Yaklaşık 50 ülkeye yaptığı ihracatla dikkat çeken, Türkiye’nin sektöründeki önemli temsilcilerinden Özfatihler Vinç’in kurucusu Abdullah Çimen, hayat hikayesi anlattı. 1990’lı yıllardan itibaren üretim sektörüne başlayarak, yıllar içinde sektörün dev bir markası haline gelen Özfatihler Vinç’in kuruluşunda çekilen sıkıntıları anlatan Çimen, “Hayatımız zorluklarla mücadele etmekle geçti. Ancak üretim arzusu sayesinde yaptıklarımız, zorluklarla mücadele etmemize vesile oldu.” diye konuştu.
DÜKKANI DOLDURACAK PARAM YOKTU
İş hayatına farklı üretimlerle başlayan Çimen, 1993 yılında ilk işyerini açtığını belirtti. İlk olarak kumandalı kapı üretimiyle imalat sektörüne atıldığını belirten Çimen, “Çumra’nın Dineksarayı köyündeniz. 1966 yılında doğdum. 1988 yılında askerden geldim. 1993 yılının sonuna kadar çelik gibi belirli sektörlerde çıraklık, kalfalık yaptım. Eğer yaptığım iş olmazsa tekrar bir yere girer, maaşlı olarak çalışırım düşüncesiyle 1994 yılında ilk işyerini açtım. Bir dostumuzun yardımıyla Meram Sanayi’de dükkânı tuttuk. Dışarıda kar olduğunu hatırlıyorum. Anahtarı aldık ancak içini dolduracak para değil, temizlik için süpürge kürek alacak param bile yoktu. Komşudan aldığım süpürge kürekle temizlik yaptım. Kalfalık dönemimde aldığım bir kaynak makinesi, fleks vardı onu getirip öylelikle bu işe başladım. Dayımın tavuk çiftliği vardı, pazar günleri oraya gidip kırık döküklerini kaynattım, yevmiye aldım. O dönemlerde kendime imalat yapacak yeni şeyler aradım. Örneğin uzaktan kumandalı garaj kapıları yaptım. Tabi daha o dönemlerde bu kapılar Konya’da yoktu. Bu kapıların kurulumun yapıp çalıştıramayanlar olmuştu, onları yaptım.” diye konuştu.
‘VİNÇ SEKTÖRÜ HER ZAMAN KARŞIMA ÇIKTI’
Üretim sektöründe farklı ürünleri denediğini ancak her zaman karşısına vincin çıktığını söyleyen Çimen, vinç sektörüne başladığını anlattı. Çimen, “İmalat yaparken istek, heves gerekliydi, hevesim kaçınca o işi bıraktım. Marketlerin yeni açıldığı dönemlerde bir tane numune market aracı alarak amca oğlum Necip Çimen’in vasıtasıyla bu araçlardan yapıp market sahibine götürdük. Ancak o dönemlerde insanlarda yerli korkusu vardı. İnsanlar ‘Alman mı alsak, Fransız mı’ diye düşünüyor, Türk malı üretimlere kötü gözüyle bakılırdı. İmalat için farklı ürünleri denedim ancak vinç üretiminde de çalışmıştım. Baktım ki her yerden vinç kurmam için talep geliyor. ‘Ben vinç yapmıyorum’ dedikçe insanlar benden vinç istedi. ‘Benim rızkım bun sektördeymiş’ dedim ve Meram Sanayi’deki yerimizi Karatay Sanayi’ye taşıyarak 100 metrekarelik bir yerde, 1995 yılında vinç sektörüne başladım. Vinç eğer beni kovalamasaydı ben bu sektöre girmeyecektim. Benim için vinç sektörü istediğim bir iş değildi ancak şu anda olmazsa olmazım. İşime aşığım.” ifadelerini kullandı.
GÜZELLİKLER, ZORLUKLARDAN SONRA GELİR
1999 yılında Demirciler sitesine taşınarak işleri büyüttüklerini ifade eden Çimen, güzelliklerin zorluklardan sonra geldiğini belirtti. Çimen o yılları şu şekilde anlattı: “1999 yılında Demirciler Sitesinde 800 metrekare bir dükkâna geçtik derken işleri büyüttük ancak güzellikler zorluklardan sonra geldi. 2004 yılında vincin her çeşidini üretmeye ve Özfatihler Vinç’i herkese duyurmaya başladık. 2005 yılında kendi arsamızı alarak 2008 yılında kendi yerimize taşındık. 2014 yılında da şimdi ki bulunduğumuz arsayı alarak yaptırdık ve tam donanımlı olarak üretime devam ediyoruz.”
