Rızkını gurbette aramayı seçen Konyalıların en çok göç ettiği şehirlerden biridir İzmir. Resmi verilere göre bu şehirde nüfus dağılımı sıralamasında üçüncü olsa da nüfus kütüğünü İzmir’e devredenlerin de sayılmasıyla birinciliğin Konyalılara geçtiği de söylenir. İzmir’de 1987 yılından bu yana Ege Bölgesi Konyalılar Derneğini Kurarak sivil toplum faaliyetlerinin içinde olan, 1996 yılında da Konyalılar Kültür ve Yardımlaşma Vakfını kuran Mehmet Aydoğan 2005 yılında ise on şehirdeki Konyalılar derneklerini bünyesine alan ve kısa adı KONFED olan Konyalılar dernekleri Birliği federasyonunu kurdu. Aydoğan ile sivil toplum faaliyetleri üzerine söyleştik.

Ege Bölgesi Konyalılar Derneği ve Konyalılara Kültür ve Yardımlaşma Vakfı’nın kuruluşunu anlatır mısınız?

Ege bölgesine, bilhassa İzmir’de hatırı sayılır oranda Konyalı vardır. Ben de 1987 senesinde izmir’de bir grup arkadaşımla beraber, Kurucu Başkanlığını da ben üstlenerek Ege Bölgesi Konyalılar Derneğini kurdum. Zaman ilerleyip faaliyetlerimiz yoğunlaştıkça dernek çatısı bize yetmedi ve İzmir’deki Konyalı işadamlarımızla birlikte 1996 yılında Konyalılar Kültür ve Yardımlaşma Vakfını kurduk. Vakfın da kurucu başkanlığını ben üstlendi, halen yönetim kurulu başkanıyım.

2005 yılında da Türkiye’nin 10 şehrindeki Konyalılar Dernekleriyle bir araya gelerek Konyalılar Dernekleri Birliği Federasyonunu kurduk.  Federasyonun Kurucu Başkan ve mevcut Genel Başkanlığını ben yürütüyorum. Bu teşebbüslerimizin üçü de İzmir merkezlidir.

 Dernekler ve vakfınızın kuruluş amacı ve faaliyet alanları nelerdir?

Doğduğumuz yerleri, gelenek görenek ve kültürümüzü unutmadan gelecek kuşaklara aktarmak, şu anda gurbette olduğumuz şehirlerde Hz. Mevlana felsefesini yaşamak, icraatlarımızla temsil etmek ve bulunduğumuz şehirlere katkı koymak amacıyla kurulmuş dernekleriz.

Büyük bir teşekkül halini alan dernekler ve vakfınızın yönetim ve personel yapısı nasıl?

Şu anda vakıf yönetimimizde 22 iş adamı var. Bunlar, kendi kuruluşlarında toplam 3 bin personel çalıştıran yüksek hacimli iş adamlarıdır. Aralarında vergi rekortmenleri de vardır.

Geleneksel hale getirdiğiniz organizasyonlarınız var mı, varsa bunlar hakkında bilgi verir misiniz?

İhtiyaç sahiplerine yardımda bulunmayı daime öncelikli hizmet olarak görüyoruz. Bu bağlamda her ramazan koliler halinde bin civarında erzak erzak yardımı yapıyoruz. Yine yüzlerce çocuğun gündelik, gerekse okul giysilerini temin ediyoruz. Bugüne kadar 5 bin civarında çocuk sünnet ettirdik. Her yıl iftar yemekleri tertip ediyoruz. Piknikler, fuarlar, pilav şenlikleri düzenliyoruz. İzmir’in en büyük ve özel ormanlarını 32 yaşındayken biz kurduk. 20 yıldır da İzmir Hisar Camiinde bin 500-2 bin kişiye sahur yemeği veriyoruz ki, devamlılığı bakımından geleneksel hüviyet kazanmıştır.

Tanıtım amaçlı yayınlar yapıyor musunuz?

Basılı yayın olarak 20 ye yakın dergi ve katalog çıkardık. Günümüzde ise tanıtım ve haberleşme mecraları dijitalleşti. Biz de çağın gereği olarak www.konfed.com adlı bir web sitesi kurduk. Bilgilendirmelerimizi buradan yapıyoruz.

İzmir’de ne kadar hemşehrimiz var ve derneğe ilgileri ne düzeyde?

TÜİK rakamlarına göre İzmir’de nüfus yoğunluğu bakımdan Konya üçüncü sırada. Fakat Konyalıların, bilhassa Beyşehirli’lerin İzmir’e 100 sene önce geldiğini dikkate alırsak, hemşehrilerimizin çok büyük kesiminin kütüğünü İzmir’e devrettiğini ve bunların Konyalı olarak sayılmadığını görürüz. TÜİK verileri dışındaki bu değerlendirmeyi de dikkate aldığımızda Konya’nın İzmir’deki nüfus varlığı birinci sırada olur. Fakat resmi rakamlarda 1. Manisa 150 bin, 2. Mardin 138 bin ve 3. Konya 125 bin nüfusa sahip görünüyor. İzmir kütüğüne yazılmış hemşehrilerimizle beraber, İzmir’de en büyük nüfusa Konyalılar sahiptir.

