Minderdeki maharetini aldığı eğitim sayesinde ekranlara da yansıtmayı başaran Atilla Güzel, minderi bırakıp sonrasında Yeşilçam’a kadar uzanan serüvenin hikayesini Yenigün okurlarına anlattı.

Atilla Güzel, söyleşimizin ilk bölümünde güreşteki başarılarının önüne nasıl engel konulduğunu; Türk güreşinin önemli isimlerinden olan Rıza Kayaalp’e siyasi güce bağlı olarak sunulan fırsatın kendisine sunulmadığını, üstelik katılması gereken olimpiyatlara katılamadığını dile getirmişti.

Rıza Kayaalp bu fırsatı iyi değerlendirdi ve bir milli marka oldu, değil mi?

Rıza Pekin’de başarılı olamadı ama ben ondan çok daha iyi durumdaydım. Hakkımdı ve götürülmüş olsaydım madalya ile dönme şansım yükselti. Rıza sonraki senelerde Olimpiyatlarda bir ikincilik ve bir de üçüncülük aldı. Teknik Kurul yolumu tıkamasaydı belki ben o başarıların daha fazlasını elde edecektim.

Kazandığınız dereceleri sayabilir misiniz?

1996 Aksaray Minikler bölge şampiyonasında 5.

2000 Konya Yıldızlar Türkiye Şampiyonasında 4.

2001 Şanlıurfa Yıldızlar Türkiye Şampiyonası 1.

2001 Bursa Yıldızlar Uluslararası zafer turnuvası 3.

2001 Eskişehir gençler Türkiye Şampiyonası 3.

2001 İzmir Yıldızlar Avrupa Şampiyonası 6.

2004 Eskişehir Gençler Türkiye Şampiyonası 1.

2004 İzmir Gençler Uluslararası Şampiyonlar Turnuvası 2.

2004 Gençler Uluslararası Bulgaristan Turnuvası 1.

2004 Slovenya Gençler Avrupa Şampiyonası 2.

2004 Antalya Büyükler Türkiye Şampiyonası 3.

2004 İstanbul Büyükler Uluslararası Vehbi Emre Turnuvası 2.

2005 Sinop Üniversitelerarası Türkiye Şampiyonası 4.

2006 Niğde Üniversitelerarası Türkiye Şampiyonası 1.

2006 Moğolistan Üniversitelerarası Dünya Şampiyonası 1.

2007 Sakarya Üniversitelerarası Türkiye Şampiyonası 1.

2008 Antalya Büyükler Türkiye Şampiyonası 1.

2008 İstanbul Uluslararası Golden Grand Prix Vehbi Emre turnuvası 1.

2008 Macaristan Golden Grand Prix Turnuvası 3.

2008 Finlandiya Büyükler Avrupa Şampiyonası 3.

2008 Pekin Olimpiyatları kalifiye hakkını elde etti.

2008 Ukrayna Büyükler Uluslararası Turnuva 3.

2008 Azerbaycan Büyükler Golden Grand Prix Turnuvası 3.

2009 İzmir Büyükler Türkiye Şampiyonası 2.

2009 Ankara Büyükler Meclis Kupası 1.

2009 Romanya Büyükler Uluslararası Turnuva 1.

2009 İstanbul Büyükler Uluslararası Vehbi Emre Turnuvası 3.

2010 İstanbul Büyükler Akdeniz Oyunları Şampiyonası 1.

2010 İstanbul Büyükler Uluslararası Vehbi Emre Turnuvası 3.

2010 Ankara Turk-pa Uluslararası güreş turnuvası 1.

2011 Beyaz Rusya Büyükler Dünya Kupası 3.

2011 Trabzon Büyükler Türkiye Şampiyonası 3.

2011 İstanbul Büyükler Uluslararası Vehbi Emre Turnuvası 3.

2011 Gürcistan Tiflis Gıvı Kartozia Uluslararası turnuvası 2.

2012 Ankara Büyükler Türkiye Şampiyonası 3.

2012 Yunanistan Büyükler Akdeniz Oyunları Şampiyonası 1.

2012 Gürcistan Büyükler Grand Prix Turnuvası 2.

2012 İran Qum Yadegar İmam Kupası 3.

2013 Rusya Avrupa Milletler Kupası 1.

2013 Azerbaycan Bakü Haydar Aliyev Golden Grand Prix 3.

2014 Ankara 2. Başbakanlık Kupası 3.

2014 İstanbul 32. Uluslararası Vehbi Emre Güreş Turnuvası 2.

2014 İran Abadan Dünya Kupası 3.

2014 Bulgaristan Nikola Petrov Turnuvası 1.

2014 Moskova Açık Avrupa Milletlerarası Alrosa Kupası 2.

2014 İran Abadan Dünya Şampiyon Kulüpler Kupası 3.

2016 Ankara Büyükler Türkiye Şampiyonası 1.

2016 İstanbul 34. Uluslararası Vehbi Emre 7.

