Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda önemli mesajlar verdi. Erdoğan, yeni yasama yılında siyasette farklı bir üslup ve söylem görmeyi istediklerine dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Bölgemizin de içinde bulunduğu atmosferi düşünerek, daha fazla konuşmaya, daha fazla uzlaşıya, diyalog zeminini daha fazla genişletmeye ihtiyacımız olduğu kanaatindeyiz. Milletin faydasına olacak hiçbir konuda diyalogdan kaçınmayız. Cumhur İttifakı olarak yeni dönemde ülkemizin meselelerini mümkün olan en geniş mutabakatla çözmeyi arzu ve temenni ediyoruz. MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'nin gerek Meclis'in ilk günü, gerekse dün yaptığı açıklamaları takdirle karşılıyor, Türk demokrasisi ve 85 milyonun kardeşliği adına çok kıymetli buluyoruz. Cumhur İttifakı'nın uzattığı elin değerinin muhatapları tarafından da layıkıyla anlaşılmasını ümit ediyoruz. Beklentimiz, hiçbir ayrım yapmadan Meclis'teki tüm siyasi partilerin de bu anlayış içinde hareket etmeleridir."
"VADEDİLMİŞ TOPRAKLAR HEZEYANININ VARACAĞI YER
BÜYÜK BİR HÜSRAN VE HEZİMET OLACAKTIR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 7 Ekim 2023'te İsrail'in Gazze'ye başlattığı saldırıların birinci yıl dönümünü geride bıraktıkları söyledi. İsrail'in 7 Ekim'den beri Gazze, Batı Şeria ve son olarak Lübnan'da gerçekleştirdiği katliamlarda 50 bin kişinin şehit edildiğini; Gazze'de 1,9 milyon, Lübnan'da da 1,3 milyon insanın yerlerinden edildiğini belirten Erdoğan, "Gün geçtikçe katliamın maddi ve manevi faturası kabarıyor. Savaşın bölgemizdeki diğer ülkelere yayılma tehlikesi büyüyor. İsrail'in artan saldırılarına komşumuz İran'ın geçen hafta mukabelede bulunması bölgesel çatışma riskini hiç olmadığı kadar yükseltmiştir. Hemen her gün yeni bir eşiğin aşıldığı bu gerilimi çok yakından takip ediyor, devletimizin ve milletimizin güvenliği için tüm tedbirleri alıyoruz." diye konuştu. Türkiye'yi şimdiye kadar bölgesel gerilimlerden hep uzak tuttuklarını, yangına benzin dökenlerden değil, söndürmeye çalışanlardan olduklarını vurgulayan Erdoğan, aynı tutumu bugün de muhafaza ettiklerini belirtti.
"Netanyahu ve cinayet şebekesi ham hayaller görmekte ve çok tehlikeli bir maceraya atılmaktadır." ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle devam etti: "Türkiye ne yapılmak istendiğinin gayet farkındadır. Nihai hedefin neresi olduğunu da çok net görebiliyoruz. Dün Dışişleri ve Savunma Bakanlarımız Meclis'imizin kapalı oturumunda bu konuyla ilgili milletvekillerimize detaylı bilgi verdi. Her iki bakanımız da idrak kapıları açık olanlar için fotoğrafı tüm netliğiyle ortaya koydu. Toplantı sonrası CHP Genel Başkanı'nın yaptığı açıklamaları esefle karşıladık. Tüm bölgemiz bir ateş çemberinden geçiyor ama bakıyorsunuz CHP Genel Başkanı ucuz polemik peşinde koşuyor. Açıkçası Sayın Özel'den ülke güvenliğine dair meselelerde daha olgun bir tavır beklerdik. Bununla birlikte daha düne kadar bölücü örgütün Suriye uzantısı PYD ile ilgili çok iyimser cümleler kuranlara ne yaparsak yapalım bazı gerçekleri anlatamayacağımızın bilincindeyiz. Varsın onlar kendi hayal dünyalarında yaşamaya devam etsin. Biz Türkiye'nin güvenliğinden kesinlikle taviz vermeyeceğiz. Ne pahasına olursa olsun bölgemiz ve topraklarımız üzerinde ameliyat yapılmasına müsaade etmeyeceğiz. Türkiye yayılmacı hevesleri, vatan topraklarına dikilen kem gözleri, kabaran işgalci niyetleri kursaklarda bırakacak kudrete ziyadesiyle sahiptir. Açık ve net söylüyorum, vadedilmiş topraklar hezeyanının varacağı yer büyük bir hüsran ve hezimet olacaktır."
