MÜSİAD Konya Şubesi'nde düzenlenen “Temel İlkeler ve Tecrübeler Eşliğinde Halka Arz” konulu programa Fuzul Holding Yönetim Kurulu Üyesi Yunus Furkan Akbal, İntegral Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Osman İlker Savuran ve Bera Holding Yeminli Mali Müşaviri Telat Seher katıldı.
'HALKA ARZ İÇİN ARACI KURUM GEREKLİ'
Halka arzda aracı kurumların önemine dikkat çeken İntegral Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Osman İlker Savuran, “Bu yola çıkıyorsanız bizim gibi aracı bir kurumla başlamanız gerekiyor. İntegral Yatırım sermaye piyasası kurulundan izin ve yetki almış bir aracı kurumdur. Dolayısıyla halka arz sürecinde nasıl ilerlenir gibi bir yola çıkacaksanız mecburen mevzuat gereği bir aracı kurumla beraber gitmeniz gerekecek. Şirketlerimizin bir korkusu da biz halka arza açılırsak kontrolü kaybeder miyiz konusudur." ifadelerini kullandı.
'ŞİRKETLERİ KURUCULARI YÖNETMEYE DEVAM EDİYOR'
Osman İlker Savuran, "Halka arzı yüzde 66 açık olan büyük bir şirketin hakim ortaklar olayı şudur. Kuran ortaklar bu şirketleri yönetmeye devam ediyor. Bunun iki temel gerekçesi vardır. birincisi bizler şirketlere imtiyaz veriyoruz. A grubu ve B grubu hisse senedi diye yönetim kurulunda seçme imtiyazı veriyoruz. Bu imtiyaz sayesinde zaten sizler yönetim kurulunu belirliyorsunuz. Hakim ortak olarak birinci güç oradan geliyor. İkinci güç ise tamam yüzde 66’sı halka açık şirketindir. Ama o kadar çok kişiye dağılmış durumda ki bu şekilde bir genel kurulda böyle bir hazirun oluşturduğunuzda hiç kimse blok olarak güce sahip olmadığı için ve siz elinizde sadece yüzde 20'lik bir hisse ile blok olarak o şirkette söz sahibi olabildiğiniz için dolayısıyla yönetimi de sizler belirliyorsunuz. Dolayısıyla kontrolü kaybetmek diye bir şey asla söz konusu değil.” dedi.
'HALKA ARZ ŞİRKETE FİNANSMAN SAĞLIYOR'
Bera Holding Yeminli Mali Müşaviri Telat Seher, “Bera Holding iki tane halka arz yaptı, üçüncüye hazırlanıyor. Bizim ilk deneyimimiz Bera Holding'in paylarını Borsa İstanbul'da işlem görür aşamaya getirilmesidir. Normalde Bera Holding yani eski ismiyle Kombassan Holding zamanında kendisi zaten yüzde yüz halka açık bir şirketti. Borsaya arz etmenin önündeki hazırlık süreci ciddi anlamda önemliydi. Halka arzın faydası şirkete finansman sağlıyor. Her ne kadar olsa da şu anki uygulamada sermayeden ziyade aslında şu anda bizim Türkiye'deki bakış tarzı itibariyle finans kaynağı olarak görülüyor. Temettü dağıtma zorunluluğu yok ancak bizim gerek borsadaki şu anki yatırımcı portföyü gerekse de bankalardaki mevduat sahipleri portföyüne baktığımız zaman bunların hepsi kısa vadedir. Dolayısıyla biz ülke olarak ne yapıyoruz burada yurt dışından gerek borsaya gerekse de bankalardan kredi temin edilmediği zaman ekonomimiz orada kalıyor. Bunları göz önüne alarak sermaye piyasası kurulunun ya da devletin halka arza gelecek şirketlerde bir kar dağıtım zorunluluğu getirmesi gerekir. Çünkü burada yatırımcı bağlılığı sürekliliği oluşması lazım.”şeklinde konuştu.
'AİLE ŞİRKETLERİNDE İÇ DİSİPLİNİ OTURTMAK ZOR'
Fuzul Holding Yönetim Kurulu Üyesi Yunus Furkan Akbal, “Türkiye'deki şirketlerin yüzde 95’i aile şirketleridir. Dolayısıyla Türkiye ekonomisiyle aile şirketleri arasında bir kader ortaklığı var. Aile şirketleri sağlam olmalı ki ikinci nesle, üçüncü nesle devri olmalı ki ülkemiz büyüsün ve gelişsin. Yüz aile şirketinden ikinci nesle devrolan sayısı 20, üçüncü nesle devrolan sayısı ise 3 veya 5’tir. Bunun sebebi ise kurumsallaşamama problemidir. Aile içi görev paylaşımı, temettü dağıtımı, terfi sistemi nasıl olacak, profesyonellerle hangi ölçüde çalışılacak, bunları aile içerisinde yönetmek çok zordur. Bu iç disiplini oturtmak gerçekten çok zordur. Dolayısıyla halka arz bunun için önemli bir enstrümandır. Yani halka arzı ben iki temel sebebi görüyorum. Birincisi finansmana erişim, ikincisi de kurumsallaşmadır. Yani bugün benim nakit akışım, gelirlerim çok iyi, finansmana ihtiyacım yok deseniz bile kurumsallaşma adımlarını da yaşamak için tercih edilir." ifadelerini kullandı.
'HALKA ARZDA DİĞER ORTAKLARIN DA VEBALİ ÜZERİMİZDE'
Yunus Furkan Akbal, "Bizim halka arzımızda 1 milyon 300 tane ortağımız vardı. Artık bu ortakların vebalini de üzerinizde taşıdığınız için şirketinize daha hassas yaklaşabiliyorsunuz. Dolayısıyla kurumsallaşma adımlarının gerçekleşmesi, risk yönetiminin olması, teftişin olması, çeşitli mekanizmaların gelişiyor olması, sürekli dışarıdan izlenebiliyor olmanız müthiş bir şey. Şirket bizim olsun, küçük olsun, kimse müdahale etmesin anlayışını da aslında bir kenara bırakmak lazım. Şirketimiz güzel olabilir. Güzel paralarda kazanıyor olabiliriz ama sadece kendimizce büyüğüz . Dünya çapında çok küçüğüz.” diyerek sözlerini tamamladı. Programın sonunda konuşmacılara MÜSİAD Konya Başkanı Hilmi Kağnıcı tarafından hediye takdimi yapıldı.
HABER MERKEZİ
