Vali Özkan koltuğunu devretti Vali Özkan koltuğunu devretti

Hz. Mevlâna’nın 750’ınci Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri, Şeb-i Arus Töreniyle sona erdi. Hz. Mevlana’nın insanlığa verdiği evrensel mesajlar nedeniyle binlerce kişiyi Konya’da manevi iklime akın etti. Mevlana dualarla yad edildi
Dünya Konya’da buluştu
Hz. Mevlana'nın 750’ınci Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri, Şeb-i Arus töreniyle sona erdi. Bugün Mevlana Müzesi'nde sandukasının başında yapılan Gülbank duasının ardından Mevlana Kültür Merkezi'nde sema törenine geçildi. Törene Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Prof.Dr. Numan Kurtulmuş, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy,  Vali Vahdettin Özkan, AK Parti Grupbaşkanvekili Leyla Şahin Usta, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay,  Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof.Dr. Ahmet Davutoğlu, AK Parti İl Başkanı Hasan Angı, MHP İl Başkanı Remzi Karaarslan, İlçe Belediye Başkanları, Konya Milletvekilleri, Konya İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdüssettar Yarar ile protokol üyeleri katıldı. 
ALTAY: MEVLANA İNSANLIĞIN REHBERİ
Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Hz. Mevlana’nın insanlık için bir rehber ve ışık kaynağı olduğunu ifade etti. Hz. Mevlana’nın tüm insanlığa öğütleriyle rehber olduğunu anlatan Altay, “Sevginin; nefreti ve ayrılığı yok edebilecek en güçlü silah olduğunu öğütleyen Hazreti Mevlana, dünyamızın kaos ve ayrılıklarla dolu bu günlerinde insanlığa ışık tutmaya devam ediyor. Hazreti Pir’in; “Barış dalgaları gönül kirlerini giderir. Sevgi, acıları tatlıya çeker. Sevgilerin aslı ise Hak yolunda gitmektir” sözlerine hepimiz kulak vermeliyiz. Umudumuzu ve gönüllerimizi birleştirip, dünyamızı hep birlikte adaletin ve iyiliğin hüküm sürdüğü bir yer haline getirmeliyiz. Ümit ediyor ve inanıyorum ki; Hazreti Mevlânâ'nın öğretileriyle yoğrulmuş barış dolu bir dünya inşa etmek, hep birlikte gayret ederek mümkün olacaktır.  Bu vesileyle; Filistin toprakları başta olmak üzere, tüm dünyada huzur ikliminin hüküm sürmesini, mazlumların acılarının dinmesini ve zalimlerin zulmünün son bulmasını temenni ediyorum. Hazreti Mevlana’nın; kâinatı kucaklayan insan sevgisi ve hoşgörüsü, şüphesiz ki Allah’a olan hudutsuz aşkının bir neticesidir. Mevlana Hazretleri sahip olduğu inanç ve teslimiyetle, ölümünü de bir gül bahçesine girer gibi kucaklaşmış; vuslatı, ebedi saadete ve ebedi aşkına kavuşmanın kapısı olarak görmüştür. Ona göre; ölüm ruhun doğumudur ve toprağa ekilen bir tohum gibi yeniden filizlenmektir. Bu sebeptendir ki vuslatı; “Şeb-i Arus” yani “düğün gecesi” olarak gönüllere kazımıştır. Konya’mızdan yayılan bir güneş gibi asırlardır tüm insanlığa yol gösteren Hazreti Pir’i, vuslatının 750. yılında rahmetle ve minnetle anıyorum” dedi. 