"TARİH O KARA TABLOYU ASLA UNUTMAYACAKTIR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir yıl önce "İsrail'in devlet olmak ile terör örgütü olmak arasında bir tercihle karşı karşıya olduğunu" ifade ettiğini, o günden bugüne İsrail'in, Gazze'de son asrın en vahşi soykırımını yaparak siyonist bir terör örgütü gibi hareket ettiğini belirterek, "Bundan hiç şüpheniz olmasın, İsrail bir siyonist terör örgütüdür." dedi. Gazze soykırımında failin İsrail olduğunu ancak bu vahşetin Batılı ülke ve yönetimlerinin güçlü desteğiyle işlendiğine dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"Sahne önünde ateşkesten, itidalden bahsedenler sahne arkasında İsrail'e her türlü silah, mühimmat ve istihbarat desteğini vermeye devam ediyor. Bu Amerika'da, Almanya'da, tüm Batı ülkelerinde böyle. Hepsi birbirinin aynı, al birini vur diğerine. Hiç birbirlerinden farkı yok. Gazze kasabı siyonist Netanyahu'nun Amerikan Kongresine davet edilmesi, dakikalarca ve defaatle ayakta alkışlanması bunun en bariz örneğidir. Tarih o kara tabloyu asla unutmayacaktır. Tarih, elinde on binlerce çocuğun, sivilin kanı olan bir canavarı ayakta alkışlayanları asla ve asla affetmeyecektir. Biz de her fırsatta ve platformda bu ikiyüzlülüğü deşifre edeceğiz."
Bu süreçte tarihin doğru tarafından yer alan ülkelerle her zaman beraber olacaklarını söyleyen Erdoğan, İspanya, Norveç, Slovenya başta olmak üzere baskılara rağmen ilkeli duruş sergileyen tüm ülkeleri, soykırım cephesi karşısında insanlık cephesinde yer alan tüm halkları, özellikle de vicdan sahibi üniversiteli gençleri tebrik etti.
"İNSANLARIMIZIN HİÇBİR ENDİŞE DUYMADAN HAYATINI GÜVENLE SÜRDÜREBİLMESİNİ SAĞLAMAK İÇİN NE GEREKİYORSA YAPACAĞIZ"
"İnsanlarımızın sokakta, evinde, iş yerinde hiçbir endişe duymadan hayatını güvenle sürdürebilmesini sağlamak için ne gerekiyorsa yapacağız." diyen Erdoğan, şunları kaydetti: "Suçu önlemeden suçla ve suçlularla mücadeleye, yargılamalardan infaz ve ıslah sistemimize, nerede boşluk varsa mutlaka hal yoluna koyacağız. Emniyet teşkilatımız içinde zafiyet varsa neşteri vurup gidereceğiz, adalet sistemimizde tıkanıklık, yanlışlık varsa neşteri vurup çözüme kavuşturacağız. Belirli suçlarda infaz hükümlerinin, alınan cezanın yüzde 10'u cezaevinde geçirildikten sonra işlemeye başlaması sağlanacaktır. Mesela 5 suç kaydı olan birinin, diğer davalarının bitip sabıka kaydına işlenmesi beklenmeden tutuklu yargılanmasının önü açılacak. Tutukluluk süresi, kişinin işlediği suçlar ve alacağı cezalarla orantılı belirlenecek. Bu husus toplum vicdanını yaralayan belirli suçlar için geçerli olacak. Kanunların suçlu lehine işlemesi çarpıklığını düzeltecek ilk adım kurumsal düzenleme, 2'si seri suç işleyenlerin tutuklanmasının kolaylaştırılmasına yönelik. Cezasızlık algısını ortadan kaldırmak, toplumun güvenlik ve adalet konusundaki kaygılarını süratle gidermek boynumuzun borcudur." Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son dönemde medya organlarımız, özellikle reyting kaygısı ile basın ilkelerini umursamayan, son derece sorunlu bir yayın politikası izlemeye başladı." dedi. "Kadın hakları konusunda bize ders verecek hiçbir muhalefet partisi yoktur. Kadının statüsünün güçlendirilmesinde elimize su dökecek kimse de yoktur." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: "İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmemizin, kadın hakları ve kadınlara yönelik şiddetle mücadeleye en ufak bir menfi etkisi olmamıştır. Kadına ve çocuğa yönelik şiddette zafiyet görüntüsüne asla izin vermeyecek, 'şiddete sıfır tolerans' ilkesiyle mücadelemizi devam ettireceğiz."