2016 İran Shıraz Dünya Kupası 3.

2017 Antalya Türkiye Şampiyonası 1.

2018 Rusya Kazan Kuşak Kemer Güreşi Dünya 3.

İstanbul Büyükşehir Belediyespor’a ne zaman ve nasıl transfer oldunuz?

2008 sonrasında İstanbul Büyükşehir Belediyespor kulübü ağır sıklet sporcu arayışındaydı. Ben de 2009 yılında İBB’ye transfer oldum.

Kulübünüzün size sağladığı imkânlarla Konya’da verilen imkânları mukayese eder misiniz?

Kulüplerin ekonomik ve siyasi açıdan bulundukları imkânlar elbette ki spor, sporcu ve kulüp üzerinde baskın bir etki gösterir. Bu imkânların vereceği refah kaliteli sporcuların gelişmesi için yeterli olacaktır.

Kardeşiniz İsmail’de sizin gibi güreşi seçti ve adeta birbirinizle yarıştınız. Hatta 2020’de İsmail ile bir müsabakada karşılaştınız ve kardeşinize mağlup oldunuz. Onunla aynı mindere çıkarken neler hissettiniz?

Aynı ana babadan doğmuş ve aynı evde büyümüş insanlar olmak sporda aynı teknik beceri ve yeteneklerin gelişeceği anlamına gelmez. Antrenman partnerim olmanın yanında rakibim de olan İsmail ile iki kardeş olarak Milli Takımda bayrağımızı temsil etmemiz gurur vericiydi. İsmail’e bir sporcu olarak yenilmem üzücüydü ama kardeşimin başarısı bana onur verdi. Kardeşimin şampiyon olması beni gururlandırdı. Sonuçta şampiyonluk da nasip ve evimize geldi.

Sporda profesyonel düşünce hakkında ne diyorsunuz?

Ülkemizin maalesef spor ve sporcuya yatırım konusunda henüz yeterli seviyeye gelebilecek tecrübede olduğunu düşünmüyorum. Profesyonellikten uzağız. Yetenekler çok ama bu yeteneklerin uluslararası arenada değerlendirilmesi konusunda yeterli teknik ekibimiz yok. Şunu üzülerek söylüyorum; sporun ne işe yaradığını kavrayabilmiş değiliz. Kahraman, idol, rol model nedir bilmiyoruz. Ben örnek insan olmaya çalışıyorum.

Güreşin ekonomik hayatınıza katkısı ne düzeyde oldu, size müreffeh bir yaşam sundu mu?

Güreşin ekonomik yaşantıma etkisi elbette oldu. Aslında güreş sporu anlamını kavrayarak yapıldığı zaman insana kardeşlik, birlik, beraberlik ve şükür derslerini yeteri kadar öğretiyor. Şu an ki ekonomik refahımı öğretmenlik mesleğim ve sporcu kariyerimin bana sağladığı ekonomik katkılara borçluyum.

Amerika’ya ne zaman ve ne sebeple gitmiştiniz?

Olimpiyatlara her sporcu için bir hayaldir. Ben de ilk olarak 2006 yılında Uluslararası platformlarda antrenman yaparak Olimpiyatlara hazırlanmak gayesi ile gidip bir müddet kaldım. Sonra yurda döndüm ama muhtelif projeler sebebiyle bir defa daha gittim. Amerika’da kısa bir süre WWE smack down Amerikan gösteri güreşi yaptım. Bir süre de Amerika Grekoromen Güreş Milli Takımında Antrenörlük görevinde bulundum..

Polonya Grekoromen Güreş Milli Takımı Antrenörlüğü de yaptınız. Bu süreç nasıl gelişti?

İstanbul Büyükşehir Belediyespor’daki antrenörüm daha sonra Polonya Federasyonu ile anlaşıp milli takımı çalıştırmaya başladı. İBB’de birlikte çalıştığımız ve beni tanıdığı için de bana referans oldu. 2017-18 yıllarında Polonya milli takımını çalıştırdım. Polonya güreş tarihine Avrupa şampiyonluğunun yanında iki Avrupa üçüncülüğü, bir Dünya ikinciliği ve bir Dünya üçüncülüğü yazdırdık.

Son yıllarda sizi güreş çayırlarında değil de filmlerde görmeye başladık. Yeşilçam’a nasıl geçiş yaptınız?

Aslında aktörlük hayatım çok daha öncesinde, 2008 yılında Amerika’da amatör oyunculuk eğitimleriyle ve kısa metrajlı filmlerle başlamıştı. Fakat bir takım özel sebeplerden dolayı Türkiye ye dönmek zorunda kaldım. Bundan sonra da Türkiye’de farklı reklamlarda, sinema filmi ve dizi filmlerde olmak üzere devam etti. Sanat hayatımı devam ettirdim.

