Selçuk Üniversitesi (SÜ) İletişim Fakültesi’nin organize ettiği, Konya Gazeteciler Cemiyeti, Anadolu Ajansı ve Basın- Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü’nün katkıları ile ‘Çalışan Gazeteciler ve Mesleki Sorunları’ konulu panel düzenlendi. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeni ile Dedeman Otel’de düzenlenen panele Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Selçuk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Şefik Bilir, Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Murat Karakaya, Basın-Yayın Daire Başkanı Bahattin Akyön, SÜ İletişim Fakültesi Dekanı Haluk Hadi Sümer, Anadolu Ajansı Genel Müdürü Dr. Hilmi Bengi, İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mustafa Şeker ve çok sayıda dinleyici katıldı. Panelin Başkanlığını ise Anadolu Ajansı Genel Müdürü Dr. Hilmi Bengi yaptı.
“BASININ SORUNLARINA ÇÖZÜM ARIYORUZ”
Panelin açılış konuşmasını yapan Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Murat Karakaya, basın kuruluşları ile en içli dışlı kurum olduklarını ve sorunlarına en çok çözmeye istekli kurum olduklarını söyledi. Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün cumhuriyet tarihinin ilk kurumları arasında bulunduğunu dikkat çeken Karakaya, “Basın kuruluşlarına en yakın kurum olarak basın mensuplarının sorunlarına çözüm aramak bizim işimizdir. Kurumumuz Anadolu Ajansı ile birlikte kurulan cumhuriyetin ilk kurumları arasında yer alır. Dünyayı tam 15 dilde analiz ediyoruz. Yılda yaklaşık olarak 1 milyon haberi işliyoruz yani Türkiye’nin dünyaya açılan penceresiyiz” dedi.
SÜ İletişim Fakültesi Dekanı Haluk Hadi Sümer de, gazetecilerin zor bir meslek icra ettiklerine dikkat çekerek, “Gazetecilik meslek olarak çeşitli tehlikelerle iç içe olmaya ve hatta tehditler almaya neden olabiliyor. Risk altında çalışan gazetecilerin sosyal güvenliklerine çok önem verilmeli. Dünyada yapılan araştırmada 2008 yılında 56 gazeteci, 2009 yılında 110 gazeteci, 2010 yılında 52 gazeteci öldürüldü. Bu bize gösteriyor ki gazetecilerin hala sosyal güvenlik sorunu bulunuyor” diye konuştu.
“İLETİŞİM ÖĞRENCİLERİ YETERİNCE İSTİHDAM EDİLEMİYOR”
Gazetecilikte istihdam sorununa dikkat çeken Doç. Dr. Mustafa Şeker, iletişim fakültesi mezunlarına gazetelerde yeterince istihdam sağlanmadığını söyledi. Yaygın basında istihdam sorununun daha fazla olduğunu ifade eden Şeker, “Dolayısıyla burada yerel basın devreye giriyor, yerel gazete ve televizyonlarla ilgili bazı alternatiflerin geliştirilmesi gerekiyor. Türkiye’de 2 bin 500 civarında yerel gazete var. Bunların bine yakını resmi ilan alıyor. Fakat yerel gazetelerin çoğu özellikle ilçelerde aile işletmesi olarak 1–2 kişi ile çıkıyor. İstihdamdan uzak. Bu kapsamda yeni düzenlemelerle yerel basında istihdam yaratılmalıdır” dedi. Şeker, belli illerde Basın İlan Kurumu’nun şube açmasıyla doğrudan istihdam alanında iyileştirilmelerin yapıldığını aktardı. Yaptıkları araştırma kapsamında yerel basında çalışan iletişim fakültesi mezunlarının oranını sayısal verilerle ortaya koyan Şeker, şunları kaydetti: “İstanbul’da yerel gazetelerde 19 tane iletişim mezunu çalışıyor. Ankara’da çalışanların yüzde 13’ü iletişim, yüzde 40’ı diğer üniversitelerden mezun. İzmir’de çalışanların yüzde 16’ı iletişim mezunu ki bu 34 kişi yapıyor. Bursa’da 26 kişi iletişim mezunu ve çalışanların yüzde 6’sına tekabül ediyor. Konya’ya baktığımızda ise 22 tane iletişim mezunu istihdam ediliyor. Bu ise toplam çalışanların yüzde 11’ine denk geliyor” dedi.
