Enderun Eğitim Vakfı’nın organize ettiği ‘Kur’anla diriliş ve okuma seferberliği’ programı Mevlana Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Program girişinde davetlilere Kur’an-ı Kerim mealleri verildi. Enderun Eğitim Kurumları Sosyal Komisyon Üyesi Ömer Cırık, programın amacının evlerde bulunan Kur’an-ı Kerimlerin raflarda tozlanmaması ve okunmasını sağlamak olduğunu söyledi. Cırık, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2010 yılını Kur’an yılı olarak seçmesinden sonra düzenledikleri program ile bu yıla destek olmaya çalıştıklarını belirterek, “Kur’an yılı olan 2010 yılına bizde destek vermek istedik ve Kur’an’la diriliş ve okuma seferberliği adı altında bu yıla destek veriyoruz. İnsanlar Kur-an’dan uzaklaşmaya başladığı bir dönemde yaşıyoruz. İnsanlar Kur’an’dan uzaklaşarak kendi kalplerini katılaştırıyor, kirletiyor ve sevgisiz hale getiriyor. Kalplerin yumuşaması, temizlenmesi ve sevgi ile dolu olması ancak Kur-an okuyarak olur. Kur-an okuyarak ancak kurtuluşa ereriz” dedi. İnsanların Kur’an’dan uzaklaştıkları bir dönemi tekrar Kur-an okumaya dönüşün yaşanacağını bildiren Cırık, “İnsanları tekrar Kur’an okumaya davet ediyoruz ve Müslümanlar tekrar Kur-an okumaya başlayacaklar. Kur’an okuyanlar huzurla dolar, sevgi ile dolar ve o ülkeye dinamizm gelir. Allaha şükür bütün Müslümanların evlerinde Kur’an-ı Kerim var. Ancak okunmuyordu, artık bu yaratıcının kitabı okunmalı” diye konuştu. Okunan Kur-anı Kerim tilavetinin ardından hocalar: Ahmet Bulut, Abdullah Yıldız ve İhsan Atasoy’un sohbeti ile başladı. Ahmet Bulut, İslam âleminde Kur-an okuyanların sayısının azaldığını ve bu durumdan duyduğu huzursuzluğu dile getirdi. Bütün evlerde Kur-an olduğunu belirten Bulut, “Müslümanlar Kur’an okumuyor, ancak 800 hocanın bir arada bulunduğu bir yerde kaç kişi Kur’an’ın tamamını okudu, diye sordum. Çok sayıdaki hocaların içinden Kur’an’ın tamamını okuyan kişi sayısının sadece 8 olduğunu gördüm. Evlerde aynı durumda her evde Kur-an var ancak okunmuyor” dedi. Kur-an-ı Kerim’in okunması gerektiğini belirten Bulut, düzenlenen programın Kur’an okuyamaya vesile olmasını istedi. Konuşmacılardan Abdullah Yıldız, yaratıcının kitabını okumayan insanların kalplerinin çorak topraklara döneceğini ve kalplerin kararacağını söyledi. Yıldız, “Kur’an dünya ilk geldi günden bu yana Allah Kur’an’dan uzaklaşmamız gerektiğini emrediyor. Kararan, çoraklaşan, sevgisiz kalan kalpler ancak Kur’an okuyarak kurtuluşa erer” diye ifade etti. İslam aleminin Kur-an’dan uzaklaşmaması gerektiğinin altını çizen Yıldız, “Dirilişin sırrı ve dünyanın sırları Kur-an’da yer alıyor. İslam alemi Kur-an’dan uzaklaştığı dönemlerde hep başına kötü şeyler geldi. Bizi Kur’an’dan uzaklaştırmak için birçok şey yapılıyor ve halende devam ediyor. Bu ülke Kur’an-ı Kerim bulundurmanın yasak olduğu dönemleri bile yaşadı. O dönemlerde insanlar yaratıcının kitabını gizli gizli okumak zorunda kalmışlardı. Kur-an okumak artık çok kolay ve bunu herkes başarabilir, Kur-an’ı okuyup da anlamayan insan çok azdır” dedi. İhsan Atasoy ise Kur-anı Kerim’in kainattaki en yüce kitap olduğunu vurgulayarak Kur-anın hikmet saçtığını ifade etti. Atasoy, “Kur-an hikmetli bir kitaptır. Kur-anı anlamak için alim olmak şart değildir, her insan yaratıcının kitabını Hak’tan gelen bir mesaj, bir öğüt olarak okumalıdır. Kur-an bir güneştir ve bu güneşten herkes faydalanmalıdır” dedi. Kur’an-ı Kerim’in kainat hakkında sırlar verdiğini belirten Atasoy, “Yaratıcının kitabı bize hakikati hece hece öğretiyor. Kainatı bize öğretiyor. Dünyayı daha iyi anlamak ve daha güzel yaşamak için Kur-an’ın okunması gerekir. İnsan ancak o zaman yaşadığının farkına varır. Kur’an yaratıcı ile insanlar arasında bir elçilik görevi görür. Allah’ın daha iyi tanınması hususunda Kur’an çok önemlidir” diye konuştu. Yoğun katılımın yaşandığı programda davetlilere verilen Kur-an meallerinin 5 dakika okunması istendi ve davetlilere meallerden sorular soruldu soruları bilenlere ödüller verildi.
Selkan Alasırt
Editör: TE Bilişim