Amerika’da ilk olarak New York Film Academy’de Nightmare’da yer aldım. Daha sonra Kaliforniya’da modellik yaptım. Sonra da Media Markt Okul is Coming Reklam filminde oynadım.

Türkiye’ye döndükten sonra da ilk olarak TRT’de reyting rekorları kıran Diriliş Ertuğrul dizisinin birinci sezonunda üç bölüm konuk oyuncu oldum.

Daha sonra 'Türkler Geliyor Adaletin Kılıcı' filminde Akıncı Turhan rolünü oynadım.

Kuruluş Osman adlı dizinin birinci ve ikinci sezonlarında Ayaz Alp rolünü canlandırdım.

TRT Belgesel’de ‘Savaşın Efsaneleri’ adlı projede Kral Lazar’ı oynadım.

Konya’da yaşayıp film setlerine gidip gelmek, nasıl bir trafik oluşturuyor?

Ailemin Konya’da yaşıyor olmasından dolayı sık sık İstanbul-Konya arası seyahat etmek durumunda kalıyorum ve bu yorucu olsa da; zorluk olmadan yapılan işin keyfine varılmaz düşünceyle zorlukları keyifli anılara çevirmeye gayret ediyorum.

Bu arada öğretmenliğe de devam ediyorsunuz. Akşam sizi kılıç sallarken gören, öğretmen arkadaşlarınız ya da öğrenciler ile sabah enteresan diyaloglar da yaşadığınız oluyor mu?

Akşam ekranlarda kılıç sallarken görünüp sabah derste öğrenci ve öğretmen arkadaşlarla bir arada olmak elbette şaşkınlık oluşturuyor. Öğrencilerimi çok seviyorum ve rol model olmanın verdiği ağır sorumluluğun hakkını vermeye çalışarak, onlar için doğru bir insan, doğru bir rol model olmaya çalışıyorum.

Askerliği ne zaman ve nerede yaptınız?

Profesyonel spor hayatımın aktif olarak devam ediyor olması ve Devletimizin tanımış olduğu bedelli askerlik uygulamasından yararlandım. Aynı zamanda Ay yıldız bayrağımızı ve milletimizi uluslararası arenada minderde temsil ettim.

Evlenmek için geç kalmadınız mı?

Henüz evlenmedim. Ya Nasip, diyorum. Hakkımızda ve gönlümüze güzel olanı Rabbim vakti geldiğinde nasip edecektir inşallah.

Müsabakalar nedeniyle Türkiye’nin ve Dünyanın pek çok şehrini gezip gördünüz. Dünyada sizi büyüleyen şehir neresiydi?

Dünyada eşi benzeri olmayan güzelliklere sahip, her bir karışı ayrı bir gizem olan vatanımızdır. İstanbul beni her zaman büyüsü ile etkisi altında bırakmıştır. Dünya’da Türkiye, Türkiye’de İstanbul rakipsizdir.

Konya’yı, gördüğünüz diğer şehirlerle kıyasladığınızda ne gibi eksiklik ya da güzellik görüyorsunuz?

Konya coğrafi ve kültürel olarak çok zengin ve güzel bir şehir olduğu kadar kabuğunu kırıp içindeki güzellikleri dışarıya sunamamış bir şehirdir. Son yıllarda kabuğunu çatlatmaya başlamış olması sevindiricidir. Şehrimizin güzelliklerini Hz. Mevlana vesilesiyle daha hızlı şekilde tüm dünyaya yansıtması umudunu taşıyorum.

Yer alacağınız yeni film projeleri var mı?

Birçok yeni proje çalışmalarımız var elbette. Bunları değerlendiriyoruz. Şartları uygun gelen projelerde yer alacağız.

Son olarak dalgıçlığa gelelim. Güreş minderinden dalgıçlığa nasıl bir geçiş yaptınız?

Dalgıçlık sporu bir merakla başladı. Altı yıl önce başladıktan sonra Türkiye’nin ve Dünyanın birçok yerinde tüplü sportif dalışlar yaptım. Denizin altında hayal bile edemeyeceğimiz bambaşka bir dünya var. Konya’da da 11 yıldır faaliyette olan Dalış Merkezi var. Ben de burada başlamıştım ve eğitmenlik seviyesine geldim. Konya birçok akarsu, gölet, deniz sahil şehrine yakın durumdadır. Konya ve civar illerde ihtiyaç halinde arama kurtarma çalışmalarına katılacak donanıma sahibiz. Ayrıca yurt içi ve yurt dışına dalış turları düzenliyoruz. Türkiye’nin her yerinde extrem (reef, magra, duvar, derin dalış, batık dalışı) dalışlar düzenlemekteyiz. Bu vesileyle sportif dalışlar yapıp heyecanlı maceralar ve yeni deneyimler yaşıyoruz. Herkesi de bekliyoruz.

MUSTAFA GÜDEN

Editör: TE Bilişim