Basın mesleğindeki sorunlarla ilgili bilgi veren KGC Başkanı Sefa Özdemir ise 2008 yılında yıpranma payının kaldırılması ve sarı basın kartının fonksiyonunun düşürülmesinin yanlış olduğunu aktardı. İletişim fakültesi mezunlarının daha fazla istihdamı için Merhaba Gazetesi Sahibi ve Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcisi Mustafa Arslan’la proje hazırladıklarını ve projeyi gerekli mercilere sunduklarını ifade eden Özdemir, “Projeyle son sınıf iletişim öğrencileri bir yıl süre ile gazetelerde staj görecekler ve sigorta primleri ve ücretleri devlet tarafından karışlanacaktı. Bunun ilgili çalışmalarımız sürüyor” diye konuştu. Bazı yaygın basının dile getirmesiyle telefon ücretlerinde indirimlerin ve basın kartlı gazetecilere uygulanan uçak bileti indirimlerinin kaldırıldığını dile getiren Özdemir, şöyle konuştu: “Yerel basının ekonomik gücü ortada. Yerel basını sadece kendi sorunları ve seçimlerde hatırlayan siyasetçiler bu sorunu biran önce düzeltmelidir.”
“BASIN KARTININ FONKSİYONUNU ARTTIRACAĞIZ”
Basın-Yayın Daire Başkanı Bahattin Akyön de Türkiye’deki gazetecilerle ilgili bilgi verdi.
Türkiye'de halen basın kartıyla ilgili işlem gören dosyanın 14 bin 960 olduğunu belirten Akyön, 11 bin 737 kişinin basın kartı sahibi olduğunu söyledi. Akyön, BYEGM'nin geçici, sürekli, serbest ve sarı basın kartı olmak üzere 4 sınıfta basın kartı verdiğini, bu kartların verilmesini de 13 kişilik komisyonun kararlaştırdığını kaydetti. Sarı basın kartının fonksiyonunu arttırılmasına yönelik çalışmalar yaptıklarının altını çizen Akyön, “Burada gazetecilere soruyoruz, bu kart prestij bir kart mı olacak ya da normal bir kart mı? Burada basında tartışma çıkıyor. Birileri yaptığımız değişiklikleri yanlış buluyor birileri çok doğru yapıyorsunuz diyor. Fakat biz çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi. Basın kartı ve sigorta konusunda iletişim öğrencilerine uyarıda bulunan Akyön, “İletişim öğrencileri kart için beyanname verdikleri tarihten itibaren 12 ay beklemek zorundalar. Ayrıca sigortaları basın A’dan yatması gerekiyor. Dolayısıyla işe başladıktan sonra ve sigortanız yattıktan sonra hemen basın kartınıza başvurun ve alın. Fakat burada işverenin sigortanızı basın A’dan yatırdığına dikkat edin. Ayrıca araçlarda sahte basın plakaları takılıyor. Bu noktada emniyetle çalışma içindeyiz. Araçlarda emniyetten alınan metal ve soğuk mühürlü kartlar bulunmalıdır” diye konuştu.
Selkan Alasırt
“BASININ SORUNLARINA ÇÖZÜM ARIYORUZ”
Panelin açılış konuşmasını yapan Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Murat Karakaya, basın kuruluşları ile en içli dışlı kurum olduklarını ve sorunlarına en çok çözmeye istekli kurum olduklarını söyledi. Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün cumhuriyet tarihinin ilk kurumları arasında bulunduğunu dikkat çeken Karakaya, “Basın kuruluşlarına en yakın kurum olarak basın mensuplarının sorunlarına çözüm aramak bizim işimizdir. Kurumumuz Anadolu Ajansı ile birlikte kurulan cumhuriyetin ilk kurumları arasında yer alır. Dünyayı tam 15 dilde analiz ediyoruz. Yılda yaklaşık olarak 1 milyon haberi işliyoruz yani Türkiye’nin dünyaya açılan penceresiyiz” dedi.
SÜ İletişim Fakültesi Dekanı Haluk Hadi Sümer de, gazetecilerin zor bir meslek icra ettiklerine dikkat çekerek, “Gazetecilik meslek olarak çeşitli tehlikelerle iç içe olmaya ve hatta tehditler almaya neden olabiliyor. Risk altında çalışan gazetecilerin sosyal güvenliklerine çok önem verilmeli. Dünyada yapılan araştırmada 2008 yılında 56 gazeteci, 2009 yılında 110 gazeteci, 2010 yılında 52 gazeteci öldürüldü. Bu bize gösteriyor ki gazetecilerin hala sosyal güvenlik sorunu bulunuyor” diye konuştu.