Konya ile münasebetleriniz ne seviyede?

Hakkını teslim edelim; Konya ile münasebetlerimiz Mehmet Keçeciler döneminde zirve yapmıştı. Hatta bendenizi İzmir’in en büyük ilçesi Konak’ta 1994 seçimlerinde ANAP Belediye Başkanı Adayı yapmıştı. Biz 94 bin oy almıştık fakat CHP adayı 7 bin oy farkla seçimi kazanmıştı. O dönemde 50 bin civarında insanımız Beyşehir’e oy kullanmaya gidince bizim hesaplarımızda eksilme oldu. Konya milletvekili ve meclis kâtibi Ali Günaydın’ın döneminde Ankara’da çok etkili olduk.  Yine Halil Ürün’ün Konya Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde Konya ile çok iyi münasebetler kurmuştuk.  Sonra Konya’yı yönetenler gurbetteki Konyalıları bir dönem unuttu, unuttu bu bir gerçek. Biz yine benzer münasebetler geliştirmek isteriz tabi.

Bölgenizdeki Konyalıların şehre sosyal ve kültürel anlamda sağladığı ne tür katkılar var?

İzmir’de Konyalı hemşehrilerimiz 5 okul 4 camii yaptırdı. Onlarca kütüphaneyi de Konyalılar hizmete kazandırdı.  Fakir fukara yardımlarında Konyalıların öncü olduğunu herkes kabul ediyor. Ülke içinde ve ülke dışında yaşanan her felakette yardımsever olarak daima Konyalılar en önde olmaya devam ediyor. Kültürel anlamda da İzmir’de 22. ŞEB-İ ARUS törenlerini icra ettik. Mutrip heyeti ve semazenleri kendimiz yetiştirdik. Bu anlamda bir okul vazifesi gördüğümüz de söylenebilir.

Şehrin siyasetinde ve iş çevrelerinde Konyalıların etkinliği ne düzeyde?

Konyalılar ferdi olarak her yerde en öndeler ve çok da başarılılar. STK olarak çok başarılıyız. Hangi parti bize önem verip, seçilecek yerden aday gösterirse hep kenetlendik. Parti gütmeden büyük ciddi oylar aldık. Bunun iki canlı örneğini İzmir yaşadı.

Faaliyet gösterdiğiniz illerde Konya’nın, taşrasıyla birlikte daha etkin tanıtılabilmesi ve bilhassa Konya’ya turistik ve ekonomik kazanım sağlaması için neler yapılabilir?

Eğer bugün Konya'nın her kasabası, köyü, beldesinde her yıl şenlikler oluyorsa Konya bunu 1992 yılında İzmir’de yaşayan Konyalılara borçludur. Bizim 1992 yılında İzmir’de federasyona bağlı 40’a yakın vakıf ve dernekle “Doyduğumuz Yerden Doğduğumuz Yerlere Gònül Köpsüsü Projesi” şenlik ve festivallerin adeta öncüsü oldu. Biz Konyalılar olarak İzmir’de yaşıyoruz ve doğduğumuz topraklardan doğduğumuz topraklara da hizmet etmenin, oralarla bağımızı koparmamanın mücadelesini veriyoruz. Konya’yı her platformda tanıtmak, diğer şehirlerle münasebetlerini geliştirmek isteyenler bizim gibi derneklerle ilişkilerini geliştirirlerse Konya’ya yararlı olacağını düşünüyoruz.

Konyalılar Kültür ve Yardımlaşma Vakfı 12. Genel Kurul Toplantısını geçtiğimiz mart ayında yaptı ve siz oy birliği ile yeniden başkanlığa seçildiniz. Önümüzdeki dönem için ne gibi projeleriniz var?

Biz Konyalılar Vakfı, KONFED (Konyalılar Dernekleri Birliği Federasyonu), ESTOB (Ege Sivil Toplum Birliği) ve İSTÖP (İzmir Sivil Toplum Örgütleri Platformu) olarak yeni nesil sivil toplum kuruluşu anlayışı ile; sadece hemşehricilik değil, toplumun tüm kesimlerini ortak bir paydada buluşturacak, eşitlikçi, uzlaştırıcı ve bütünleştirici hizmet sağlayarak geleceğin toplumunu huzur ve refah içerisinde, barışçıl bir şekilde kurgulamaya gayret ediyoruz.

İzmir’de 40 senedir Ramazan Aylarında gerçekleştirdiğimiz sahur yemeği organizasyonu bu sene de sürdürüyoruz. Ayrıca 500 kişilik de iftar yemeği programımız var. Yine bin kişiye erzak yardımında bulunup, bayramda 100 çocuğumuzu giydireceğiz.

İzmir’in sosyal ve kültürel hayatına önemli katkı olarak Hz. Mevlânâ Kültür ve Sanat Merkezi’nin yapım çalışmalarına devam ediyoruz. Üniversite öğrencilerimizin yükselen yurt sorununun giderilmesi için 500 öğrenci kapasiteli yurt yapılması için komisyon kurduk ve en kısa zamanda yapımına başlayacağız.

YARIN: ALANYA KONYALILAR VE KARAMANLILAR DERNEĞİ

MUSTAFA GÜDEN 

Editör: TE Bilişim