Gerçekten ''Geççek'' Mi?

Abone Ol

Gerçekten ''Geççek'' Mi?

Tarkan’ın son şarkısı gündem…

Tarkan ne çok şey söylemiş öyle…
İktidar kızdı, muhalefet de kendine öyle bir dayanak buldu ki sorma gitsin. Televizyonlarda gazeteciler, bilim insanları bunun sosyal, siyasal, psikolojik etkilerini siyasal yansımalarını konuşuyorlar…

Herkes kendince bir değerlendirme yapıyor…

Tarkan da bir değerlendirme yaptı…

Aslında Covid günlerinde, dünyada gelişen olaylar, iklim, çevre gibi felaketlerin yaşandığı bir anda insanlara moral olsun diye bir şarkı besteledim. Bir ümit aşılamak istedim diyor...

Diyor da ümit vermesi gereken herkes bu şarkı ile her şeyi çözmeye kalktı.

İktidar üzerine alındı, olayı çok ciddiye aldı…

Muhalefet de yeter artık, az kaldı iktidarı devireceğiz havasında…

Gerçekten her şey bitti de çözüme çok mu yaklaştık.

Covid bitiyor mu?

Savaşlar bitecek mi?

Çevre doğal haline dönecek mi?

Adalet topluma hakim mi olacak?

Yani bal tutan parmağını yalamayacak mı?

Göç giderken düzülmeyecek mi?

Siyasi kayırmacılık iktidar da muhalefette de bitecek mi?

Liyakat hakim mi olacak?

Bu konuda iktidar yıprandı, muhalefetin bir çözümü projesi mi var? Yoksa siyaset  makam üretme yerine çözüm mü üretecek?

Dünyada ve ülkemizde  nüfusun çok az bir kesimi milli hasılanın çok büyük bir kısmını alamayacak mı?

Biz daha çok mu okuyacağız?

Trafikte polis korkusu ile değil de gerektiği için mi kemer takacağız?

Artık kırmızı ışıkta duracak mıyız?

Aileler çocuklarına eğitimde daha çok mu vakit ayıracak?

İşletmelerde performans önemli mi olacak?

Üniversiteler sanayi ile çok sıkı mı çalışacaklar?

Sanayici üniversite ile çözüm ortağı olmayı içine sindirebilecek mi?

Yoksa işadamlarımız mersedes alma yerine mersedes gibi olmaya mı çalışcak?

Kopyacılık yerini kendi ürününü tasarlayıp üretmeye mi bırakacak?

Kadınlar daha az mı dayak yiyecek?

Pitbul ruhlu insanların, pitbul tipi köpekleri insanları ısırmayacak mı?

Çevreye artık çöp bırakmayacak mıyız?

Ormanlar yanmayacak mı?

Siyaset orman arazilerine bina yapmayacak mı?

Şehirler insan ruhunu köreltmeyecek mi?

Demokrasi adalet üretmeye başlayacak mı?

Emperyal ülkeler barışı, demokrasiyi, adaleti dünyaya hakim kılmaya karar mı verdi?

Halk demokrasinin seçenin değil  aynı zamanda adil faydalananı da olacak mı?

Vatandaş olarak torpil tanıdık aramaktan vazgeçecek miyiz?

Davalarımızda tanıdık hakim savcı arayışımız son mu bulacak?

Güçlü değil haklı mı güçlü olacak?

Muhalefet iktidara gelince şu an kızdıklarını yapmayacak mı?

İktidar muhalefete gelince muhalefetin şu anda kızdığını kendi yapmayacak mı?

Ne değişiyor da ne geçecek?

Neyin ümidi ?

Kuru kuruya neyin gazını yaşıyoruz?

Hiç kimsenin ümide dair projesi yok?

Geleceğe dair fikri yok?

Ama değişecek, geçecek…. Ne değişecek? Kafayı kumdan çıkardık mı yoksa?

Biz bu dolduruşla insana dair ve insanlığa dair her şeyimizi kaybetmedik mi?

Dünya;  küresel felaketleri bu dolduruşlarla inşa etmedi mi?

Tükenişin başlangıcı bu dolduruşlar değil mi?

Elimizden insanlığımız, insan ait değerlerimiz gidiyor ve biz bir şarkı ile yıkılıyoruz ya da yıkıyoruz….

Uyan ey halkım uyan…

Geçen ne varsa bize geçiyor…

Bizden geçiyor.