Nezle, halsizlik, yorgunluk, sürekli uyuma isteği gibi belirtilere karşı ne gibi önlemler almalıyız?
Mevsimsel değişiklikler bağışıklık sistemimizi güçsüzleştiriyor. Hastalıklardan korunmak için sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, stres ve düzenli yeterli uyku, çok önemlidir. Güçlü bir bağışıklık sistemi kaliteli bir yaşam tarzı demektir.
Kışın hangi besinleri daha sık tüketmeliyiz, hangilerini daha çok yemeliyiz?
Yıllarca adıyla antibiyotik diye sunulan besin soğan ve sarımsak içeriğinde bulunan, kükürtlü bir bileşik olan allisin bu besinleri ön plana çıkarmaktadır. İyi bir antioksidan kaynağı ve birçok hastalığa karşı güçlü birer besinlerdir. Kötü kolestrol (LDL) ‘u düşürüp, iyi kolestrol (HDL)’ü yükseltmektedir. Soğuk algınlığı riskini düşüren bu besinler antibakteriyel özelliği sayesinde vücudu enfeksiyonlara karşı da korumaktadır. Soğan idrar söktürücü ve ödemin atımına yardımcı olan en iyi besinlerdendir.
Antioksidan ve C vitamininden zengin meyveler tüketin. Nar, tam bir antioksidan deposudur.Çekirdeklerinden tanesine, kabuğundan suyuna kadar birçok hastalığa deva olan nar, aynı zamanda vücudu hastalıklara karşı da bir kalkan gibi korumaktadır.Narın anti-tümör etkisi olduğunu bu nedenle kansere karşı koruyucu olduğunu göstermektedir. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Nar bol miktarda C vitamini, polyphenol, demir, potasyum içerir ve bağışıklık sistemini kuvvetlendirir. Ayrıca kolestrol ve şekeri dengeleyen nar, kanser hücrelerinin gelişmesine engel olurken, kalp sağlığının korunmasında da yardımcı olur.
Turunçgiller: Çoğu kişi soğuk algınlığı sonrasında C vitamini alır. Çünkü bağışıklık sisteminizin oluşmasına yardımcı olmaktadır.Turunçgiller iyi bir lif kaynağıdır. Sadece bir fincan kesilmiş portakal dört gram lif içerir. Lif, sindirim sağlığının iyileştirilmesi ve kilo kaybı sağlaması da dahil olmak üzere birçok sağlık faydasına sahiptir.
Kefir Sindirim sistemini mükemmel şekilde düzenlerken, Bağışıklık sistemini güçlendirdiği için mikrobik enfeksiyonlara karşı direnci artırır.Bir bardakta günlük A vitamini ihtiyacının %10’ununu, kalsiyum ihtiyacının %30’unu ve C vitamini ihtiyacının %4’ünü almak mümkündür. Kefirde bulunan B12, B1, biotin ve K vitaminleri genel sağlığa katkıda bulunur. Kalsiyum ve magnezyum içeriği yüksek olduğu için kemik sağlığını korumakta ve kemik kaybını önlemeye yardımcı olmaktadır.
Yoğurt tüketilmesinin bağışıklığın sistemini güçlendirir. C ve B 12 vitamini içerir. Bunun yanında kemik sağlığına iyi gelen potasyum, sodyum, kalsiyum, demir ve manganez içermektedir. Ayrıca vücut sağlığı için çok önemli olan omega-4 ve omega-4 yağlarını içerir.
Zencefil, zengin içeriğiyle birçok hastalığa iyi gelen, bağışıklık sistemini güçlendirmekte ve vücudu hastalıklara karşı dirençlidir. B3, B6 vitaminlerini ve demir, kalsiyum,fosfor, sodyum, potasyum, magnezyum minerallerini içermektedir.
Zerdeçal, Bağışıklık sistemini güçlendirir. Antioksidan ve anti-enflamatuvar etkileri sayesinde yüksek kan basıncı ve inflamatuvar problemlerinin kontrol altına alınmasına yardımcı olur. Bol miktarda A ve E vitamini içermektedir ayrıca demir, manganez B6 vitamini, potasyum ve bakır bakımında oldukça zengindir.
Proteini de ihmal etmeyiniz. Doku yapımı ve onarımındaki güçlü etkileri nedeniyle proteinlerin günlük beslenmeden eksik edilmemesi gerekir. Enfeksiyon geçirildiği dönemlerde, protein kaynaklarının yeterli tüketilmesi çok önemlidir.
Sebzelerinde tüketimi önemlidir.Zengin lif kaynağı olması nedeniyle tüketilmesi gerekir. Bu sebzelerin en önemlileri lahana, karnabahar, turp, sarımsak ve soğandır. Mantar, ıspanak, maydanoz ve kırmızı pancar bağışıklık sitemini güçlendiren diğer sebzelerdir.
Beslenmemiz de PrebiyotikGıdalar’ada yer verilmesi önemlidir. Olgunlaşmamış muz, bamya, pırasa, elma, yer elması, pancar, kereviz en önemlileridir.
Sıvı Tüketimini İhmal Etmeyin. (Detaylı bilgi için: http://www.nuraclan.com)
SAĞLICAKLA KALIN…
