15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında Ankara’da bulunan Akıncı Hava Üssü’nde darbeci askerlerin açtığı ateş sonucu 3 yerinden yaralanan ve eşini şehit veren Türkan Güder, o karanlık geceyi anlattı. Güder, “Ben eşimin cenazesine bile katılamadım” dedi.
Ankara’nın Kahramankazan ilçesinde ikamet eden Türkan Güder, 15 Temmuz gecesi ailesiyle birlikte hain darbecileri önlemek için gittiği Ankara Akıncı Hava Üssü’nde, darbeci askerlerle mücadele ederken elinden, belinden ve ayağından yaralandı. Eşi Ümit Güder, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı üzerine Akıncı Hava Üssü’nde F-16’ların kalkışına engel olmak için gittiğinde başından vurularak şehit olurken, oğlu Mertcan Güder ise ayağından yaralandı. Türkan Güder, bugün olsa yine çıkacağını ve vatanı için canını vermeye hazır olduğunu belirterek, hain darbe girişiminin 6. yıl dönümüne sayılı günler kala yaşadıklarını anlattı.
“Bize ateş edenler asker değildi”
Hain darbe girişiminden haberdar olunca ilk olarak eşinin çıktığını, ardından oğlunun çıktığını ve oğlundan ve eşinden haber alamayınca kendisinin çıktığını ifade eden Güder, “Saat 1’de hava üssünde buluştuk. Hava üssü, biz gittiğimizde çok kalabalıktı. Sonra saat 3,5 4 gibi, o zamana kadar biz bekledik. Bize niye geldiğimizi sordular. Biz de ‘Buradan giden uçaklar Ankara’yı bombalıyor, haber geliyor diye onun için geldik’ dedik. Bize, ‘Yok Suriye sınırına gidiyor’ diye söylediler. Suriye sınırına gitmediğini biliyorduk. Elimizdeki telefonlara mesaj geliyordu sürekli. 3,5-4 sıraları aramızdan siyah motorlu birisi geldi. O geldikten sonra asker değişimi oldu. Bize ateş edenler asker değildi. Ben onlara asker desem, askerime şey olmuş olurum, askerimiz değildi çünkü. Ayakları kot pantolonlu, spor ayakkabılı, üstünde sadece kamuflaj, elleri yüzleri kapalı, ellerinde büyük silahlarla asker değişiminden sonra onlar çıktı ortaya” diye konuştu.
“Ben şu anda gaziyim, şehit eşiyim, gururluyum, mutluyum”
Güder, 15 Temmuz şehidi Ümit Güder’in vurulduktan 5 gün sonra şehit olduğunu hatırlatarak, “2 tane araç arka arkaya çektiler. Orada emir komuta ben de diyen, o bizim aramızdan geçen, komutayı o vermiş. Biz sağ taraftaydık, onlar sol taraftan bizi çapraz ateşe tuttular. Eşim arkadaydı ben oğlumla birlikte öndeydim. Bizi orada çapraz ateşle vurdular. Ben 3 kurşun yedim, oğlum yine ona keza. Eşim 1 kurşun kafasına tek gelmişti, beşinci gün şehit oldu. Çok acı yaşadık, çok şeyler gördük. Şükürler olsun rabbime. Devletimiz yanımızda, ayaktayız. Bayrak için, vatan için ben şu anda gaziyim, şehit eşiyim, gururluyum, mutluyum. Her zaman için ben acımı içime gömdüm. Bu vatan için, bu bayrak için, seve seve canımı vermeye de hazırım” ifadelerine yer verdi.
“Ben eşimin cenazesine bile katılamadım”
15 Temmuz Gazisi Türkan Güder, Akıncı Hava Üssü’nde darbeci askerlere karşı koyduktan sonra yaralanınca eşi ve oğluyla beraber 3 farklı hastanede ayrı ayrı tedavi gördüklerini belirterek,” Biz 3’ümüz 3 farklı hastaneye düştük. Oğlum yoğun bakımdaydı. Ben hep gelenlere oğlumun yoğun bakımda olduğunu, haberi vermemeleri gerektiğini söylüyordum. 5’inci günü bana haber geldi. Ben eşimin cenazesine bile katılamadım, oğlum ona keza. Oğlum, iki ay kaldığı yoğun bakımdan çıktıktan sonra doktor eşliğinde söyledik. Oğlum bizimle küstü, konuşmadı bile 'Babamın öldüğünü haber vermediniz' diye. 6 ay hastanelerde tedavi gördük. Hala benim oğlum 1 2 ay önce ayağından yine ameliyat oldu. Acımız büyük ama vatan her şeyin üstünde geliyor” ifadelerini kullandı.
Gazi Türkan Güder, Akıncı Hava Üssü’nde vurulduktan sonra 3 yerinden yaralandığını, defalarca ameliyat olduğunu ve hastanede ayağındaki açık yarayı kapatmak için parça eklediklerini belirtti. Ayrıca elini kullanmakta hala sıkıntı yaşadığını ifade eden Güder, hala fizik tedavi gördüğünü kaydetti.

Editör: TE Bilişim