Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, başkanlığında, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ve Bakan Yardımcısı Yunus Emre Karaosmanoğlu'nun da katılımıyla video konferans toplantısı gerçekleştirildi.

Toplantıda, Afganistan Türk Görev Kuvveti Komutanı, Libya Görev Grup Komutanı, Azerbaycan Görev Grup Komutanı, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı, NATO Karargahı'ndaki Türk Askeri Temsil Heyeti Başkanı’nın yanı sıra ordu komutanları, Muharip Hava Kuvveti ve Donanma komutanları devam eden faaliyetler ve sahadaki son duruma ilişkin bilgi verdi.

Savunma ve güvenlik konuları kapsamında Doğu Akdeniz'deki gelişmeler, terörle mücadele harekatları ve koronavirüsle mücadelede alınan tedbirlerin de ele alındığı toplantıda talimatlar veren Bakan Akar, yurt genelindeki orman yangınlarını söndürme çalışmalarına verdikleri katkıya da değindi.

Yangınlardan duyduğu derin üzüntüyü dile getiren Akar, "Ormanlarımız, tabiat varlıklarımız milli zenginliklerimizdir. Onların ve onlarla birlikte vatandaşlarımızın zarar görmesi bizleri derinden üzmektedir" diye konuştu.

"Devletimiz ve hükümetimiz bütün yaraları en kısa sürede saracak güç ve kudrettedir" diyen Akar, "Yangınların çıkış nedenlerinin belirlenmesine yönelik ilgili bakanlıklar çalışmalarını sürdürüyor" ifadesini kullandı.

Orman yangınları ile mücadelede TSK'nın da yoğun görev aldığını aktaran Akar, "İHA'larımız, helikopterlerimiz, çıkarma gemilerimiz, itfaiye araçlarımız, arazözlerimiz, su tanklarımız, araç/iş makinalarımız, çekicilerimiz, personelimiz görev alıyor. İhtiyaçlar doğrultusunda tüm imkan ve kabiliyetlerimiz seferber edilmiş bulunuyor, her türlü destek sağlanıyor. TSK terörle mücadelede, yangınla mücadelede her zaman, her yerde milletinin emrinde." şeklinde konuştu.

Doğu Akdeniz, Ege ve Kıbrıs'taki gelişmelere de değinen Akar, "Komşumuz Yunanistan’ın bir takım niyetleri, teşebbüsleri var. Bunlara karşı her zamanki ciddiyet ve dikkatle çalışmalarımızı sürdürüyoruz" dedi. Türkiye'nin uluslararası hukuktan, iyi komşuluk ilişkilerinden yana olduğunu bir kez daha vurgulayan Akar, şunları söyledi:

"Barışçıl yol ve yöntemlerle diyalog içinde, siyasal çözümlerle Türk-Yunan sorunlarının, Ege'deki, Doğu Akdeniz'deki problemlerin çözülmesini istiyoruz. Bunda son derece samimiyiz. Bunun da Yunan komşularımız tarafından bir an önce anlaşılmasını istiyoruz. Maalesef Yunanistan hala provokasyonlara, hukuk dışı ve saldırgan söylemlere devam ediyor. Bunlardan bir an önce vazgeçmelerini bekliyoruz. Biz yangın felaketi ile mücadelemize devam ederken tehdit ve yaptırım dilini kullanmayı sürdüren bir komşumuz var. Bu ne komşulukla ne ikili ilişkilerle ne müttefiklikle ne de NATO içindeki birlik ve beraberliğimizle bağdaşıyor. Yunan siyasilerin bu söylemlerinin ruh hallerini, karakterlerini göstermesi bakımından önemli bir ipucu olduğunu ifade etmek istiyorum."

"Kabul edilmesi mümkün değil"

Yunanistan'ın altına imza attığı anlaşmaları dahi göz ardı ettiğini vurgulayan Akar, şöyle konuştu:

"Komşumuz, hem çoklu uluslararası hem ikili anlaşmaları göz ardı ederek saldırgan tutumunu ve provokasyonlarını sürdürmeye çalışıyor. Bunun kabul edilmesi mümkün değil. Bu çerçevede üçüncü tarafların da bu stratejik körlükten vazgeçip gözlerini açmaları, tarafsız, objektif olmalarını beklemek de bizim hakkımız. Maalesef bu konuda bir sıkıntı var. Yunanistan'ın iyi komşuluk ilişkilerine, anlaşmalara aykırı hareketleri her seferinde göz ardı ediliyor, Türkiye'nin doğru yaptığı işler çarpıtılarak Türkiye'nin aleyhine kullanılmak isteniyor. Üçüncü tarafların artık bu davranıştan vazgeçip Yunanistan'ı, Doğu Akdeniz'i, Ege'yi, Kıbrıs'ı bahane ederek kendi emelleri için gerçekleştirdikleri birtakım operasyonlardan vazgeçmelerini bekliyoruz."

Terörle mücadelenin artan bir şiddet ve tempoda en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar azim ve kararlılıkla devam ettiğini belirten Akar, şunları kaydetti:

"Etkin ve kararlı bir şekilde yürüttüğümüz terörle mücadelemiz sonucu sıkışan PKK/YPG, can havliyle sosyal medya başta olmak üzere her türlü yalanı, fitneyi kısacası her yolu mubah gören söylem ve eylemlere girişmiştir. Türk-Kürt birlik ve beraberliği yüzlerce yıllık temeli olan bir kardeşliktir. Şehitliklerimizde birlikte yatan kahramanlar bu kardeşliğin en güzel örneğidir. Geçmişte olduğu gibi bugün de tek yumruk tek yürek olarak vatanımızın, milletimizin, 84 milyon vatandaşımızın güvenliği ile egemenlik ve bağımsızlığını hep birlikte koruyacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın."