Savaş denen şu mendebur olguyu yaşı ilerlemiş kişiler biliyor da ya çocuklar masumlar kadınlar yaşlılar bu çağda yaşanan savaşlar için ne diyor.

Çocukları babasız, anaları oğulsuz, gelinleri kocasız bırakmasının yanında ülkelerde, şehirlerde, evlerde hatta tarla ve bahçelerde bıraktığı hasar ne yazı ile nede söz ile ifade edilebilir.

Rusya ile Ukrayna arasında başlayan savaş artık son yıllarda yaşanan yıkımların çocuklar ve insanlar üzerinde ruh halinde ne tahribatlar yaptığını televizyonda seyrederken biz yaşlıların bile aklına ziyan veriyor denebilir.

O evinden sıcak yuvasından, ana babasından ayrılmış çaresizce nereye gittiğini bilemeden ağlayıp yollara düşmüş meçhule gidişi inanın içimizi yakıyor. Bu yavruların ırkı, ülkesi, dini, ve milliyeti hiçbir şey ifade etmiyor. Bu savaştan önce de Suriye’de, Libya’da, Yemen’de, orta doğuda Afrika’da dünyanın birçok yerinde yaşanırken bazı lider görünümlü ve büyük devletler diye tanıdığımız devletleri hiç ilgilendirmemişti sanki. Hatta İsrail’in Filistin’de yıllardır süren Müslümanları öldürmesi, yerlerinden yurtlarından sürgün etmesi kimsenin umurunda olmadı. Hatta bu zulümleri yaptıkları açıklamalar ve imzaladıkları ve onayladıkları imzaları ile tasdik bile ettiler. Bu tür zulüm ve savaşlarda ırk ayrımı yapmak yok benim dinimden değil, yok benim ırkımdan değil, siyah tenliler beni ilgilendirmez gözü ile bakmak ne insanlığa nede Allah katında hak ve hukuka sığar. Çünkü Son İslam Peygamberi olan Muhammed Aleyhisselam ne diyor. Arabın Aceme. Beyazın Siyaha karşı bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takva iledir buyurmuyor’mu? Ama bunu hangi devlete hangi insanlara söyleyelim. Ama şimdi ırkları ve dinleri bir olan topluma hem de kendi ırkından olan bir liderin iki dudağı arasından çıkıveren savaş sözcüğü onlarca masum çoluk çocuk, kadın kız, yaşlı demeden öldürmeye devam ediyor. Ben yaşım itibari ile büyük dünya savaşlarına yetişmedim ama onlardan kalan gazileri, şehit eşlerini. Şehit çocuklarını ve onların psikolojik hallerindeki dramı çok iyi bilenlerdenim.

Çanakkale’den gazi dönmüş anacığımız Emmisi köyümüzde Çolak imam namı ile bilinen Ahmet Hoca emmimdeki ani hareketlerini ve fevri davranışlarını bugün yaşıyor gibi hatırlarım. Şehit olmuş babasını hiç görmemiş ve gördü ise de tanımamış çocuklarının yaşamlarını kadınlar arası konuşmalarda erkekler arası sohbetlerde dinleme şansına sahibim. Erkekler her ne kadar bu atalarının Şahadeti konuşmalarında metin olmaya özen Göstermeye çalışsalar’da içlerinin yandığını gözlerinde yaşlar döküldüğünü. Hele kadın olan şehit eş ve kızlarının her babaları kocaları konu edildiğinde Nasıl sesli ağladıklarına da şahitliğim vardır.

Şimdi Dünyalara sığamamışlar gibi yanı başındaki özgür bir devlete karşı açılıveren savaş. Tanklar ve Toplarla Füzeler ve Kurşun ile ölüm saçan günün gelişmiş silahları ile ülkelerin ne hale düştüğünü çocukların ve kadınların yaşlıların neler çektiğini seyrederken inanın gözyaşlarıma hakim olamıyorum. Asla keşe gülmek diye anlaşılmasın, kendisi bir Yahudi olan Ukrayna lideri Zelenski Yahudiler Filistinlilere zulüm yaparken Filistin’e daha çok füze atın diye yazdığı paylaşımı Rusya Ülkesine saldığında hatırlamışır.

Yani şu yazıyı yazarken bile inanın ellerim titriyor yazıyı bırakıp düşüncelere dalıyor çok büyük üzüntü yaşıyorum.

Nedir insanların birbirleri ile alıp veremedikleri, bazı ülkeler de bu durumu meydana getirtmek ve savaş çıkartmak için adeta yarışıyor. İşte yanı başımızda Yunanistan, bunlarda egede bir karışıklık çıkarmak için adeta yarış içersindeler. Savaş başkalarına güvenmekle olamayacağını bilmeden hareket ediyorlar. Başak büyük devletlerin kışkırtması ile savaşa kalkarsan kimse yanında olmaz o seni pohpohlayanlar sana silah satar senin bütçeni boşaltır ama gel dediğinin zaman kimse yanında olmaz. İşte son örneği dünya devletleri Ukrayna’ya seni AVRUPA birliğine alacağız diyerek şişirdiler iş ha tavına gelince işte Ukraynayı yalnız bırakıverdiler. Yok, yaptırım yapacağız, yok, asacağız keseceğiz hepsi laftan ibarettir. Bir savaş başladı’mı onun durması zordur. Onu durdurmak ancak sözü geçen işe sıkı sıkıya sarılan sevilen diğer dünya liderleri ile olur. Yoksa kesip biçeriz diye ahkam kesmek ancak yangına benzin dökmek olur. Savaşı başlatan liderler bu işe genelde kendi inisiyatifi ile kara verir. Savaşı tamam etmeden istediğine ulaşamadan bu hareketten vazgeçemez. Çünkü vazgeçmesi onun ya ölümü ya da siyaset yapmasının sonu olur. Onun için Allah böyle canice karar alan gaddar liderlere akıl feraset versin. Savaşı yaşayanlara da sabır metanet ve dayanma gücü versin. Der savaşlar olmasın insanlar ölmesin sloganı ile bitiriyorum yazımı. Savaş ve salgın hastalıkların bittiği insanların huzur içinde yaşadığını görelim. Selam ve dua ile