur eden peygamberi araştırıp -doğru ise bile- kabul etmenin güçlüğünü ve yalancı peygamberlerin sayısız ortaya çıkacağını belirtti.

   

Belediye tiyatrosu oyuncu seçecek Belediye tiyatrosu oyuncu seçecek

    Âl-i İmrân suresi  81-84 ayetlere atıfta bulunarak “Allah peygamberlerden, “Ben size kitap ve hikmet verdikten sonra nezdinizdekini tasdik eden bir elçi size geldiğinde ona mutlaka inanacak ve yardım edeceksiniz” diyerek söz almış, “Kabul ettiniz mi ve bu ahdimi üstlendiniz mi?” dediğinde “Kabul ettik” cevabını vermişler; bunun üzerine “O halde şahit olunuz, ben de sizinle birlikte şahitlik edenlerdenim” buyurmuştu.. Peygamberlerden daha sonra gelen elçiye  iman edeceklerine ve onu destekleyeceklerine dair söz alındığını belirtmektedir, Allah peygamberlerden ahit alarak son peygamberin ümmeti olmanın önemi vurgulanmıştır. Artık bundan sonra her kim dönerse işte onlar yoldan çıkmışların ta kendileridir. Onlar Allah’ın dininden başkasını mı arıyorlar! Oysa göklerde olanlar da yerde olanlar da isteyerek veya istemeyerek hep O’na boyun eğmişlerdir ve O’na döndürüleceklerdir. De ki: “Biz Allah’a ve bize indirilene;  İbrahim, İsmail, İshak, Yakup ve torunlarına indirilenlere; yine Mûsâ, Îsa ve bütün peygamberlere Rableri tarafından verilenlere iman ettik. Onlar arasında ayırım yapmayız ve biz ona teslim olmuşuzdur.” dedi.

        Tarihi açıdan peygamberlerin kronolojisi ele alan ÇEKER, Hz. Adem’den itibaren peygamberlerin geliş sırası vererek, “Hz. Nuh günümüzden 6 bin yıl , Hz. İbrahim 4 bin yıl , Hz. Musa 3300 yıl, Hz. Davut 3 bin yıl  Hz. İsa 2 bin yıl ,  Hz. Muhammed 1500 yıl önce insanlığa ilahi mesajları ulaştırmışlardır. Biz Batı bakış açısıyla tarihi dönemleri ilk, orta, yeni ve yakın çağ gibi sınıflandırıyoruz. Halbuki peygamberlerin insanlığa gelmesi büyük değişikliklere neden olmuştur. Hz. Nuh zamanındaki tufan insanlığı derinden etkilemiştir.” Tevrat’tan önce sahifeler çağı , Tevrat –Zebur arası büyük kitaplar çağı ,  peygamberimizin gelişiyle Kur’an çağının başladığına vurgu yaptı. Kur’an çağında Moğol istilası , İstanbul’un fethi ve Fransız İhtilali’nin yer aldığını ifade etti.

       ÇEKER, Bakara suresi  127-128 . ayetlerinin önemine vurgu yaparak, “ İbrahim ve İsmail’le birlikte Kabe’nin temellerini yükseltiyordu: Ey Rabb’imiz! Bizden bunu kabul buyur; şüphesiz sen işitensin, bilensin. Bizi sana teslim olanlardan eyle, soyumuzdan da sana teslim olacak bir ümmet çıkar. Bize ibadet usullerimizi göster, tövbemizi kabul et. Şüphesiz tövbeleri kabul eden, merhameti bol olan yalnız sensin.” buyrulmakatadır.

       ÇEKER, “ Hz. İbrahim kendisinden 2500 yıl sonra gelecek peygambere dua ediyor. Duhan ve Kaf surelerinde geçen Tubba, Yemen krallarının makam ismidir. 1. Tubba ordusuyla kuzeye doğru yola çıkıyor. Medine’ye geldiklerinde Yahudiler kendisine son peygamberin geleceğini söyleyerek burada katliam yapmamasını istiyorlar. Kendisi son peygambere ulaştırılmak üzere bir mektup yazıyor.Mekke’de Kabe’nin ilk örtüsünü yaptırıyor. Kabe etrafında evler inşa ettiriyor. Sonra ordusuyla Yemen’e dönüyor. Ebu Leyla tarafından peygamberimize ulaştırılan mektupta ‘Ben bu peygamberin hangi asırda geleceğini bilmiyorum. Şehadet ederim ki Hz. Ahmed Allah'ın peygamberidir. Şayet ömrüm olur da O'na ulaşırsam O'nun yardımcısı veya amcasının oğlu gibi olurum. O'nun yanında yer alırım. Onun düşmanlarıyla savaşır, yükünü hafifletirdim."Her biriniz kendi çocuğuna bu mektubu ulaştırsın. Nesilden nesile aktarılacak bu mektup mutlaka o peygambere ulaşacaktır.’ deniyor.. Bir tarafta peygamberimizi gören Ebu Leheb diğer tarafta onu görmeden iman eden Tubba bulunuyor.”  dedi.

        Prof. Dr. Orhan ÇEKER aynı dinden olmanın ve aynı peygambere inanmanın büyük bir ihsan olduğunu belirterek Mevlana’nın peygamberimiz söylediği beyitleri okuyarak konuşmasını tamamladı. Sohbetin soru cevap kısmından sonra HİSDER Başkan Yardımcısı Mustafa DÜNDAR ve Sabri  SOYLU tarafından Prof. Dr. Orhan ÇEKER’e dernek plaketi takdim edildi. Toplantı toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.

Kaynak: HABER MERKEZİ