ÖZKAN: MEVLANA DERİN TESİRLER BIRAKTI
Konya Valisi Vahdettin Özkan ise, Hazreti Mevlâna’nın; oluşturduğu gelenekle, Türk irfan hayatını besleyen çok önemli bir kaynak ve hazine olduğunu anlattı. Hz. Mevlana’nın insanlığa olan eserlerine değinen Özkan, “Eserleriyle; çokluk içinde birliği görmeyi, birlik içinde de çokluğu görmeyi ve sanattan sanatkârı göstermeyi sağlamaktadır. Hz. Pir’in yorumları, tevhidi ve Kainattaki nizamı zihinlere nakşetmektedir. Hz. Mevlâna; sanat, zarafet ve edebiyatta derin tesirler bırakmıştır. Aynı zamanda medeniyetimizin ahlak anlayışını en veciz bir şekilde ifade etmiştir. İnsan, Kâinat, hayat, vuslat tasavvurunu gönül penceresinden tasvir eden Mevlâna Celâlettini Rumi, tüm zamanlara ve İnsanlara hitap eden evrensel bir miras bırakmıştır. Mevlâna Celalettin-i Rumi Hazretleri; akıl ve kalbin beraberliğinde, gönüllerde muhabbet ve tevazuyu mayalamıştır. Bu duygularla, Sayın Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle ilan edilen “2023 Mevlâna Yılı’nda, Hazret-i Pir’i Vuslatının 750. Yıldönümünde bir kez daha rahmetle anıyorum” diye konuştu. 
ERSOY: MEVLANA KARDEŞLİK MESAJI VERİYOR
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, ise Hz. Mevlana’nın tüm dünyaya kardeşlik mesajı verdiğine dikkat çekti. Hz. Mevlana’dan bahsetmeden önce aşktan bahsedilmesi gerektiğini kaydeden Ersoy, “Onun anıt eseri “Mesnevi”nin temeli aşktır. Tabiatı sevmek, tabiatın içindekilere sevgi duymak, insanlara muhabbetle bakmak, Allah aşkıyla dolup taşmak, bütün bunlar, Mevlana’nın gönül haritasının kilometre taşlarıdır. Onun Anadolu’ya ektiği muhabbet tohumları kısa sürede filizlenmiş, zaman içerisinde de köklü bir çınara dönüşmüştür. Milletimiz, bu ulu çınarın altında kardeşçe, birlikle, beraberlikle yaşamaktadır. Bu topraklar; Mevlana’nın, Yunus Emre’nin, Ahmet Yesevî’nin, Hacı Bayram Velî’nin, Ahî Evran’ın, Hacı Bektaşî Veli’nin, Emir Sultan’ın ve daha nice gönül sultanının aşkla, sevgiyle, muhabbetle, birlikle, beraberlikle yoğurduğu topraklardır. Bu topraklardaki inanç ve o inançla şekillenen medeniyet, asırlar boyunca barış ve kardeşliğin fevkalade örneklerini ortaya koymuştur. Hz. Mevlana’nın ömrünü sevgiye, muhabbete, aşka hasretmesinin ne kadar kıymetli, önemli olduğunu bugün bir kez daha müşahade ediyoruz” dedi. 
TÜRKİYE OLARAK HAKSIZLIKLARLA MÜCADELE EDECEĞİZ
Filistin ve Gazze’de yaşanan insanlık dışı olaylara değinen Ersoy, “ Bilindiği üzere; İsrail’in yıllardır sürdürdüğü baskıcı, işgalci politikalar, 7 Ekim’den bu yana yeni bir boyuta, soykırım boyutuna taşındı. Tam bir insanlık dramı yaşanıyor Filistin’de, özellikle de Gazze’de.  Bu yaşananlar; Mevlana’nın en ibretlik hikâyelerle, en veciz anlatımlarla, bıkıp usanmadan dikkatlere sunduğu insan sevgisinin, kardeşçe yaşayıp gitme, hakka, hukuka riayet etme, bütün bunları da muhabbetle yapma çabalarının ne kadar isabetli olduğunu ortaya koymakta.  Mevlana Hazretlerinin vazettiği değerlerle dünyamızda da, bölgemizde de, ülkemizde de kardeşçe yaşama ve huzuru hâkim kılma kolayca tecelli edecektir. Onun hikmet hazinesi, derya deniz sevgi ve hoşgörüsü, aşka, muhabbete olan tutkusu yol göstericimiz olmalıdır. Bunu yaşamak ve yaşatmak için iki temele yaslanmaya ihtiyacımız var. Türkiye olarak, dünyanın dört bir yanındaki haksızlıklara itirazlarımızı sürdüreceğiz. Adalet ve hakkaniyet çizgisinden sapmama noktasındaki kararlılığımız, zulme, haksızlığa karşı olan duruşumuz devam edecek. Hakkımızı ve tüm mazlumların hakkını savunurken celalimizi, vakarımızı koruyacağız. Bunu yaparken de muhabbeti, aşkı, dostluğu ve sevgiyi yayıp yaşatmayı da hiç ama hiç ihmal etmeyeceğiz” şeklinde konuştu. 
