Her hangi bir işi, görevi, Allah'a ve insanlara karşı olan vazife ve sorumlulukları, Allah için, Allah rızası için yapmaya İHLÂS denir. İhlâsın zıddı yani karşıtı RİYÂ'dır. İhlâs ne kadar Ahlâk-ı Hamide'den ise, riyâ da o kadar Ahlâk-ı Zemime'den sayılmıştır. Yani ihlâs övülmüş, riyâ ise kötülenmiştir.
Riyâ, yapılan işleri, ibadetleri Allah rızası için değil de insanların gözüne girmek için, her hangi bir menfaat elde etmek için, alkış almak şöhrete ermek için, övülmek arzusunu tatmin etmek için, birilerinin gözüne girmek için yapmaktır.
Riyâ bir bakıma göründüğü gibi olmamak, olduğu gibi görünmemektir. Kendi başına kaldığında başka, başkalarının yanında olduğu zaman daha başka görünmektir.
Riyâ, ahlakî bir virüstür. Kalbî hastalıklardan bir tanesi, ama en tehlikeli olanıdır. Allah'ın rızası, Allah'ın beğenisi ötelenip, arkaya atıldığı için, insanların beğenisi, takdiri veya dünyalık çıkarlar öne alındığı için, hem gizli şirk sayılmış, hem de yapılan ibadetlerin boşa gideceği Kur'an ve Sünnet'te bildirilmiştir. Kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'de:
Ey iman edenler! Allah'a ve ahiret gününe inanmadığı halde, malını gösteriş için harcayan kimse gibi, başa kakmak ve gönül yıkmak suretiyle hayırlarınızı boşa çıkarmayın. Böylelerinin durumu, üzerinde biraz toprak bulunan düz kayaya benzer ki, sağnak bir yağmur isabet etmiş de onu çıplak pürüzsüz kaya haline getirivermiştir. Bunlar, kazandıklarından hiçbir şeye sahip olamazlar. Allah, kafirleri doğru yola iletmez(Bakara:264) ayeti gösteriyor ki, temelinde ciddi ve samimi bulunmayan harcamalar, gösteriş veya birilerine duyurma niyetiyle yapılmış hayır ve iyilikler, yatırımlar, bir hiç uğruna heba edilmiş mesai ve imkanlardır.
Bu tür davranışlar, genellikle ikiyüzlü, samimiyetten uzak kişilerin tavırları olarak tanıtılmaktadır. Müslümanların böyle olmamaları her şeyden önce imanlarının bir gereğidir.
Ebu Hureyre'den rivayet edilen bir hadiste, Rasulüllah (sav) şöyle buyuruyor:
Allahu Teala buyurdu ki:Ben, ortakların ortaklıktan en uzak olanıyım. Kim işlediği amelde benden başkasını, bana ortak koşarsa, o kişiyi de ortak koştuğunu da reddederim.
Bu ayet ve hadisten anlaşılan şu ki, yaptığımız hayır ve iyilikleri, ibadetleri, dua ve niyazları, oruç ve namazları sadece Allah rızası için yapacağız.
Riyâkârlık, münafıklık alameti olarak gösterilmiş, riyâkâr insanlar şeytanın dostları ve yandaşları olarak ifade edilmiştir.
Riyâ bir kişilik bozukluğu, bir inanç eksikliği göstergesidir. Riyâ, insanları dalkavukluğa, yağcılık yapmaya yönlendirir. Bu insanlar kendilerini toplum içinde çabuk açığa çıkardıkları için, ne Allah tarafından ne de insanlar tarafından sevilirler. Ne Musa'ya ne de İsa'ya yaranabilirler.
Osmanlı paşalarından Nuri Paşa,
Çok riyâkârlar var, velî görünür,
İbni Mülcem iken, Ali görünür der.
Belki de bu mısralarla kendi döneminde yaşayan ikiyüzlülerin çokluğuna dikkat çeker. İbni Mülcem Hz. Ali'yi şehid eden haindir.
Peki, günümüzde yok mu? O kadar çok ki. Hem dindar kesimde hem de dindar olmayan kesimde çıkarcı, yağcı, dalkavuk ve ikiyüzlü riyâ yüklü insanlardan geçilmiyor. Onları her yerde görebilirsiniz.
Hoş sohbet, nükteleriyle meşhur, Konyamızın değerli hocalarından Abdullah Uçar, anlatmıştı:
Adamın biri camide tadil-i erkâna uygun namaz kılıyormuş. Camiye giren cemaat kendi aralarında maşallah adama bakın, ne güzel namaz kılıyor diye konuşunca, namaz kılan riyâkâr kişi, bu sözleri duymuş, namazın içinde sesli olarak bugün aynı zamanda orucum demiş.
Sonuç olarak iman zayıflığından, karakter bozukluğundan, övülme arzusundan, yerilme korkusundan, insanların elindekine göz dikme aç gözlülüğünden kaynaklanan riyâ virüsünden kalplerimizi ve kalıplarımızı uzak tutmalıyız. Onurlu ve vakarlı bir hayatı tercih edip, nokta kadar menfaat için, virgül kadar kıvrılmamalıyız. Selam ve dua ile.
HEM NALINA HEM MIHINA
YİNE TORKU KONYASPOR
TORKU KONYASPOR kendi sahasında Elazığspor'a, Gakkoşlar'a 2-3 yenildi ya, moraller bozuldu ya!Elazığlılar Konya'da plâkamızı yazdırdık diye seviniyorlarmış.Gerçekten öyle. Elazığ'ın trafik plakası 23.
Şimdi beni bir torku pardon korku sarmaya başladı. Önümüzdeki hafta Gençlerbirliği sonra da Trabzonspor maçları varmış:
Sonuç Konya'nın aleyhine önce 0-6, sonra da 6-1 olursa!
Hadi Konya üzülme, skorları ters çevirmeye bak.
Şaka benimki şaka.
KENE
Bizim gazete yazıyor: Tır şoförü Ahmet Evegü'nün 15 gündür devam eden kaşıntıları bir türlü geçmeyince başvurduğu Konya'daki hastanede, vücudundan 50 tane KENE çıkarılmış.
Yanlış duymadınız 50 tane KENE.
Ahmet Bey'e ne oldu bilmiyorum ama, vücudunun KENEVİR bahçesine dönmüş olduğu kesin.
GÜNÜN SÖZÜ
CAHİLLERİN KALBİ DUDAKLARINDA, ALİMLERİN AĞIZLARI, KALPLERİNDEDİR.
Hz. ALİ