İl Halk Kütüphanesi Salonundaki Selçuklu Salı Sohbetlerinde musiki dinletisi de yapıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü Arif Etik’in hayatına dair bilgiler verdi. Osmanlı Sultanı Abdülhamit döneminde Anadolu’nun işgal edilen topraklarından batıya doğru göç yaşandığına vurgu yapan Güçlü, “Erzurum’un Hacılar köyünde 1911 yılında dünyaya gelen Arif Etik de ailesiyle birlikte küçük yaşta göç etmek zorunda kalanlardandır. Ermenilerin katliamından kurtulmak isteyen Babası, ahali ile birlikte yurdunu terk etmiştir. Ulukışla’ya kadar yayan yapıldak geldikten sonra trenle Konya’ya gelmişlerdir” dedi.

4-9-72

‘HİZMETTEN VAZGEÇMEDİLER’

Belediye Başkanı Mehmet Muhlis Koner’in, aileyi metruk durumdaki Yılanlıoğlu Medresesinde iskan ettiğini anlatan Güçlü, “Medreselerin kapatılıp ıskartaya çıktığı dönemde Hacıveyis Efendi ve çocukları bu hizmetten vazgeçmemişlerdir. Küçük Arif de Hacıveyis Efendinin arkasında namaz kılıp, müezzinlik yapmıştır. Barındıkları Medrese, 1927 yılında kentsel dönüşün sebebiyle ellerinden alınınca Kalecik mahallesine yerleştiler. 1931 yılında da İstanbul’a aker olarak gitti.  Vapur ile boğazdan geçtikleri bir gün, gemide okuduğu musikiden sonra yanlarına gelen Sadettin Kaynak ile tanıştı ve izin günlerinde onu ziyaret ederek musiki dersleri aldı. 1936 yılında yaptığı işlerden tatmin olmayıp, kitapçılık yapması gerektiğine karar verir ve Merkez Otel civarında Bilgi Sahaf Dükkânını açar. Bu tarihten itibaren de dükkân Konya entelektüellerinin buluşma mekânı haline gelir” diye konuştu.

4-11-43

‘KONYA İMAM HATİP TARİHİN EN RENKLİ HOCASI’

Halkın din ile bağının zayıfladığı dönemde Hacıveyis Efendinin Mevlidler sayesinde bu bağı güçlendirdiğine işaret eden Güçlü, “Arif Bey de Mevlidlere gitmiştir. 1945 yılında dönemin şartları gereği bir bunalım geçirir ve bu sırada İsmail Mıhoğlu ile tanışır. Onun yönlendirmesiyle de Fahri Kulu ile irtibat kurar. Bu temas onu iyileştirmiştir. 1951 yılında Konya İmam Hatip Okulu açılır ve ikinci sene Hayrettin Karaman okula başlar. Okulda eski medrese hocalarına görev verilmiştir. Arif Hocanın dükkânında onunla buluşur ve Farça dersler alır. Oysa Arif Bey ilkokula bile gitmemiştir. Hayretin Beyin önerisi üzerine 1956 yılında Arif Bey İmam Hatip’te Farsça hocası olur” diyerek konuşmasını sürdürdü. Soyadı kanunu çıkınca, Arif Hocanın, Türkçe, Farsça ya da Arapça olmayan Etik Soyadını, kelimenin anlamı ve söyleniş güzelliği nedeniyle almış olabileceği yorumunu yapan Güçlü, “Arif Etik, Konya İmam Hatip tarihin en renkli hocası olmuştur” diyerek sözlerin bitirdi.

4-10-57

‘BENİ MUSİKİ TOPLANTILARINA GÖTÜRÜRDÜ’

Daha sonra kürsüne gelen eğitimci Enver Etik babası ile yaşadığı hatıralardan örnekler verdi, kendi hayatında yaşadığı bazı olayları anlattı. Musiki vesilesiyle birçok ülkeyi gezdiğini kaydeden Etik, “Çocukluk yıllarımda kerpiç bir evde gaz lambası ışığında oturduk. Babam beni musiki toplantılarına götürürdü. Tasavvuf ve tekke musikisi o günlerde kulağımda kaldı. Eşref Yazgan, Muammer Tolasa, Nuri Baş, Yatağanlı Mustafa gibi isimler bu toplantıların müdavimleriydi” dedi. Musiki sohbetlerinin Kur’an-ı Kerim tilavetiyle bitirildiğine işaret eden Etik, “Babamın Kılcı Nur Efendi, Dr. Hulusi Baybal, Ahmet Kirtiş, Tahir Karagöz, İsmail Mıhoğlu, Hasan Hüseyin Varol gibi sohbet arkadaşları vardı. Sultan Selim ve Şerafettin camilerinde Ramazan günleri teravih namazında ilahiler okurduk. Biz ilahi okuduktan sonraki rekâtlarda namaz, okuduğumuz ilahinin makamında kılınırdı” diyerek sözlerini sürdürdü.

4-12-25

‘FARSÇA HOCASI TEKLİFİ GELDİ ANCAK DİPLOMASI YOKTU’

Babasının kitapçı dükkânına gelen meşhur simalaardan da bahseden Etik, “Refii Cevat Ulunay, Agâh Oktay Güner, Osman Yüksel Serdengeçti, Hayrullah Lim, Ali Ulvi Kurucu, Niyazi Sayın, Ali Osman Koçkuzu, Hüseyin Küçükkalay ve Ali Kemal Belviranlı bunlardan aklımda kalanlardır” dedi. Kendisinin lise öğrencisi olduğu yıllarda Yüksek İslam Enstitüsüne Farsça hocası ihtiyaç olduğunu kaydeden Etik sözlerini, “Babamı tavsiye etmişler ama diploması yoktu. Evimize iki insan geldi. Bunlardan biri meşhur Ali Nihat Tarlan’dı. Babam ile saatlerce Farsça üzerine sohbet ettiler ve sonunda Tarlan, (Arif Bey, siz bizden daha iyi Farsça biliyorsunuz) diyerek babamın İslâm Enstitüsünde Farsça hocası olmasına onay verdiler” diyerek sürdürdü. Kendi hayatıyla ilgili bilgiler de veren Enver Etik, “Musiki ve Osmanlıcayı babamdan öğrendim. Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesini kazandım. Fransızca öğrendim. Sonra babamla Fransa’ya gittik ve babam benden çok iyi Fransızca konuşuyordu. Dil öğrenmekle ilgili yüksek bir kabiliyeti vardı” diyerek konuşmasını tamamladı. Programın sonraki bölümünde Neyzen Prof. Dr. Fahrettin Acar, Kemankeş Enver Etik, Udi Halil Öztürk ve Udi Ayhan Özyaşar sahne alarak musiki icra ettiler. Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü program sonunda Etik, Acar, Öztürk ve Özyaşar’a kitap takdiminde bulundu.

HABER MERKEZİ 

Hasan Kılca: Şehrimizin güzelliğine yeni güzellikler katıyoruz Hasan Kılca: Şehrimizin güzelliğine yeni güzellikler katıyoruz

Editör: Birkan Bakay