Serpme kahvaltı ve açık büfe kahvaltı işini kim icat etti bir bilene sorsak. Bizim mutfağımız israfı sevmez. Bir yemekten artan diğer yemeğe malzeme olur. Neden derseniz kıtlık, harp, göç görmüş bir mutfaktır. Yokluk zamanlarında da etli butlu günlerinde de bu mutfak iyi sofralar çıkarmıştır. Ama bir ucu kesif bir israfa dayalı bu serpme kahvaltıyı popüler yapanlar kimlerdir acaba? Serpme kahvaltı ve açık büfe kalkmalı. Gerçekten çöpe giden yiyeceğin haddi hesabı yok. İsraf- günah! Gösterişten başka bir şey değil. Halbuki herkes doyacağı kadarını söylesin. İnsanların zaten gözü doluysa, karın doyurmak kolay. Özellikle pandemi ile geçirdiğimiz bu dönem ve ülkemize istenilen miktarda yağışların düşmemesi sebebiyle tedirgin bir durumdayız. Pandemi ile anladığımız gıdanın önemini pandemi devam ettiği bu günlerde daha çok anlamalıyız. Restoran ve kafelerde vatandaşlar tarafından tercih edilen Serpme kahvaltı ve açık büfe kahvaltı ile masada yer kalamayacak şekilde doldururken kahvaltı sonunca envayi çeşit kahvaltıdan sadece çok az bir kısmının yenildiğini ve kalan çok sayıda kahvaltılığın çöpe gittiğine şahit oluyoruz. Bu konuda ciddi bir çalışma yapılması kanaatindeyim.

MUTLULUK ÇİLEYE DÖNÜŞMESİN

Pandemi’nin yavaş yavaş hafiflemesi, yasakların kaldırılması ve havaların ısınması ile birlikte tüm Türkiye’de olduğu gibi şehrimizde de düğün ve sünnet organizasyonları sayısı da arttı. Düğün ve sünnet organizasyonlarının artması düğün salonu işletmecilerini, çiçekçileri, düğün sektörü ile bağlantılı tüm sektörleri mutlu etti. Uzun zamandır düğün yapmak isteyen ancak pandemi sebebiyle düğün yapamayan çiftlerin ve ailelerin de yüzleri güldü. Ancak Konya’da düğün konvoyları her geçen gün Konya trafiğine adeta çileden çıkarıyor. Düğün konvoylarından çıkarılan araç sesleri ve korna sesleri çevredeki vatandaşları oldukça rahatsız ediyor. Bu konuda Konya’da düğün konvoyların yasaklanması adına çalışma yapılmış ancak devamı gelmemişti. Konya’da düğün konvoylarına karşı ciddi çalışma yapılmalı. Özellikle düğün salonlarının ağırlıklı olduğu Lalebahçe, Karahüyük, Hatıp, Kozağaç caddelerinde polis ekiplerinin görev yapması kanaatindeyim. Bu konuda çiçeği burnunda Konya Emniyet Müdürü Engin Dinç’in gerekli hassasiyeti göstereceği inancındayım….

EMNİYET GÜÇLERİ DAHA TEDBİRLİ OLSUN

Havaların ısınması ile birlikte vatandaşların birçoğu ailesi ve arkadaşları ile dışarıda vakit geçiyor. Her daim vatandaşın güvenliği konusunda görev yapan emniyet güçlerinin kısıtlamaların kaldırılması ile birlikte sorumlulukların artığına şahidiz. Ancak Konya İl Emniyet Müdürü Engin Dinç ve kurmaylarından rica Zafer, Alaadin, Kültürpark, Sille, Meram Bağları gibi vatandaşların yoğun olduğu alanlarda resmi ve sivil ekip sayılarını artırmaları, özellikle Maske Mesafe Temizlik kurallarına uymayanları uyarmalı, güvenlik tedbirleri daha yüksek tutulması kanaatindeyim. Bu konuda benim gibi Konyalılarda vatandaşların yoğun olduğu alanlarda tedbirlerin artırılmasını istiyor.

15 TEMMUZ'U UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ

15 Temmuz Türkiye’yi İşgal ve Hain Darbe Girişiminin” 5. Yıldönümünde 15 Temmuz bilincini diri tutmak, Türkiye’yi işgal ve darbe girişimini unutmamak ve unutturmamak amacıyla çeşitli etkinlikler düzenlenecek. Milli iradeye darbe vurmak isteyen hainlere, o gece nasıl fırsat vermediysek bugün de aynı kararlılıkla, aynı duygularla yine o hainlere fırsat vermeyeceğimizi bir kez daha yineliyoruz. 15 Temmuz ihanetini unutmadık, unutmayacağız. Her şartta ve koşulda vatanımıza, milletimize, demokrasimize ve geleceğimize sahip çıktık, bundan sonra da bu yolda mücadelemize devam edeceğiz. 15 Temmuz'un yıl dönümünde demokrasi ve vatan uğruna canını veren kahraman şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnet ve şükranla anıyoruz.

BUZDOLABI DEĞİL FAKİRİN MUTFAĞI BAYRAM ETSİN

Önümüzdeki Salı, Çarşamba, Perşembe ve Cuma günü rabbimiz nasip ederse Kurban Bayramını eda edeceğiz. Kurban, Allah’a yakınlaşmak, onun rızasını kazanmak anlayışına dayanır. Kurban ve Kurban Bayramı, kesebilenler açısından ‘bayram’, Toplumun yoksul kesimleri açısından da beslenme ve gıda ihtiyaçlarının desteklendiği, özlemle beklendiği bir ‘et bayramı’ oluyor... Çünkü bu bayramda fakirin mutfağına yaklaşık 6-7 kg kurban eti giriyor. İlaç gibi adeta! Kurbanı Allah’ın rızasını kazanmak için kesenlere sesleneyim; kurban etlerini derin donduruculara, buzdolaplarına değil, fakir fukaranın, düşkünün yaşlının sofrasına, mutfağına doldurun!.. Kurban ibadetini gerçekleştirirken kurban edilen hayvanlara eziyet etmeyelim. Çevremizi kirletmeyelim ve özellikle pandemi döneminde olduğumuz için maske, mesefe ve temizlik kurallarına daha da özen gösterelim. Şimdiden kıymetli okurlarımın bayramını en içten dileklerimle kutluyorum….