Egemen Göçer'e 3 yaşındayken otizm tanısı konulması üzerine ailesi, sosyal hayattan kopmaması için çocuklarıyla çeşitli etkinliklere katılmaya başladı.

Aile, doktor tavsiyesi üzerine Egemen'i 8 yaşındayken Tekirdağ Gençlik ve Spor Müdürlüğünün yüzme kursuna kaydettirdi.

Baba Zafer Göçer, haftanın iki günü oğlunu havuza götürerek yüzme antrenörü Anıl Bulut ile çalışmasını sağladı. Egemen, 3 yıl önce girmeye korktuğu havuzda şimdi tek başına yüzebiliyor, yarışmalara katılıyor.

"Otizmli çocukların gevşemesini, enerjisini atmasını sağlıyor"

Baba Zafer Göçer, oğlunun mutluluğu için elinden geleni yapmaya çalıştığını söyledi.

Egemen'in yüzmeye başlama sürecini anlatan Göçer, "Anıl hocamızla yaklaşık 3 senedir çalışıyoruz. Vakit buldukça, haftada iki gün yüzmeye devam ediyoruz. İlk başladığımızda bayağı zorlandık ama ilerleme kaydettik. Artık hiçbir destek almadan yüzebiliyor. Yüzme ruhsal olarak otizmli çocukların gevşemesini, enerjisini atmasını sağlıyor." dedi.

Bir dönem yüzmeyi bıraktıklarını ve Egemen'in bundan olumsuz etkilendiğini aktaran Göçer, oğlunun yüzerken çok mutlu olduğunu dile getirdi.

"Çocuğunuzun bir şeyleri başardığını görmek mutluluk verici"

Otizmli çocukların hiperaktif olduklarını, yüzmenin de enerjilerini atmalarını sağladığını ifade eden Göçer, şöyle konuştu:

Eda-Emre Taşıtlı’nın mutlu günü Eda-Emre Taşıtlı’nın mutlu günü

"Yüzme ve spor, otizmli, daha doğrusu özel gereksinimli çocuklarda çok önemli. Her türlü geri dönüşünü, katkısını görüyorsunuz. Yüzmeyi bıraktığında çocuktaki gerilemeyi fark edebiliyorsunuz. Hocamız ona ilk önce suyu sevdirdi. Kendisini geliştirince yarışmalara katıldık. Özel çocuklar için ilimizde düzenlenen yarışmalarda madalya aldık.

Çocuğunuzun bir şeyleri başardığını görmek mutluluk verici. Her anne, baba gibi çocuğumuzun daha da gelişmesini isteriz. Milli takımlarda madalya alan ağabeylerini örnek alıyor."

Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü yüzme antrenörü Anıl Bulut da özel çocuklara yönelik kursların devam ettiğini belirtti.

Egemen'i ilk geldiğinde havuza sokamadıklarını anlatan Bulut, "Yavaş yavaş ilk önce suya ısındırdık kendisini. Bu süreç uzun bir zaman aldı. Ondan sonra bir palet ve yelek yardımıyla yüzmesini sağladık. Zaman içinde yeleği ve paleti attık." ifadesini kullandı.

Bulut, Egemen'in tek başına yüzebildiğini, bundan kendisinin de çok mutlu olduğunu kaydetti.

Özel gereksinimli çocukların yüzmeyle hayatlarının değiştiğine dikkati çeken Bulut, şöyle konuştu:

"Bu süreçte velilerin de desteği çok önemli. Sürekli çocuklarını kursa getirmeleri çok önemli. Onların da pes etmemesi gerekiyor. Ben nasıl pes etmiyorsam ailenin de pes etmemesi gerekiyor ki sonuca odaklanalım ve ulaşalım. Yüzmeyle çocuklar sosyalleşiyor. Bugün bir veliyle görüştüm. 'Konuşmayan çocuğum okulda artık konuşuyor.' dedi. Arkadaşlarıyla sohbet ediyor, şakalaşıyor. Özel çocukların yüzmeyle sosyalleşmeleri çok önemli. Yüzme onlara güzel şeyler katıyor."

Kaynak:AA

Editör: Tuba Kaya