Çocuklarda telefon, internet ya da televizyonla geçirilen zamana kısıtlama koyulabiliyor ancak yetişkinlerin konfor alanına dahil olamamak, bağımlılıkla konusunda uyarıları da zorlaştırabiliyor. Özellikle bir merakla başlayıp kendini kaptırma süreciyle devam eden bağımlılıklar, ilerleyen zamanlarda kişinin kendisine ve çevresine maddi, manevi ve ekonomik zararlara neden oluyor. Bağımlılık türlerinden biri haline gelen ve özellikle erkeklerde daha sık görülen oyun bağımlılığıyla ilgili Klinik Psikolog Dr. Elmas Merve Malas konuştu. Araştırmalara göre her ne kadar bazı insanların genetik olarak bağımlılıklara yatkın olduğu görülse de Dr. Malas, bağımlılıkların temelinde genellikle biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonun gizli olduğunu ifade etti.
İLİŞKİLERİ ZAYIFLATIYOR, CİDDİ PROBLEMLERİ DE BERABERİNDE GETİRİYOR
Bir merakla başlayan oyun oynama sürecinin, eğlence ve heyecanla birlikte ilgi ve meraka daha fazla yönelttiğini ifade eden Malas, devam eden süreçte oyunların sosyal etkileşim sağlamak amacıyla farklı bir araca dönüştüğünü belirtti. Oyun süresinin artmasıyla birlikte bazı olumsuz durumların da arttığına dikkat çeken Malas, “Oyun süresi giderek uzar ve günlük yaşamdan çalınan zaman artar. Kişi, oyun oynamak için sorumluluklarını ihmal edebilir. Oyun oynamak, stres veya kaygı gibi olumsuz duygulardan kaçış sağlayabilir. Kişi oyuna bağlı olduğunda, gerçek hayattaki sorunlardan uzaklaşır. İlerleyen aşamada kişi, daha fazla zamanını oyun oynamaya ayırması sonucunda arkadaşlarıyla ve ailesiyle ilişkileri zayıflar. Oyun oynamak için harcanan para, kişinin maddi durumunu olumsuz yönde etkiler. Özellikle mikro ödemeler ve oyun içi satın alımlar bağımlılığı pekiştirebilir. Oyun oynamayı bırakma ya da azaltma girişimlerinde, kişide huzursuzluk, anksiyete veya depresyon gibi belirtileri ortaya çıkar. En son ve en ciddi aşamada hayatın diğer alanlarını etkilemeye başlar.” diye konuştu. Malas, uzun süreli bağımlılıkların ruh sağlığı sorunları, uyku bozuklukları ve fiziksel sağlık problemleri gibi daha ciddi sorunlara yol açabileceğini de aktardı. Malas, bu aşama ve belirtilerin kişiye göre değişiklik gösterse de önemli olan unsurun bu belirtilerin farkına vararak profesyonel destek almak olduğunun altını çizdi.
ÖNCE FARKINA VAR!
Oyun sürecinde zamanın nasıl geçtiğini anlamanın zor olması haline alarm ve hatırlatıcılarla kişinin kendini uyarması gerektiğine işaret eden Malas, oyun dışında farklı aktivitelerle geçirilen zamanın da bu hususta oldukça etkili olduğunu belirtti. Stres ve kaygı gibi durumlardan uzaklaşma amacıyla oyun oynanan durumlarda ise ‘farkındalık’ unsuruna dikkat çeken Dr. Malas, “Oyun dışında da çeşitli sosyal, fiziksel ve zihinsel aktivitelerle ilgilenmek gerekir. Spor yapmak, hobi edinmek, kitap okumak gibi aktiviteler oyun süresini dengeleyebilir. Ve en önemlisi oyun oynama nedenlerini değerlendirmek: oyun oynamanın bir kaçış mekanizması olup olmadığını düşünmek önemlidir. Eğer stres, kaygı veya depresyon gibi duygusal nedenlerle oyun oynanıyorsa, bu durumun farkına varmak ve bir çözüm aramak gerekir.” şeklinde konuştu.
BAĞIMLILIKLARA DAHA AÇIK OLABİLİRSİNİZ!
