Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı sona erdi.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen toplantı, 3 saat 10 dakika sürdü.

MGK toplantısının ardından yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi:

- PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ ve DEAŞ terör örgütleri başta olmak üzere, milli birlik ve beraberliğimiz ile bekamıza yönelik her türlü tehdir ve tehlikeye karşı yurt içinde ve yurt dışında azim, kararlılık ve başarıyla icra edilen operasyonlar hakkında kurula bilgi sunulmuş ve ilave tedbirler müzakere edilmiştir.

"Hiçbir terör örgütünün varlığına müsaade edilmeyecek"

- Yüce milletimizin ve eşsiz ülkemizin savunmasını ve güvenliğini sağlamak maksadıyla BM Şartı'nın 51. maddesi kapsamında güney sınırlarımız boyunca icra edilen operasyonların tek hedefinin terör örgütleri olduğu, bölgemizde; sınırlarımızı, şehirlerimizi, vatandaşlarımızı ve güvenlik güçlerimizi hedef alan hiçbir terör örgütünün varlığına ve etkinliğine müsaade edilmeyeceği, bunun için gereken her adımın kararlılıkla atılacağı hususu vurgulanmıştır.

- Teröre karşı verdikleri kahramanca mücadele; milli ve milletler arası hukuk ile insan hakları ve kamu vicdanına mutlak bir bağlılıkla hareket etmeyi ilke olarak benimseyen güvenlik kuvvetlerimizin, ağır darbe alan bölücü terör örgütlerine nefes aldırmak maksadıyla yalan ve iftiraya başvuran çevrelerce hedef alınmasına hiçbir surette müsamaha gösterilmeyeceğinin altı çizilmiştir.

Yunanistan'ın adaları silahlandırılması

Türk Kızılay'dan gönüllü iftarı Türk Kızılay'dan gönüllü iftarı

- Türkiye'nin uzlaşmacı ve samimi yaklaşımı ile çözüm odaklı diyalog ve tekliflerine kayıtsız kalan Yunanistan'dan gayri askeri statüdeki adaların silahlandırılması başta olmak üzere uluslararası hukuku ve antlaşmaları ihlal eden faaliyetlere bir an evvel son vermesini beklediğimiz kuvvetle vurgulanmıştır.

KKTC'nin Türk Devlet Teşkilatı'na gözlemci olarak kabulü

- Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Türk Devletleri Teşkilatı'na gözlemci statüsünde kabulünden duyulan memnuniyet dile getirilmiş; Kıbrıs meselesinde hakikatleri ve hakkaniyeti esas alan çözüm yollarını kapatma gayretlerinin akamete uğramaya mahkum olduğu ve Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türklerinin haklı davasına verilen desteğin kararlılıkla sürdürüleceği ve diğer uluslararası kuruluşlar ile ülkelerden benzer adımları beklediğimiz ifade edilmiştir.

- Bosna-Hersek ve Kosova'da meydana gelen son gelişmeler değerlendirilmiş, bölgedeki istikrar, huzur ve barış ortamının muhafazası için ayrılıkçı söylemler ve tek taraflı girişimlerden kaçınılması çağrısında bulunulmuştur.

Editör: TE Bilişim