KURTULMUŞ: MEVLANA İSLAM ÖNEMLİ BİR İSLAM ALİMİ
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, ise Hz. Mevlana’nın önemli bir İslam alimi olduğuna dikkat çekti. Kurtulmuş, “Mevlânâ Celaleddin-i Rumi'nin ölümünün 750 yıl dönümü dolayısıyla "Bizi biz eyleyen hikmetli sözleriyle medeniyetimizin harcını karan, büyük mutasavvıf, İslam ârifi ve alimi Mevlâna Celaleddin-i Rumî’yi, vuslatının 750. yıl dönümünde rahmetle anıyoruz. "Mevlâna’nın çağları ve kıtaları aşan öğretisi insanlık ailesini aydınlığa, tevhide, alçak gönüllülüğe, sevgiye, ümide, barışa, kurtuluşa çağırmaya devam ediyor. Bizi biz eyleyen hikmetli sözleriyle medeniyetimizin harcını karan, büyük mutasavvıf, İslam ârifi ve alimi Mevlâna Celaleddin-i Rumî’yi, vuslatının 750. yıl dönümünde rahmetle anıyoruz. Hazreti Mevlâna’nın verdiği şey irfan mektebidir. İnsanlara hakkı ve hakikati açık bir şekilde göstermiştir. Hz. Mevlana’nın mektebi ve kapılarının açılmasını ve bütün dünyaya ışık tutarak en önemli meselelerinden birisidir” diyerek sözlerimi tamamladı. 
SEMA AYİNİ YAPILDI
Protokol konuşmalarının ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu, sema gösterisi yaptı. Davetlilerin ilgiyle izlediği sema, Mevlevi dervişi olarak kabul edilen semazenler tarafından gerçekleştirildi. Sema, kulun hakikate yönelip, akılla- aşkla yücelip, nefsini terk ederek, hakta yok oluşu ve olgunluğa ermiş, kamil bir insan olarak tekrar kulluğuna dönüşüdür.
HER KIYAFETİN BİR ANLAMI VAR
Özel kıyafetlerle sema yapan semazenlerin başındaki sarık 'sikkesi', Mevlevilikte ölünce başucuna dikilen mezar taşını, hırkası mezarını, üst tarafı dar, aşağısı geniş ve kolsuz beyaz renkli kıyafeti olan 'tennure' kefenini temsil ediyor. Tennurenin üstüne ise iliksiz ve düğmesiz yelek 'destegül' bele ise dört parmak genişliğinde Arap alfabesinde elif harfine benzer 'elifi nemed' kuşak takılıyor. Tasavvuf müziği eşliğinde gerçekleşen sema gösterisinde semazenler, ilk önce kollarını çapraz bağlayarak, görünüşte 'Bir' rakamını temsil eder ve böylece Allah'ın birliğini tasdik eder. Ardından kollarını her iki tarafa açıp zikir yaparak, sağ eli dua eder gibi yukarıya, sol eli aşağıya açıktır. Bu, 'Haktan alır, halka saçarız, hiçbir şeyi kendimize mal etmeyiz, görünüşte var olan, vasıtalık eden bir suretten başka bir şey değiliz' anlamına gelmektedir. Sağdan sola kalbin etrafında dönerek, bütün insanları, bütün yaratılmışları, bütün kalbiyle sevgi ve aşkla kucaklayışıdır. Yedi bölümden oluşan semanın her bölümünün ise ayrı bir manası bulunuyor.
MUHAMMED ESAD ÇAĞLA
 

Editör: Samet Aktaş