Mesaj alınmış mıdır?

Abone Ol

Bu sonuçlar aslında Türkiye için, iktidarda olan AK Parti için, muhalefet partileri için ciddi mesajlar veriyor.

En büyük mesajıalacak olanın da AK Parti olması gerekiyor. Şimdilerde sosyal paylaşım sitelerinde sıklıkla gördüğümüz bir şey var. AK Parti'ye gönül vermiş kardeşlerimiz sürekli olarak AK Parti'ye oy vermeyenleri eleştiriyor. 'Sizin yüzünüzden bu hale gelindi' deniliyor. Bu en hafif olanı...

Küfre varan paylaşımlarlazaten var olan kutuplaştırma çabasında level atlanmış, vites büyütülmüş oldu.

Bu, neyi getiriyor beraberinde biliyor musunuz? Bu camiaya verilen zararın daha da artmasını, AK Parti'nin daha büyük yaralar almasını beraberinde getiriyor.

Kimseye yakışmayan, edep kurallarına uymayan bu yaklaşımlar, AK Parti'ye bence verilebilecek en büyük zararı veriyor. Sadece AK Parti'ye vermekle kalmıyor, bu zararı toplumun geneline veriyor.

Neden mi?

Cevabı, seçimlerde alınan sonuç ve tek partili hükümet döneminin sona ermesi. Cevabı, 12-13 yıldır süregelen istikrarın sona ermesi. Cevabı, HDP'nin meclise girmesi...

Belki bu söylediklerim bazı koyu partizanların yine canını yakacak ve yine tepkiler verilecek. Yakarsa yaksın. Bu seçimde alınan sonuç,  AK Partili olsun ya da olmasın, AK Parti'ye gönül vermiş olsun ya da olmasın, halkın AK Parti'ye vermiş olduğu bir mesajdı.

Bu mesajı doğru okuyabilmek için ise dün de belirttiğim gibi takkelerin öne atılıp tekrar düşünülmesi gerekiyor. Teşkilatların bir an önce toparlanması ve nerede yanlış yapıldığını irdelemesi gerekiyor.

Yardımcı olmak mahiyetindekısaca belirtmek gerekirse, yapılan yanlışlara dem vurmak adına şunları da söyleyeyim: Konya'da bir gazeteci olarak gördüğüm birçok manzara var. Tabana yayılmış bir ego. Omuzları kalkık, başı dik insanlar. AK Parti'de zurnanın zırt dediği yerde duran bazı insanların, AK Parti Genel Başkanı nidasındaki hal ve hareketleri. Yine AK Parti Konya Teşkilatı'nda aynı şekilde yönetimin farklı kademelerinde yer alanların da burunlarının bir karış havada olması. Ve daha büyük boyutta olanı ise AK Parti'nin üst düzey yöneticilerinde burnu havada tavırların devam etmesi.

Korku hükümdarlığıyaşatmak istediler bu halka. Bizden olmazsanız, ötekileşirsiniz dediler. Bunu dile getirmemiş olsalar da hal ve hareketleri bunu gösteriyordu. Halktan koptular, halkın içinden biri gibi davranmadılar. Kendilerine gönül verenleri küstürdüler. AK Parti'nin kaybettiği oylar bu yüzdendir. Diğer partilere giden oylar da başka bir köyden gelmedi. Daha öncesinde AK Parti'ye gönül vermiş insanların bir kısmı yapılan yanlışlar neticesinde gönül bağını koparıverdi. Bu nedenle AK Parti oy kaybetti.

Üzüldüm mü?

Türkiye'yi siyaseten ve dolaylı olarak ekonomik alanda zor bir sürece itecek bir döneme girilmiş olması her ne kadar canımı sıksa, karnımı ağrıtsa da üzülmedim. Çünkü bu sonuç er ya da geç olacaktı. Daha geç olursa da etkileri daha büyük olacaktı. Parti içerisindeki bazı burnu büyüklerin burunlarının yere sürtülmesi için, bir mesaj verilmesi gerekiyordu.

İşte bu sonuçlarda verilen mesaj, tam da bu mesaj. Kendinize gelin demek istendi...

Halen kızıyorlar AK Parti'ye oy vermeyenlere. Niye vermediklerini düşünüp, buna kafa yormak yerine topu taca atarcasına sorunu başkalarının sorunuymuş gibi göstererek bir sonuca ulaşmaya çalışmak, aynı yanılgıyı devam ettirmektir.

İğneyi başkasınabatırmak tamam da, çuvaldızı kendinize batırmanın tam da vaktidir. Hatta o vakit geçmek üzeredir. Yani oy vermeyene bir kızıyorsanız, kendinize on kızın...

HDP'nin meclise girmesinin nedeni olarak HDP'ye oy verenler işaret ediliyor ve onlara adeta öfke kusuluyor. Bunu da düşünün AK Partililer...

Daha düne kadar size oy verenler niye oy vermişti? Bugün size niye oy vermiyorlar... HDP'nin siyaset yapmasını isterken ipin ucu kaçırılmadı mı? Diğer taraftan da seçmen küstürülmedi mi? Benim, senin oylarınla AK Parti yüzde 50'leri görmüştü. Yine benim ve senin vermediğin oylarla AK Parti 10 puan gerileyerek yüzde 40'a kadar geriledi. Peki dün sana destek verirken, bugün neden senden uzak durdu bu insanlar?

AK Parti, kral çıplak diyenlere kızmayı bırak. Sen küstürdün seçmeni kendine. Ve bunu da çok basit bir şekilde gerçekleştirdin. Senin içindeki ötekiler, halkı senden uzaklaştırdı. Eylemleri ve söylemleri birbirini tutmayanlar halkı harekete geçirdi. Yaptığın yanlışların düzeltilmesi için sana bir mesaj verdi mesaj. Al artık bu mesajı. Duy artık bu halkın sesini.

Ve içindeki ötekileri temizle. Durma ve yoluna devam et.

Ama önce milletin sana verdiği şu mesajı al. Kabul et ve gereğini yap. İçindeki ötekileri temizle. Başta Başbakan Davutoğlu'nun şehri Konya'nın teşkilatı olmak üzere tüm teşkilatlarındaki ve genel merkezindeki ötekileri temizle. Burnu büyüklerin burunlarının sürtülmesinin kurunun yanında yaşı da yaktığını gör. Onlar partiden istifa edebilecek kadar erdemli değiller. Sen onları kapı dışarı et. Aynı kapıdan halk tekrar senin yanına gelebilsin...

Bilmem anlatabildim mi?

Mesnevi'den:

“Heva ve heves uğrunda o bilgi yükünü taşıma ki, içindeki ilim ambarını göresin.”