Araştırmalara göre her ne kadar bazı insanların genetik olarak bağımlılıklara yatkın olduğu görülse de Dr. Malas, bağımlılıkların temelinde genellikle biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonun gizli olduğunu ifade etti. Ailede bağımlılık öyküsü olan kişilerin herhangi bir bağımlılık konusunda daha dikkatli olması gerektiğini ifade eden Malas, “Beyindeki dopamin sistemi, ödül ve zevk duygularını düzenler ve bazı insanlar bu sistemin daha hassas olduğu bir biyolojiye sahip olabilir. Bu da onların bağımlılık geliştirme olasılığını artırır. Bağımlılığa neden olan psikolojik nedenler ise Duygusal düzenleme sorunları yaşayan kişiler örneğin; anksiyete, depresyon, stres ya da travma yaşayan bireyler, oyunlar veya diğer bağımlılık yapıcı davranışlar aracılığıyla bu duygularla başa çıkmaya çalışabilir ya da problemlerinden kaçabilir. Özellikle sıkıntı ya da baskı hisseden bireyler, bağımlılık yapıcı davranışlarla bir ‘kaçış’ arayışına girebilir.” dedi.
DUYGUSAL DENGESİZLİK ORTAYA ÇIKABİLİR
Oyun bağımlılığının sonuçları şiddet, oyuna yatırılan paralar ya da çevreye verilen zarar dolayısıyla maddi kayıplar ya da boşanma, sevdiklerini kendinden uzaklaştırarak manevi ve psikolojik farklı yönelimleri de beraberinde getirebiliyor. Oyun bağımlılığının doğurduğu sonuçlar ve bu sonuçların beraberinde getirebileceği diğer rahatsızlıklarla ilgili de bilgi paylaşımında bulunan Malas, oyun bağımlısı kişilerin duygusal olarak dengesizlik yaşayabileceğini ve yenilgi ya da başarısızlık durumunda öfke patlamaları yaşarken, oyunda başarı sağladığında geçici bir mutluluk yaşayabileceğini aktardı.
OYUNDAKİ RUH HALİNİ DIŞA YANSITIR
Bu rekabetçi tavırların kişide oluşturabileceği diğer zararlardan bahseden Malas, “Özellikle rekabetçi ve şiddet içerikli oyunlar, kişide öfke patlamalarına ve agresif davranışlara yol açabilir. Uyku bozuklukları, sedanter yaşam ve obezite, göz ve postür problemleri, dikkat dağınıklığı ve odaklanma problemlerine ve oyun bağımlılığı bazı bireylerde diğer bağımlılık türlerine yatkınlık yaratabilir. İleri düzey oyun bağımlılığında gerçeklik algısında bozulma ortaya çıkabilir. Gerçek dünya ile sanal dünya arasındaki farkı ayırt etmekte zorlanabilir. Bu, gerçek hayatta sorumluluklarından kaçma ve oyun dünyasında bir ‘kimlik’ yaratma eğilimine yol açabilir.” ifadelerini kullandı.
‘ZAMAN BELİRLEYİP GEREKTİĞİNDE SINIR KOYUN’
Bağımlı kişilerin genelde sorunlarının farkında olmadığını ve bunu kabullenemediklerini belirten Malas, bu sebeple çevrelerindeki kişiler tarafından uyarı geldiği anda tepki verebileceklerini söyledi. Malas, bu bağlamda oyun bağımlısı kişilerin yakınlarına şu önerilerde bulundu: “Onun hislerini anlamaya çalışmak ve zor durumda olduğunu ifade etmek, ilk adım olarak yardımcı olabilir. Yargılayıcı olmamak, profesyonel destek önerin, alternatif aktiviteler önerin: Spor, yürüyüş, kitap okuma, hobi edinme ya da arkadaşlarla zaman geçirme gibi seçenekler sunarak, dikkatini oyundan başka şeylere yönlendirmeye çalışabilir. Eğer bağımlı bir kişiyle yaşıyorsanız -örneğin bir aile üyesi ise- belirli sınırlar koymak gerekebilir. Oyun oynamasının tamamen önüne geçmek yerine, bu süreyi belirli zaman dilimlerine sınırlamak yardımcı olabilir. Örneğin, ‘Geceleri şu saatten sonra oyun oynanmamalı’ gibi bir kural koymak, durumu yönetilebilir hale getirebilir.”