ABD’den Türkiye’ye petrol rafineri ürünü yakıt cinsi madde taşıyan Gemi, Nemrut Körfezindeki bir limana yanaştı. Yükün yaklaşık yarısı Nemrut Körfezindeki yarısı da İskenderundaki  limana boşaltılacaktı. Liman taşeronu olan patron/amir , yükü boşaltılan ve işi biten 3 nolu ambardaki ekskavatörü alması için  operatör ve yanında dil bilen bir çalışan görevlendirdi.

Gemide, kendilerini güverte stajyeri karşıladı. Sadece birinin adını lumbarağzı kayıt defterine yazdı ve taşeron firmanın iki çalışanı ambar girişine doğru gittiler. Ambar kapaklarında  numaralar net değil ve seçilemediğinden hangi kapağın açacaklarını bilemediler.  Tekrar dönerek güverte stajyerinden yardım istediler. Güverte  stajyeri ile birlikte  ambar girişine gittiler ve dil bildiği için gelen personel bu esnada ayrıldı. Güverte stajyeri, ambar menholünün ( insan giriş kapağının)   kelebek somunlarının laçka edilmesine ve kapağın açılmasına yardım etti. Ve menholden içeri girdi ve 3-4 metre inmişti ki bir düşme sesi geldi ve nihayet Güverte stajyerinin üstlerine haber verme vakti geldi.

Telsiz anonsuyla birlikte Gemi Kaptanı ve aşağı yukarı tüm personel oradaydı. Öncelikle 2 nolu ambar kapağı açılmak suretiyle ortam havalandırıldı. Liman Sağlık personeli çağrıldı. Oksijen tüplü bir usta gemici menholden içeri girerek düşen Ekskavatör operatörünü sedyeyle çıkardı ve ilk yardım uygulanarak hastaneye sevk edildi. Her ne kadar bu olayda proaktif bir hareket olmasa da kazadan sonra yani reaktif süreç doğru işledi.

Hastanede üç günlük bir yaşam savaşından sonra  kuvvetle muhtemel karbonmonoksit zehirlenmesinden hayata veda etti. Geride acılı eş ve çocuklar…Olay yeri böyle… Aslında geri planda neler oldu? Gerçekte 3 nolu ambar menhoü yerine sehven  2 nolu ambar menhol gösterildi. Güverte stajyerinin zehirli gazların bulunduğu kapalı alan niteliğindeki ambardan  haberi ve eğitimi  yoktu. Aslında gemi girişinde güverte stajyeri de bulunmaması gerekiyordu. Gemi girişinde nöbetçi 3. Kaptan ve usta gemiciydi. Zehirli gaz bulunan ambarların kilit-zincir ile kapalı bulunması, “İZİNSİZ GİRİLEMEZ” uyarı işareti ve yazısı bulunması, eğer girilecekse  özel yazılı  izinle açılması ve oksijen ve zehirli, yanıcı gaz gibi gerekli ölçümler yapıldıktan sonra sadece özel donanımlı personelin girebilmesi gerekiyordu. Yine bu ambar ve menholünün İskenderun’da açılması gerekiyordu. Personelin eğitilmesi, gözetimi/nezaret edilmesi ve denetlenmesi … ve daha, daha bir çok yapılması gereken görev vardı.

Hani deveye sormuşlar” Boynun eğri” Nerem doğru ki’” demiş. Bu olayda da bir çok sebep bir araya gelerek kaza meydana geldi ve bir cana mal oldu.

Tüm bunları geçtim. Bu işçisini gönderen amir-patron sadece “Günışığı görmediğin yere girme “ deseydi bile bir can kurtulacaktı.. Zira gün ışığı, havalandırma ve yeterli oksijen demekti. İşte bazen yaşama döndüren “hayat öpücüğü” gibi hayat kurtaran cümle vardır. Burada yaşandığı gibi…

Bazen şairin “Gaflet çöller kadardı” dediği iş koşullarında zavallı insanlar aramızdan sessizce ayrılıp gidiyorlar. Yaşamları gibi ölümleri de sessiz.