‘DÜSTURUMUZ, MÜŞTERİ ÖNCELİĞİDİR’
Başarılarının sebebinin ‘müşteri önceliği’ anlayışıyla hizmet etmek olduğunu belirten Çimen, “Düsturumuz, her zaman işimizi çabuk bitirmek ve insanlara hızlı servis sağlamaktı. Bir işi 30 günde bitireceğiz dediysek 15-20 günde bitirdik. Vinç arızası varsa her işimizi bırakıp o arızaya koşuyorduk. Hedefimiz Özfatihler firmasını bir marka yapmaktı ve Elhamdülillah bugün baktığımızda sektörde saygın 5 firma varsa bunlardan biri de biziz.” ifadelerini kullandı.
‘İLK İHRACATIMIZ SÜRPRİZ OLDU’
Sektördeki ilk ihracatını anlatan Çimen, 2005 yılında ilk ihracatını sürpriz bir şekilde Lübnan’a yaptığını aktardı. Çimen, “2005 yılında ilk yurt dışı seyahatine çıktığımda ilk ihracatımızı da yapmış olduk. Suriye’yi gezdikten sonra Lübnan’a gittik. Orada gittiğimiz mermerciler sitesinde girdiğimiz firmada oturup tanıştık. Adam 5 tane vince ihtiyacı olduğunu söyledi. O zamanlar 5 tane vinç yapmak, büyük bir iş. Bir de ihracat yapacak olmanın verdiği heyecanla kalp atışlarım bile değişmişti. ‘Tek şartım var, İbrahim Faris kefil olursa alırım.’ dedi. İki saat yol gittikten sonra Faris bizi karşıladı. Firmamızı söyleyince, ‘Ben sizden 2004 yılında teklif aldım, ben sizi biliyorum’ dedi. 30 tonluk mermer vince hem de 5-6 teklif almışız. Şok oldum. 3 tane 5 tonluk yürüyüş takımı istedi ve parasını da peşin vermişti. Ömrümde hayal edemediğim bir şey, orada gerçek olmuştu. Daha sonra gittiğimiz fuarlarda ihracatın önemini anladık. İhracata daha çok sarıldık.” dedi.
‘İŞE BAŞLADIĞIM ZAMAN, İŞ BENDEN KORKARDI!’
Vinç üretimine başladığı yıllarda esnaflık tecrübesinin olmaması sebebiyle zorlandıklarını ifade eden Çimen, hayatının dönüm noktası olarak gördüğü olayı şu şekilde aktardı: “Yaşadığımız sıkıntılar dolayısıyla 1996 yılında işte yaşadığımız sıkıntı sebebiyle birtakım zorluklar yaşadık, babamın da o yıl vefat etmesi, benim işten daha da uzaklaşmama sebep oldu. 1997 yılı, nisan ayına kadar neredeyse hiç iş yapamadık. Bir gün yine dükkâna geldim ancak yine iş yok. Kiramı bile ödeyemedim. Çok zor bir dönemdi. Allah’a dua ettim. Kul sıkışmayınca Hızır yetişmez derler ya, aylar sonra dükkânın telefonu çaldı ve Denizli’den iş için aradılar. Denizli’ye iş için görüşmeye gittiğimde bile otobüs parasını borç aldım. Gittik, görüştük. Ben bir işe başladığım zaman iş benden korkardı. Üç günde bitecek işi, 5 saatte bitirirdim. Gece gündüz durmadık çalıştım. 3 adamla bayrama 4 gün kala gittiğimiz Denizli’de 15 günlük işi, sırf bayramda evde olalım diye 3 gün, 4 gecede bitirdik. Kurban Bayramı’nda kurban bile kesemeyecektim, oradan aldığım parayla annemin kurbanını da ben kestim.”
‘HIZLI HİZMET İÇİN OFİSLER AÇTIK’
Bugün yaklaşık 200 kişiye istihdam sağladıklarını belirten Çimen, sektörün bel kemiği olan servis işlemlerini de şehirlerdeki bölgesel bayiliklerden hallettiklerini ifade ederek, “İmalathanemizde vincin her çeşidi üretiyoruz, monte için de sipariş edilen yere gitmemiz gerekiyor. Müşterilerimize daha hızlı hizmet verebilmek için Sakarya’dan başlayarak Ankara, Gaziantep, İzmir’e şubeler açarak satış ve servis destekleri sağlıyoruz. Yurt dışında da servis ve satış yapan bayilerimiz var. İmalathanede çalışan tecrübeli ekibimizin yanı sıra dışarıda da bizi temsil eden genç ve dinamik bir kadromuz var.” diye konuştu.