“İLETİŞİM ÖĞRENCİLERİ YETERİNCE İSTİHDAM EDİLEMİYOR”
Gazetecilikte istihdam sorununa dikkat çeken Doç. Dr. Mustafa Şeker, iletişim fakültesi mezunlarına gazetelerde yeterince istihdam sağlanmadığını söyledi. Yaygın basında istihdam sorununun daha fazla olduğunu ifade eden Şeker, “Dolayısıyla burada yerel basın devreye giriyor, yerel gazete ve televizyonlarla ilgili bazı alternatiflerin geliştirilmesi gerekiyor. Türkiye’de 2 bin 500 civarında yerel gazete var. Bunların bine yakını resmi ilan alıyor. Fakat yerel gazetelerin çoğu özellikle ilçelerde aile işletmesi olarak 1–2 kişi ile çıkıyor. İstihdamdan uzak. Bu kapsamda yeni düzenlemelerle yerel basında istihdam yaratılmalıdır” dedi. Şeker, belli illerde Basın İlan Kurumu’nun şube açmasıyla doğrudan istihdam alanında iyileştirilmelerin yapıldığını aktardı. Yaptıkları araştırma kapsamında yerel basında çalışan iletişim fakültesi mezunlarının oranını sayısal verilerle ortaya koyan Şeker, şunları kaydetti: “İstanbul’da yerel gazetelerde 19 tane iletişim mezunu çalışıyor. Ankara’da çalışanların yüzde 13’ü iletişim, yüzde 40’ı diğer üniversitelerden mezun. İzmir’de çalışanların yüzde 16’ı iletişim mezunu ki bu 34 kişi yapıyor. Bursa’da 26 kişi iletişim mezunu ve çalışanların yüzde 6’sına tekabül ediyor. Konya’ya baktığımızda ise 22 tane iletişim mezunu istihdam ediliyor. Bu ise toplam çalışanların yüzde 11’ine denk geliyor” dedi.
Basın mesleğindeki sorunlarla ilgili bilgi veren KGC Başkanı Sefa Özdemir ise 2008 yılında yıpranma payının kaldırılması ve sarı basın kartının fonksiyonunun düşürülmesinin yanlış olduğunu aktardı. İletişim fakültesi mezunlarının daha fazla istihdamı için Merhaba Gazetesi Sahibi ve Anadolu Gazete Sahipleri Temsilcisi Mustafa Arslan’la proje hazırladıklarını ve projeyi gerekli mercilere sunduklarını ifade eden Özdemir, “Projeyle son sınıf iletişim öğrencileri bir yıl süre ile gazetelerde staj görecekler ve sigorta primleri ve ücretleri devlet tarafından karışlanacaktı. Bunun ilgili çalışmalarımız sürüyor” diye konuştu. Bazı yaygın basının dile getirmesiyle telefon ücretlerinde indirimlerin ve basın kartlı gazetecilere uygulanan uçak bileti indirimlerinin kaldırıldığını dile getiren Özdemir, şöyle konuştu: “Yerel basının ekonomik gücü ortada. Yerel basını sadece kendi sorunları ve seçimlerde hatırlayan siyasetçiler bu sorunu biran önce düzeltmelidir.”
“BASIN KARTININ FONKSİYONUNU ARTTIRACAĞIZ”
Basın-Yayın Daire Başkanı Bahattin Akyön de Türkiye’deki gazetecilerle ilgili bilgi verdi.
Türkiye'de halen basın kartıyla ilgili işlem gören dosyanın 14 bin 960 olduğunu belirten Akyön, 11 bin 737 kişinin basın kartı sahibi olduğunu söyledi. Akyön, BYEGM'nin geçici, sürekli, serbest ve sarı basın kartı olmak üzere 4 sınıfta basın kartı verdiğini, bu kartların verilmesini de 13 kişilik komisyonun kararlaştırdığını kaydetti. Sarı basın kartının fonksiyonunu arttırılmasına yönelik çalışmalar yaptıklarının altını çizen Akyön, “Burada gazetecilere soruyoruz, bu kart prestij bir kart mı olacak ya da normal bir kart mı? Burada basında tartışma çıkıyor. Birileri yaptığımız değişiklikleri yanlış buluyor birileri çok doğru yapıyorsunuz diyor. Fakat biz çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi. Basın kartı ve sigorta konusunda iletişim öğrencilerine uyarıda bulunan Akyön, “İletişim öğrencileri kart için beyanname verdikleri tarihten itibaren 12 ay beklemek zorundalar. Ayrıca sigortaları basın A’dan yatması gerekiyor. Dolayısıyla işe başladıktan sonra ve sigortanız yattıktan sonra hemen basın kartınıza başvurun ve alın. Fakat burada işverenin sigortanızı basın A’dan yatırdığına dikkat edin. Ayrıca araçlarda sahte basın plakaları takılıyor. Bu noktada emniyetle çalışma içindeyiz. Araçlarda emniyetten alınan metal ve soğuk mühürlü kartlar bulunmalıdır” diye konuştu.
Selkan Alasırt
Editör: TE Bilişim
