Kuzeyde Burkina Faso, doğuda Benin ve Batıda Gana ile komşu olan bir Batı Afrika ülkesi konumunda olan Togo Cumhuriyetinden Konya’ya lise eğitimi almak için gelen Zyad Mamadou eğitimini tamamladıktan sonra hedeflerin arasında doktor olmak olduğunu söyledi. Mamadou ayrıca Lise ve Üniversite eğitimini tamamlayıp ülkesine döndüğünde ülkesinin bağımsızlığını için gayret göstereceğini söyledi.

Öncelikle sizleri tanıyabilir miyiz?

İsmim Zyad Mamadou, Batı Afrika ülkesi olan Togo'dan geliyorum. Konya Uluslararası Mevlana Anadolu İmam Hatip Lisesinin son sınıf öğrencisiyim, hedeflerimden biri doktor olmaktır.

Konya’yı eğitim için tercih etmenizdeki sebep nedir? Konya ile ilgili görüşleriniz nelerdir?

Din açısından benim için Türkiye ideal bir ülke idi. Konya'yı ben kendim seçmedim, Türkiye Diyanet Vakfı'nın bursunu kazandıktan sonra Konya’yı duydum.  Daha önce bilmiyordum. Kader getirdi beni buraya ve burada olmaktan mutluluk duyuyorum.  Konya güzel bir şehir, öğrenim görmek için çok iyi bir şehirdir

Konya’da eğitimini tamamladıktan sonra ne gibi hedefleriniz var?

Buradaki eğitimimi tamamladıktan sonra Türkiye'de tıp alanında önde gelen bir üniversitede okumak, daha sonra kendi ülkem ve kıtamdakilere faydalı olmak adına edindiğim bilgileri aktarmak isterim. En büyük hedeflerimden biri de ülkemin bağımsız olması için mücadele etmek.

Ülkenizin kültürü ve yaşantısı ile ilgili bilgi verir misiniz?

Togo Cumhuriyeti, Batı Afrika'da yer alan bir ülkedir. Kuzeyde Burkina Faso, doğuda Benin ve batıda Gana ile komşudur. Güneyde Gine Körfezi içerisinde yer alan Benin Körfezi'ne kıyısı bulunur. Başkenti ülkenin güneybatı ucundaki Lomé'dir. Yaklaşık 8 milyonluk nüfusu ve 57.000 kilometrelik yüzölçümüyle Afrika'nın en küçük ülkelerinden biridir. Gana ve Benin sınırları arasında ortalama uzaklığı yalnızca 115 km olan Togo ayrıca dünyanın en dar ülkelerindendir. Togo tarihi 11-16. yüzyıllar arasında çeşitli kabilelerin bölgeye yerleşmesiyle başlar.  16-18. yüzyıllarda Togo kıyıları Avrupalıların köle satın almak için uğradıkları önemli bir ticaret merkezi haline geldi. Bu nedenle Togo ve çevresine "Köle Sahili" denmiştir. 1884'te Almanya bölgeyi Togoland ismiyle himayesi ilan etti. I. Dünya Savaşı'nın ardından Fransa'ya devredilen Togo 1960'ta bağımsızlığını kazandı. 1967'de Gnassingbé Eyadéma bir askerî darbeyle iktidara geldi ve ülkeyi antikomünist bir tek parti devletine dönüştürdü. 1993'te Togo çok partili sisteme geçti, ancak usulsüzlüklerle lekelenen seçimlerle Eyadéma üç kez daha başkan seçildi. 38 yıl devlet başkanlığı yapan Eyadéma öldüğünde modern Afrika tarihinin en uzun görev yapmış lideriydi.  2005'te başkan seçilen oğlu Faure Gnassingbé 2021 itibarıyla hâlen görevini sürdürmektedir. Togo tropikal kuşakta yer alan bir Sahra altı ülkesidir.  Ülke iklimi tarıma elverişli olup ülke ekonomisi büyük oranda tarıma dayanır.  Resmi dil Fransızcadır, başta Gbe dilleri olmak üzere birçok Afrika dili de konuşulmaktadır. Ülke nüfusunun çoğu yerli dinlere inanmaktadır, Hristiyan ve Müslüman azınlıklar da mevcuttur. Togo Birleşmiş Milletler, Afrika Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı, Güney Atlantik Barış ve İşbirliği Bölgesi, Uluslararası Frankofoni Örgütü ve Batı Afrika Ülkeleri Ekonomik Topluluğu üyesidir. Afrika'nın en küçük ülkelerinden biri olmasına rağmen Togo çeşitli etnik grupları içeriyor dolayısıyla kültür açısından zengindir. Bu kültür farklılıklar ülkeye değişiklik renkler katıyor. Togo halkının çoğunun ortak bir dil (Ewe "Eve" ) konuşuyor olması kabileler arasındaki farkları unutturup ortaya güzel bir kültürle yaşamayı öğretti.

Türkiye ile görüşleriniz nelerdir?

Kişinin ten rengine, ırkına ve milletine bakmaksızın "Müslümanlar ancak kardeştir" diyen bir toplumun bulunduğu ve Müslümanların yeniden ayağa kalkıp dünyaya hâkim olmaları için çaba gösteren ülke.

Ülkenizde Ramazan’da neler yapılıyor? Ne tür hazırlıklar yapılıyor?

Ramazan’a iki üç hafta kala anneler çarşıya çıkıp büyük alışveriş yaparlar, babalar da alınan gıda ve yiyeceklerin bir kısmını ihtiyaç sahiplerine dağıtır, daha sonra evler de güzelce hazırlanır öylece Ramazan'ın gelmesini bekliyoruz.  Sahura özel yemeklerimiz bulunmuyor ama biraz ağır yemeklere öncelik veriyoruz "akpan", "akume" gibi yemeklere. İftarımızı hafif şeylerle hurma, meyve, meyve suyu ve "coco (koko)" adlı içecek ile "kosé" (yiyecek) gibi yemeklerle yapıyoruz. İftardan sonra namaza gidilir. Namaz sonrası pek bir şey yenilmiyor. Teravihten sonra asıl akşam yemeği yeniliyor. Ramazan Bayramı’na kadar günlerimiz o şekilde geçiyor.

YARIN: ISMAEL ABASSA ABOUBACAR

MUHAMMED ESAD ÇAĞLA

Editör: TE Bilişim