1950 yılında makine üretimi sektörüne giriş yapan, zamanla ürettiği makine parkurunu genişleterek ülkenin önemli bir markası haline gelen MVD, ihracat odaklı yatırım ve çalışmalarını sürdürüyor. Kaliteli ürün ve hizmet anlayışıyla dünya pazarında sağlam bir yeri olan MVD, bugüne kadar 100 ülkeye ihracat yaparak büyük bir başarı gösterdi. MVD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Vasıf İnan; yeni yatırımlarla üretim ve büyümeyi sürdüreceklerini söyledi.
MVD KÖKLÜ BİR FİRMA
Firmanın gelişim sürecini anlatan İnan, MVD markasının temelinin 1950 yılında atıldığının bilgisini paylaştı. O yıllardan itibaren gelişim trendini sürdürdüğünü kaydeden İnan, şu bilgileri verdi; “Dedem patentli gıda makinesi üretimiyle sektöre giriyor. 1970 yılında da babam şirkete dahil oluyor. Bu yıllarda da sac işleme makinelerin üretimine yöneliyorlar. 1974 yılından itibaren abkant pres ve giyotin makas üretimleri ağırlık kazanıyor. Bu makineler sac işleme makinelerinde takım tezgahları olarak geçer. 1993 yılında da şirkete ben dahil oldum. Bu yıllardan itibaren de önceden mekanik sistemde yaptığımız makineleri, hidrolik sistemde yapmaya başladık. En zorundan başlayıp ilk hidrolik makine olarak tandem abkant pres yaparak yurt dışına ihracatını gerçekleştirdik. 2001 yılında bütçe imkanlarımızı zorlayarak bir yurt dışı fuarına katılma imkanı bulduk. Fuarda yaptığımız yurt dışı bağlantıları ile üretimimizi 1 yıl içinde üç katına çıkardık. Şu anda Servo Abkant pres, Abkant pres, Fiber lazer, Giyotin makas, Plazma kesim ve Panç pres üretimi yapmaktadır.
ZOR DÖNEMDE BÜYÜK MÜCADELE
2000’li yılların başında ülke ve dünya ekonomisinin olumsuz bir seyre girmesine karşın MVD’nin zor dönemde büyük işlere imza attığını vurgulayan İnan, şunları kaydetti; “Amerika Birleşik Devletleri’ndeki İkiz Kuleler’in vurulmasıyla birlikte dolar değer kaybetti. Bir dönem zararına satışlar yaptık. Ama geleceğin ihracatta olduğunu biliyorduk. Bu süreç ihracatta bize önemli bir büyüme trendi sağladı. Şu anda 2001 yılında 1 yılda ürettiğimizi 1 haftada üretir duruma geldik.”
İHRACATTA BÜYÜK BAŞARI
Firma olarak ihracat yaptıkları ülke sayısını sürekli artırdıklarını belirten İnan; “MVD Makine olarak ihracat yaptığımız ülke sayısında 100’e ulaştık. Dünya haritasını elinize aldığınız zaman Doğu’dan Batı’ya, Kuzey’den Güney’e kadar birçok ülkeye ürünlerimizi gönderdik, göndermeye de devam ediyoruz. Biz ucuz üründen ziyade kaliteli ürün ve hizmeti önemseyen bir firmayız. Burada da bizim Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerinde öne çıktığımızı görüyoruz. Ama Doğu Bloğu ve Orta Doğu da bizim için önemli pazarlar” ifadelerini kullandı.
PUSLU HAVA DAĞILACAK
Dünya genelinde yaşanan ekonomik sıkıntıların yansımalarını değerlendiren İnan, şu bilgileri verdi; “Biz Türkler olarak her türlü krize alışmışız. Ancak Avrupa böyle değil. En ufak bir krizde veya savaşta yatırım yapmaktan çekiniyorlar. Onun için şu anda Avrupa ülkeleri normal makine alımlarının yarısı kadar alım yapabiliyor. Bizim ürünlerimiz yatırım amaçlı ürünler olduğu için, Avrupa’da bu dönemde yatırımlar azalmış durumda. Haliyle bu da bizi etkiliyor. Ama Amerika Birleşik Devletleri daha hareketli. Orada da önümüzdeki dönemde seçimler var, onun etkileyebileceğini biliyoruz. Dolayısı ile ilerde ne olur bilemeyiz. Avrupa’da sert söylemler olmazsa, piyasaların düzeleceğine inanıyorum.
YATIRIM YAPMAK VAZGEÇİLMEZ
İnan, üreticinin yatırım yapmasının zorunluluk olduğuna dikkat çekti. Bu anlayışla MVD’nin sürekli yatırım yapan bir firma olduğunun altını çizen İnan, şunları kaydetti;
“MVD Makine olarak 2008 yılında mevcut yerimize taşındık, 2013’te üretim alanımızı iki katına çıkardık, 2018’de de yeni bir fabrika binası daha yaptık. 2023’te de yeni bir fabrika yatırımı için başvurumuz sonuçlandı ve 6. Organize Sanayi Bölgesi’nde bir arazi tahsisi olacak. Büyümüyorsanız, sabit kaldığınızı düşünüyorsanız geriliyorsunuz demektir. Çünkü büyüyen birileri mutlaka vardır. Sanayici kazandığını sürekli yatırmak zorundadır. Pazardaki hareketlilikleri de takip ediyoruz. Belki farklı ülkelerde de yatırımlar olabilir. Tabi bunun fizibilitelerini doğru yapmak lazım. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerin yanlış adım atma lüksü yok.”
KONYA DAHA İYİ OLABİLİR
Konya sanayisini ve ihracatını da değerlendiren İnan; “Konya ihracat rakamlarında iyileşme kaydediyor. Ama potansiyelinin altında olduğunu düşünüyorum. İhracatta ucuz üründen daha çok kalite ürünü hedeflemek gerekiyor. Yurtdışına bir kere ürün satmak kolaydır ama sürekliliği sağlamak gerekiyor. Bunun için de kalite ön planda olmalı. Konya önemli bir sanayi bölgesi haline geldi. Ancak sanayi alanlarının çevresine yerleşim alanları da yapmamız gerekiyor. Çünkü çalışanlar trafikte gereksiz zaman kaybediyor. Ayrıca şehir kalitesini yükseltmek adına sosyal alanların artması önemlidir. Bu şekilde şehrimize iş gücünün gelmesi, üst düzey yönetici ve teknik ekiplerin gelmesi, yeni yatırımların gelmesi daha hızlanacaktır. Konya daha hızlı ve kaliteli büyüyecektir.” açıklamasını yaptı.
SEKTÖRÜN ÖNÜ AÇILMALI
İnan, ayrıca sektör firmalarının birlikte hareket etmesinin ve devletin sektörü dinleyerek önünü açmasının önemine de değindi. “Sektör firmalarının işbirliği yaparak hareket etmesi, rekabet gücümüzü artıracaktır” diyen İnan; “Aynı zamanda devletin sektörü dinlemesi ve ihtiyaçlarımız doğrultusunda destek sağlaması, üretim kapasitelerimizin ve ihracat rakamlarımızın artmasına yardımcı olacaktır. Birlikte hareket ederek ve devlet desteğiyle, ihracatı daha ileriye taşıyabiliriz” şeklinde konuştu.