Konya'yı seviyorum ve bunu her fırsatta söylüyorum!
Konya'da yaşamak başka, Konya'yı yaşamak başka!
Hele Konya'da Ramazan bambaşka!
Belki ben Konya'yı yaşayabildiğim için bu şehre bu kadar aşığım.
Ramazan ayı geldiğinde Konya tamamen farklı bir kimliğe bürünüveriyor kendiliğinden. Tüm olumsuzluklara, tüm yanlış uygulamalara rağmen şehir Ramazan'ı yaşıyor. Ramazan'ın bereketi sarıyor dört bir yanımızı ilmek ilmek!
Soluduğumuz hava, aldığımız nefes bizi besliyor gün boyu. O sıcak havaya rağmen hafiften esen meltem, mayışmış olan vücutlarımıza hemen bir enerji veriyor.
Gündüzleri durağan, kendi halinde olan şehirde iftar saati yaklaşırken bir telaş, bir hareketlilik başlıyor. Eve gitmenin telaşı, iftar sofrasına yetişememe endişesi, beraberinde biraz da sabırsızlık ve gerginlik!
Olsun, o da güzel. Tabi ipin ucu kaçmadığı sürece!
Sonra bakıyorsunuz, iftar saati geldi de hoca ezanı okudu mu, o 10 dakika önce iğne atsanız yere düşmeyecek olan cadde ve sokaklar bomboş. Tek tük arabalar geçiyor etrafınızdan iftara yetişmek için alel acele!
Evlerin mutfak pencerelerinden çıkan çatal kaşık sesleri birbirinin ardına ulanıyor. Başka bir ses duymak mümkün değil!
Yaklaşık 17 saat süren oruçluluk hali, 12-13 dakika süren iftar yemeği ile bitiyor. Sonrasında gün boyu güneşin verdiği sıcaklığı biriktiren betonlar adeta güneş battıktan sonra bu sıcaklığı kusuyor. Aileler de tabi evde kapalı alanda oturup kalamıyor, kendisini hemen dışarı atıyor.
Ramazan ayında geceler gündüz, gündüzler gece olmuş sanki. Gündüz uykulu gece uyanığız. Sahura kadar şehir daha önce hiç görülmemiş bir kalabalığa ev sahipliği yapıyor. Park alanları, kafeler, kafeteryalar, çay bahçeleri, çay ocakları, mesire alanları dolup dolup taşıyor.
Teravih namazını kılmak için genellikle açık hava teravih alanları tercih ediliyor. Mevlana Müzesi'nin önü, Namazgah ve İlahiyat Fakültesi civarı bunlardan bazıları!
Teravih namazı kılındıktan sonra, Gitti bir gün daha yorumları yapılıyor. Tutulan ilk oruçla ilgili değerlendirmeler masaya yatırılıyor taze çaylar yudumlanırken. Sonrasında iftarda yediklerini eritmek isteyenler çıkıp dolaşıyor, şöyle bir şehir turu atıyor!
Şehir turunun uğrak noktası ise Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan ve bu yıl ikincisi düzenlenen kitap günleri oluyor.
Fuar Kültürpark içerisindeki alanda kurulu çadırların klimalı olması da vatandaşı buraya yönlendiriyor. Kitaplarla hemhal olmak, kitap görmek, kitaba olan alışkanlığı artırmak ve okumak isteyenler için şiddetle tavsiye edeceğimiz bir mekan.
Ramazan ayı boyunca açık olan kitap günleri çadırlarını da kesinlikle ziyaret etmelisiniz.
Tekraren belirtiyorum, çadırlarımız klimalıdır!
Mesnevi'den:
Sevgi, acıları tatlıya çeker, tatlılaştırır. Çünkü sevgilerin aslı, doğru yola götürmektir.