Dünyada en fazla üretimi yapılan bitki türlerinden biri olan mısır, gıda olarak kullanımının yanı sora endüstride nişasta, irmik, şurup, dekstrin, yağ ve alkol gibi farklı alanlarda da kullanılıyor. Gelişmiş ülkelerde tüketilen mısırların büyük bir kısmı hayvan yemi olarak kullanılırken az gelişmiş ve geri kalmış ülkelerde çok büyük bir kısmının insan beslenmesinde kullanıldığı görülüyor. Ziraat Yüksek Mühendisi Celil Çalış, Türkiye’de yüzde 76’sı yem sanayinde kullanılan mısırın yüzde 17’si nişasta sanayinde, yüzde 7’si ise diğer alanlarda kullanıldığını belirterek Türkiye’de üretim yönüyle, tahıllar içerisinde buğday ve arpadan sonra üçüncü sırada mısırın yer aldığını ifade etti. Çalış, Türkiye’deki mısır üretimiyle ilgili bilgi verdi.

3 4 Celil Çalış

‘ÜRETİM DALGALI SEYREDİYOR’

Çizim yapmak ayrı bir dünya Çizim yapmak ayrı bir dünya

Son yıllarda mısır üretiminin desteklenmesi nedeniyle mısır ekim alanı ve üretiminde kayda değer artışlar olduğuna dikkat çeken Çalış, mısır üretiminin fiyat istikrarının sağlanamaması ve destekleme politikalarında adının koyulamaması nedeniyle yıllar itibari ile dalgalı seyrine devam ettiğini vurguladı. Çalış, 2022 yılında 6,5 milyon ton, 2023 yılında 8,5 milyon ton mısır üretiminin 2024 yılı hasadında ise Çukurova ve Güneydoğu Anadolu’dan sonra Konya ovasında hasadın başladığı bu günlerde üretimin 6 milyon tonun altında tahmin edildiği belirtti.

HAYVANCILIK AZALDI, MISIR İHTİYACI DA AZALDI

Türkiye’de yıllık ihtiyaç duyulan mısır hacminin 2020 yılında 10 milyon ton iken hayvancılıkta yaşanan kriz ve hayvan sayısındaki azalmayla birlikte bu yıl ihtiyacın 9 milyon tona gerilediğine dikkat çeken Çalış, “6 milyon ton 2024 rekoltesini kabul etsek, 2-2,5 milyon ton mısırı dış alımına yine ihtiyaç bulunmakta, hiç dış satım yapmazsak. Bir yılda bu denli azalmanın sebebi, 2023 yılı mısır fiyatlarında çiftçiyi başka ürünlere kaydırmanın yanında yine 2023 yılı fiyatlarının etkisi ile özellikle Güneydoğu Anadolu ve Çukurova’da 2. Ekiliş mısır yok denecek kadar azalmıştır. Girdi maliyetlerinde en çok yekûn tutan elektrik gideri 2023 yılında desteklenmediğinden üreticinin 2. ekim mısır üretiminden kaçışında başka bir etken olduğunun altını çizmek gerekir.” dedi.

ciftcilik

‘2000’Lİ YILLARDA MISIR ÜRETİMİ ARTTI’

Mısır üretiminin 2023 yılı haricinde yurt içi tüketimi karşılayamadığının da altını çizen Çalış, ithalatla karşılanan ihtiyacın yıllara göre verilerini şöyle paylaştı: “2005 yılında mısır üretiminin primle desteklenmeye başlamasıyla birlikte ekim alanları ve üretimde önemli artışlar gerçekleşti. 2000‘li yıllarda 2 milyon ton dolayında olan mısır üretimi 2008 yılında 4 milyon ton dolayına ulaştı. 2012 yılında Türkiye mısır üretimi 1930 yılına göre yüzde 978’lik, 1960 yılına göre yüzde 422’lik, 1990 yılına göre yüzde 219 ‘luk, 2000 yılına göre yüzde 200’lük bir artışla 4,6 milyon ton olarak gerçekleşti. 2019 yılında ülkemizde 638 bin 828 hektar alanda tanelik mısır ekimi yapılmış ve 6 milyon ton üretim gerçekleşti. 2022’ de 6,5 milyon ton, 2023’ te 8,5 milyon ton üretim gerçekleşti.”

‘İHTİYAÇLARI KARŞILAYIP TİCARETE DÖNÜŞTÜRECEK BİR PLANA KAFA YORMALIYIZ’

Dünyada artan mısır üretimine oranla Türkiye’de de bu oranın artması gerektiğine işaret eden Çalış, çiftçinin ürün destek ve pazarına göre üretim yaptığına vurgu yaparak hedeflenen mısır üretiminin 3 yıllık üretim planlaması ve destekleme programında üretime zorunlu olarak devam edilmesi gerektiğini söyledi. Konya’nın, Türkiye’de en fazla mısır üretiminin gerçekleştiği il olduğunu da belirten Çalış, “Bu yıl Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) fiyat açıklamadan serbest piyasada devam eden seyir Çukurova da 7 bin TL/ton ile başlamış, bu günlerde 10 bin TL/ton seyrinde işlem görmektedir. Mısır fiyatları arpa, buğdayın aksine 2023 yılında yaşanan düşük fiyat yerine tüm dünya ile birlikte ülkemizde de yükselişine devam etmektedir. Mısır fiyatlarının bu şekilde yüksek seyretmesi durumunda ihtiyacın biri kısmı düşük vasıflı buğdaydan karşılanacağı gözükmektedir. Konya Ovası bereketli toprakları ve çalışkan çiftçisi ile ülke ihtiyacının önemli bir kısmını karşılarken, sınırlı su kaynaklarının olması ise gelecek açısından çiftçimizi karamsarlığa sürüklemektedir. Su kaynaklarının yetersizliği yüzünden Konya çiftçisini mısır ektiği için suçlamak yerine sulu alanların arttırılması ve yürürlüğe giren üretim planlaması ile temel gıda üretimlerinin ülke ihtiyaçlarını karşılayıp üzerine ticaret yapacak seviyelere gelmesi için kafa yormalıyız.” ifadelerini kullandı.

Muhabir: MUSTAFA ARSLAN