Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin bu yıl 11’incisini düzenlediği “Kısa-Ca Uluslar arası Öğrenci Filmleri Festivali’ kapsamında festivale katılan yönetmen, akademisyen ve oyuncular, “Belgesel Sinemada Kurgu ve Gerçek İlişkisi” ile “Sinema ve Dizi Film Gerçeği” konulu söyleşilere katıldılar. Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen söyleşilere Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haluk Hadi Sümer, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Öğrencilerin büyük ilgi gösterdiği söyleşide sanat, sinema, belgesel çekimleri ve mesleğin sorunları ele alındı. Söyleşilerin ilk bölümünde Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levend Kılıç başkanlığında İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Yönetmen Ertuğrul Karslıoğlu, Görüntü Yönetmeni ve Akademisyen Bülent Vardar, Yönetmen Engin Ayça, Belgesel Yönetmeni Savaş Karakaş, Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dilek İmançer Takımcı “Belgesel Sinemada Kurgu ve Gerçek İlişkisi” konusunda katılımcılara bilgi verdi. 
İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Yönetmen Ertuğrul Karslıoğlu, belgeselin gerçekleri yorumlayarak yansıtma anlamına geldiğini belirterek, “Belgeseli denizdeki bir buz dağına benzetebiliriz. Seyirci buzun üst kısmını izler oysa, buzun altında da araştırılması gereken bilgiler vardır. Belgeselci bu altta kalan bilgileri toplayarak film çeker, belgesel yapar” diye konuştu. Sinema sanatına ilişkin bilgi veren Görüntü Yönetmeni ve Akademisyen Bülent Vardar ise, “Sinema görüntülerden var olan bir sanattır. Gerçeğin kendisini değil, seçtiği gerçeği yansıtır” dedi.
BELGESEL İÇİN KAYNAK BULUNAMIYOR
Yönetmen Savaş Karakaş, çektiği belgesellerden örnekler vererek, “Türkiye’de belgesel çekimleri için yeterli kaynakların maalesef yok edildiğini biliyoruz. Yeterli kaynağı ancak yurtdışında bulabiliyoruz.  Örneğin “Çanakkale Geçildi mi?” adlı belgeselimizde tarihe dair çok şey anlattık. Belgeselde Çanakkale ruhunu vermeye çalıştık. Topluma bu ruhu aşılayabilecek bir belgesel ortaya koyduk. Deneyimlerim bana belgeselcinin cesaretli olması gerektiğini ve aşkına ihanet etmemesi gerektiğini yani gerçekleri olduğu gibi yansıtmak gerektiğini öğretti” dedi. Söyleşinin ikinci bölümünde ise “Sinema ve Dizi Film Gerçeği” konusu ele alındı. Akademisyen ve Oyuncu Gülsen Tuncer başkanlığında, Yönetmen Semir Aslanyürek, Oyuncular Mustafa Uzunyılmaz, Volga Sorgu ve Hazal Kaya’nın katılımı ile gerçekleştirildi.  Dizilerin reyting sorunu olduğundan bahseden Yönetmen Semir Aslanyürek, “Reyting uğruna dizilerde her şey yapılıyor. Bu çok tehlikeli. Diziler bizi her şeyden uzaklaştırdı. Sanatın ve sanatçının amacı toplumu eğlendirmek değil, topluma gerçekleri göstermektir. Sanatın insanların bütün duygularını uyandırması ve onların düşünmesine yardımcı olması gerekir” diye konuştu.  Oyuncu Mustafa Uzunyılmaz ise toplumda bazı insanların dizilerdeki kötü rollere kendilerini kaptırdığını ve yanlış işlere yöneldiğine dikkat çekti.  Oyuncu Hazal Kaya, reyting uğruna çekilen dizilerin aile içi şiddeti meşru hale getirdiğini belirterek, “Aslında bu yaptığımız suç. Bunun çok zararlı olduğunu düşünüyorum.” dedi. Oyuncu Volga Sorgu ise, sektörün sorunlarına değinerek, “Ülkemizde 1900’lerdan sonra yoldan geçen herkes sinemacı olmaya başladı. Bir yığın dizinin gereksiz safsatadan ibaret olduğunu görüyoruz. Bu da kaliteyi düşürdü. Sektörde çalışanların sorunları büyürken, kazanan yine yapımcılar oldu.” dedi. Söyleşi, öğrencilerin soruları ile sona erdi.
Editör: TE Bilişim