YABANCI KONUSU

Bu sözlerim kafası basmayanlara…

Eveleyip gevelemeden uyarmakta yarar var…

Ya da söylemekte…

Yerlilerle bir yere kadar olan bu ligde, yabancı kaliten ne kadar iyiyse, takım kalitende o kadar iyi olur…

Yani…

Yanisi şu; 20 takımın kıran kırana mücadele vereceği ligde yabancı oyuncuların iyiyse oturur göbeğini kaşırsın, kötüyse kafanı iki elinin arasına alır ‘ben nerede hata yaptım’ diye düşünürsün!

Bu kadar basit…

Bilmem anlatabildim mi?

Mesele sadece yabancılarla da sınırlı değil…

Toplam kalite de önemli…

Başkan, yönetim, teknik adam, oyuncu grubun ne kadar kaliteliyse, borun da o kadar öter bu ligde…

Dolayısıyla, hem transferde, hem iş bitirmede birçok takımın gerisindeysen, sorun karşı tarafta değil, kendinde…

Bu bir.

xxx

BASINLA PAPAZ OLMA

Bir oyuncuya talip olursun, alırsın ya da alamazsın…

Aldığın zaman gazetelerde, televizyonlarda ya da sosyal medyada “peşin satan tüccar” görüntüleri verir, alamadığın zaman ihaleyi başka tarafa, yani Konya basınına çıkarırsan, bu adil olmaz…

Akıl alacak gibi değil…

Böyle yöneticilik olmaz…

Neymiş efendim; basın yazmış, topçunun fiyatı yükselmiş, öyle mi?

Güldürmeyin kendinize…

Akla ziyan bir durum bu!

40-45 yıldır bu işin içindeyim, bu kulüpte asbaşkanlık gibi bir görevde de bulundum, dolayısıyla 90’lı yılların, demode, modası geçmiş söylemler yaraya merhem olmuyor!

Karar vericilerin “Bugün imza atılması beklenen Isaac Thelin transferi, basında çıkan 'transfer bitti' haberleri sonrası menajerinin fiyat yükseltmesi sonucu tarafımızca iptal edilmiştir. Konyaspor'umuzun finansal yapısını görmezden gelerek hiçbir adım atmama kararlılığımız sürecektir” açıklamasını kimse yemez…

Yediremezsiniz…

Çıkar adam gibi, “oyuncunun fiyatı bize yüksek geldi, vazgeçtik, alternatiflerimize yöneleceğiz” dersiniz, konu kapanır…

Konya basını ya da taraftarlar size ne diyebilir?

Kendi beceriksizliğinizi, kendi amatörlüğünüzü örtbas edip, basın mensuplarını lekelemeye ya da ihaleyi onlara çıkarmaya yönelik beyhude çabalarınızın da müşterisi olmaz!

Karar vericiler, basına değil, kendilerine ayar vermeliler…

Şunu da iyi bilsinler ki, eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz…

Konya’nın yerel basını, Konyaspor’un çıkarları doğrultusunda Konyaspor’u yönetenlerden daha duyarlı, daha hassastır…

Bundan herkes emin olabilir…

Neyse…

Bu iki.

MUSTAFA GÖKSU!

“Basın” demişken bu konuyu es geçmemek lazım…

Hüseyin Ekinci’den boşalan göreve Mustafa Göksu diye bir arkadaş gelmiş…

Ekinci’nin 3 katı maaşa işe başladığı söyleniyor…

18 milyar maaş, yüzde 30 prime gelmiş…

Ne kadarı doğru bilemiyorum…

Görev verenler konuya açıklık getirirlerse kafalarda soru işareti kalmaz…

Bu arkadaşın görevi ne?

Konyaspor’u mu parlatmak, kulüp başkanını mı?

Bilemiyorum…

Konyaspor’u parlatamaz, İstanbul’daki basın sektörünün yapısını biliyorum…

Üç büyüklerin, yani Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş dışında, bütün Anadolu takımları İstanbul medyası için “sütçü beygiri” ya da “figüran”dır!

Mesele, “traj” ve “reyting” meselesi…

Dolayısıyla da, Anadolu takımları bilmem nereleri ile kuş tutsalar da, bir sezonda 30 dakika konuşulmazlar!

Bu kadar net…

A Spor’dan da gelsen, beIN Sport’dan gelsen, hatta Eurosport’dan da gelsen İstanbul medyası için fark etmez…

Değil Mustafa Göksu, Şansal Büyüka da olsan tınlamazlar…

Çünkü, yıllardır bu arkadaşlarla birlikte görev yapıyorum…

Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Genel Başkan Yardımcısıyım…

Orada kimin ne olduğu bilirim…

Mustafa Göksu, o yemeğe katılanlara, “desteğinize ihtiyacım var, bu toplantıya katılmanızı rica ediyorum, bu fotoğrafta yer almanız benim elimi güçlendirecektir” demiş olabilir mi?

Bilemem!

Sonuç olarak, Konyaspor ya da Göztepe veya Trabzonspor, İstanbul medyası için figürandır…

Bu kadar basit…

Çok fazla hayalperest olmamak lazım…

Konya basınını hafife almak, en hafifi ile söylüyorum, rüzgara karşı işemektir…

Bu üç.

xxx

TFF’nin 1 Eylül’de biteceğini açıkladığı yaz transfer dönemi, 1 hafta daha uzatılarak 8 Eylül’de sona erdi…

Dün kepenkler indirildi…

Çatlasan da patlasan da 12 Ocak ara transfer dönemine kadar mevcut takımla devam edeceksin…

O tarihe kadar bir arıza çıkmazsa tabi ki…

“Arıza”dan kastım sakatlıklar, cezalar, formsuzluklar gibi hiçbir yöneticinin, teknik adamın ve oyuncunun başına gelmesini istemediği, futbolu tehdit eden olumsuzluklar.

Bu yazı dün sabah saatlerinde yazıldığı için, Konyaspor, transferin son gününde beklentilere cevap verdi mi bilmiyorum…

O nedenle de bu konuda olumlu ya da olumsuz bir yorumda bulunmam yanlış olur.

Xxx

AYDIN ÜNLÜER

Konyaspor yönetiminde birlikte çalıştığım, çalışmaktan ve tanımaktan büyük onur duyduğum Enes Ünlüer’in babası, yine aynı yönetimde başkanlığımı yapan Hilmi Kulluk’un kayınbabası Aydın Ünlüer’i kaybetmenin üzüntüsünü yaşadık…

Konya’nın değerli iş insanlarından birisi olan Aydın Ünlüer’e Allah’tan rahmet, Enes Ünlüer, Hilmi Kulluk, Eray Kulluk başta olmak üzere, tüm yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyorum…

Allah sabırlarını artırsın…

Kolay değil bir atayı kaybetmek…

Acısını bilirim…

Bir yanınızı götürür, bir yanını bırakarak…

Mekanı cennet olsun.