Sağlık kaynaklarına göre, İsrail askerleri, Gazze Şeridi’nin orta kesimindeki Netzarim Koridoru çevresinde, sözde insani yardım için kurulan bir dağıtım merkezinin yakınında yardım alabilmek için bekleyen Filistinlilere ateş açtı. Saldırıda 5 kişi hayatını kaybetti.
Ayrıca, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinin batısında yardım noktasına yaklaşan sivillere ateş açan İsrail askerleri, 2 Filistinliyi öldürdü.
Her iki saldırıda da çok sayıda kişi yaralandı.
İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Beyt Lahiya ve Sudaniye bölgelerinde yardım kamyonlarının giriş güzergahını hedef aldığı saldırılarda da 7 Filistinli yaşamını yitirdi.
Aynı şekilde Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus kenti ile Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Tel ez-Zatar bölgesinde de yardım dağıtım noktalarında bekleyen sivillere İsrail güçlerince ateş açılması sonucu pek çok kişi yaralandı.
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nusayrat bölgesinin Salahaddin Caddesi üzerindeki bir daire İsrail ordusunun topçu saldırısına hedef oldu. Saldırıda 1 kişi hayatını kaybetti, çok sayıda kişi yaralandı.
İsrail topçuları Han Yunus’un kuzeyinde yer alan Hamed bölgesine yoğun saldırılar düzenleyerek birçok konutu hedef aldı.
İsrail, 27 Mayıs’tan bu yana Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası yardım kuruluşlarının denetimi dışında, ABD-İsrail güdümlü "Gazze İnsani Yardım Vakfı"nı devreye sokarak sözde yardım dağıtımı gerçekleştiriyor.
Ancak bu yapı, BM tarafından tanınmıyor ve Filistinli gruplarca reddediliyor. Hamas, bu sistemi "ölüm tuzakları" olarak nitelendiriyor.
İsrail, 2 Mart’tan bu yana Gazze Şeridi’ne giriş sağlayan tüm kara sınır kapılarını kapalı tutuyor. Yardım taşıyan yüzlerce kamyonun geçişi engellenirken, yalnızca sınırlı sayıda aracın Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı’ndan geçmesine izin veriliyor. Oysa Gazze'nin günlük en az 500 yardım kamyonuna ihtiyacı bulunuyor.
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023’ten bu yana saldırılarını sürdürdüğü Gazze'de, yoğun bombardıman, aç bırakma, zorla yerinden etme ve altyapının yıkımı sonucu büyük bir insani felaket yaşanıyor. Uluslararası kamuoyunun ve Uluslararası Adalet Divanı’nın ateşkes çağrılarına rağmen İsrail'in soykırım boyutuna varan saldırıları aralıksız sürüyor.