7 Haziran Genel Seçimleri sonrası gerek içimizde, gerekse dış dünyada ilginç değerlendirmeler yapılmaya devam ediyor. Anlaşılan yapılmaya da devam edecek.
İçimizdekiler neyse de, başta İsrail, Batı ve ABD'den, özellikle İsrail ve Batı Medyası'ndan ilginç değerlendirmeler yapılıyor. Sanki Türkiye babalarının çiftliği imiş gibi, sanki Türkiye'de ipler onların elindeymiş gibi hoyratça ve küstahça ifadeler kullanılıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti hakkında atılan manşetler, yazılan yazı başlıkları, çizilen karikatürler bunların iç dünyalarındaki İslâm düşmanlığını açıkça ortaya koyuyor.
İşin en acı tarafı ise içimizdeki Fransızlar, içimizdeki Alman ve Amerikalılar, içimizdeki İsrail âşıkları da bunlara alkış tutuyor ve ağız birliği etmişçesine kendi köşelerinde, kendi yazılarında yer veriyor.
Yeni Şafak'tan Hikmet Genç'in verdiği örneklere, yeni örnekler ekleniyor. Her örnek gerçekten ibret dolu ve düşündürüyor.
Reuters, Erdoğan'ın yumuşak söylemi bir taktik diyor ve bunu Zaman gazetesi üst başlıktan haber yapıyor.
Diriliş Postası, Seçim sonuçlarına İsrail'in bakışını, İsrail'de yayınlanan Hayom gazetesinde çıkan bir karikatürle anlatıyor. Karikatürde Mavi Marmara-2- gemisi, üzerinde Kaptan Recep Tayyip Erdoğan, Gazze'ye yardım götürürken, Kürt Parti'si adı verilen kayalara toslamış bir şekilde gösteriliyor.
Şimon Peres, Erdoğan'ın kan kaybettiğine sevindiğini söylerken, İsrail Medyası zil takıp oynamaya devam ediyor, Erdoğan gitti, artık daha güçlüyüz diye başlıklar atıyor.
İsrail Today, Türkiye'ye dönüyoruz diye sevincini dile getiriyor.
Guerdian seçimden önce Türk toplumu daha fakir, daha az Batılılaşmış ve daha dindar kesimlerden oluştuğu için, Ak Parti genç ve şehirde yaşayanlarla bağ kuramaz diyerek hem Türkiye'ye hem de Ak Parti'ye hakaret ediyor, seçimlerden sonra da Paranoya siyaseti sandıkta cezalandırıldı diyebiliyor.
HDP için altın fırsat, Erdoğan bizden özür dilesin diyerek tarafını açıkça belli ediyor.
Finencial Times dış politika sorumlusu David Gardner Türkler O'nun aşırı kişisel hırslarına hayır dedi derken Corriere'nin Erdoğan artık Sultan değil diyerek içindeki pislikleri sergilemekten çekinmiyor.
La Repuplica'dan Marco Arnoldo Sultan'a şamar diye yazarken aynı gazeteden Adriano Sofri ise, Yeni bin günün Selahattin-i Eyyubi'si son metroda durduruldu diyerek sevincini izhar ediyor. Açıklıyor.
Görülüyor ki elin gavuru sonuçlardan çok memnun olduğunu, çok mutlu olduğunu söylemekten çekinmiyor.
Hikmet Genç'in de dediği gibi, onların bu sevinçlerine içimizdeki baronlar, içimizdeki oligarklar da eşlik ediyor. İçimizdeki sahte şeyhler, sahte din adamları da Nemrut, Firavun benzetmeleri yaparak ahkâm kesiyor.
Amerikalı, İngiliz, Alman, İtalyan, İsrailli, Fransız bu kadar dost görünen düşman, seçim sonuçlarından niçin bu kadar memnun ve mutlu?
Bunlar bizi çok mu seviyorlar? Bunlar, bizim geleceğimizi mi düşünüyorlar?
Bunlar bizim karı kaşımıza, bulgur aşımıza mı bayılıyorlar? Bunlar bizim büyüyüp, küresel bir güç olmamızı mı istiyorlar? Bunlar bizim dünyanın süper güç sahibi bir ülke olmamızı mı istiyorlar?
Bunlar bizim huzur içinde, kardeşlik içinde, millî birlik ve beraberlik içinde yaşamamızı istiyorlar?
Bunlar bizim paramızın değer kazanmasını, millî kaynaklarımızın halkımız için kullanılmasını, özgürce yaşamamızı mı istiyorlar?
Sahi bunlar bizi ve bizim ülkemizi çok mu seviyorlar?
GÜNÜN TWETT'İ
Feyzullah Karakuş, İngiltere Liverpool'dan attığı Twett'e yazıyor:
CHP'li olarak HDP'yi destekledik. Üçüncü gün onlar bizim inek olduğumuzu söylüyorlar. İnek değil, eşşeğiz, eşşek.
GÜNÜN TESBİTİ
Sadrettin Karaduman yazıyor:
Meclise giren partilerin var olduğu iddia edilen kırmızı çizgilerinin önce morardığını sonra da kaybolup gittiğini millet bir kez daha seyredecek.
Aynı şeylerle tekrar tekrar karşılaşan millete bu defa gına gelecek
TEBRİK VE KUTLAMA
Seçimler, Seçim sonuçları, Koalisyon çalışmaları derken, evlenme çağı gelen gençler çoktan koalisyonları kurup dünya evine girdiler. Pazar günü yine yoğun düğün programlarıyla ve düğün pilavı ikramlarıyla geçti.
Kadim dostumuz, arkadaşımız AK Parti eski İl Başkanı Av. Ahmet Sorgun oğlu Enes Sorgun'u Fevzi Demiral'ın kızı Sibel Demiral'la evlendirdi.
Bu arada AV. Ahmet Sorgun'u ve Enes Sorgun'u hazırlatmış oldukları içinde küçük bir fidan olan davetiyelerinden dolayı ayrıca tebrik ediyorum. Sanıyorum bu düğün vesilesiyle en az 1200 fidan toprakla buluşacak. O fidanlarla birlikte dünyaya gelen fidanlar da büyüyecek. İnşallah, bu davetiye diğer düğün yapacaklara da örnek olur.
Yine çocukluktan bu yana arkadaşım, iş adamı Ömer Karadağ'ın kızı Ayşegül Karadağ ile Necdet Özden'in oğlu, Ragıp Özden; yine emekli öğretmen ağabeyimiz, komşumuz, Muzaffer Yaprakçı'nın oğlu Yavuz Yaprakçı ile Yılmaz Akgül'ün kızı Merve Akgül, yapılan düğünlerle, dualarla hayatlarını birleştirdiler.
Dünya evine giren bütün gençleri tebrik eder, bütün aileleri ve yakınlarını gönülden kutlarım. Hayırlı olsun.
GÜNÜN SÖZÜ
KURTDAN POST, GÂVURDAN DOST OLMAZ.
Atasözü