Anne adayları oldukça bu dönemde çok heyecanlı ve elbette ki oldukça tedirgin de olabiliyorlar. Daha sağlıklı beslenmeye ve daha çok hareket etmeye çalışıyorlar. Gebelik de beslenme dönemsel olarak farklılık göstermektedir. Kendinizi kısıtlamamakla birlikte sağlıklı beslenerek almanız gereken kilodan fazlasını almamaya dikkat edin. 9 ay boyunca sağlıklı beslenmek hem size hem de bebeğinize iyi geleceğini en başta hatırlatmak istedim. İyi okumalar.

Hormon dengesinin bozulması, vücut yapısındaki değişiklikler, psikolojik problemler ve sürekli yemek yeme isteğiyle birlikte birçok değişiklik ortaya çıkmaktadır. Hamilelik döneminde diyet yapmak değil sağlıklı beslenmek en önemli kaideniz olmalıdır. Anne ve bebeğin sağlığı beslenme ile doğru orantıda olduğu unutulmamalıdır.

Genellikle annelerde midede ekşime ve şişkinlik şikayetleri fazlacadır. Bunun için kafeinli içeceklerden uzak durulması, az az ve sık sık beslenilmesi, yemek sonrası yürüyüş yapılması, daha fazla su içilmesi, yağlı, soslu, baharatlı besinlerin tüketilmemesine dikkat edilmesi önemlidir.

İlk trimester yani ilk 3 ayınızda kalori dengenizi fazla arttırmamalısınızdır. İlk 3 aylık süreçte kilo almanıza gerek yoktur. Ama bu dönemde muhakkak ki sağlıklı beslenmek şarttır. İkinci trimester da ilk aya göre 300 kalorilik bir artış olmalıdır. Bebeğin hızla büyümeye başladığı dönemde artık iştah fazlalığı ortaya çıkmaktadır. Son 3 ay yani 3 trimester da ise kilo artışı daha fazla olmaktadır. Bebek tüm enerjiyi anneden almaya başlar. İyi ve kaliteli beslenmek 1. Aydan son aya kadar oldukça önem taşımaktadır. Alınan kilolar vücut daki dağılım oranına göre şu şekildedir. Bebeğinizin 3 ile 4 kg olduğunu düşünürsek, Plasenta 0.5-1 kg, Amniyotik sıvı 1 kg, Göğüsler 0.5 kg, Uterus 1 kg
Anne kan hacminde artış 1.5 kg, Yağ deposu 2.5 veya daha fazla, Artan kas dokusu ve hücre içi sıvı 2- 3.5 kg toplamda 12.5 kg civarında bir kütleye ulaşmış olmalısınız.

Ödem, özellikle gebeliğin son üç ayında görülen ödem doğal bir olay olmasına karşın ödemin vücuttaki miktarı ve yaygınlığı oldukça önemlidir.

Yeterli ve dengeli beslenmek hem anne hem de bebek için oldukça önemlidir. Bütün besin gruplarından her dönem boyu tüketilmesi gerekmektedir. Bebeğinizin gelişimini sağlayabilmek için günlük almanız gereken enerji miktarına 300 kalorilik bir enerji ilavesi yapılması gerekir. Enerjinizi yeterli düzeyde sağlamak için protein görevini gerçekleştirebilir. Eğer yeterli enerji alımını sağlamıyorsanız, vücudunuz proteinleri hücre yapımı için değil enerji elde etmek için kullanır. Proteini dengelemek oldukça önemlidir. Fazla enerji gereksinmenizle birlikte, günlük almanız gereken toplam enerji miktarı yaklaşık 2500 kaloridir. Daha çabuk ve yararlı olması için enerjiye dönüşmesi için karbonhidratlar ön planda olması gerekir. Gebelerde protein tüketimi ise ortalama 70 gram şeklindedir. Eğer siz günde 3-4 porsiyon protein içeren süt, yoğurt, peynir ve de 120-150 gram kırmızı et, tavuk veya balık tüketiyorsanız, bu ihtiyacınızı karşılıyorsunuz demektir. Bebeğinizin beyin gelişimi için haftada iki kez mutlaka balık tüketin.

Vitamin ve minerallere bakacak olursak demir için yumurta, et ve türevleri, koyu yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ve kuru meyvelerde bulunduğu için bu besinler tüketilmelidir. Demirden zengin bir beslenme vermiş ise doktorunuz bunu mutlaka yemeklerden önce veya meyve suyu ile alınması önemlidir. Daha iyi bir emilim sağlayacaktır. Demir için kuru üzüm, kuru erik, kuru kayısı yenebilir veya portakal suyu içine pekmez de karıştırılabilir, pekmez ile kivi de iyi bir demir takviyesi olduğunu önemle hatırlatmak isterim. Diğer önemli kısım ise demir emilimini engellediği için yemeklerle birlikte çay ve kahve içilmemesi gerekir. Çinko, bebeğin hücre büyümesi, beyin gelişimi için oldukça önemlidir. Kırmızı et, deniz ürünleri, süt, yoğurt ve türevleri, yumurta ve yağlı tohumların tüketilmesi, çinko alımı için gerekli besinlerdir. Folik asit gebelik öncesi ve gebelik döneminde önemli tüketilmesi gerekli bir kaynaktır. Koyu yeşil yapraklı sebzeler, karnabahar, et, süt, yoğurt ve türevleri, yumurta ve tahıllar olarak tüketilmelidir. Yetersiz alımı bebeği ve anneyi sağlık açısından etkilemektedir. Bunun içindir ki folik asitten zengin besinlerin pişirme yöntemlerine muhakkak dikkat edilmelidir. Kalsiyum ise bebeğin iskelet yapısı ve annenin de kemik kütlesinin korunması için tüketimi önemlidir. Süt, yoğurt, peynir, pekmez, fındık, kuru baklagiller ve yeşil yapraklı sebzeler zengin kalsiyum kaynaklar olduğu için günlük beslenmeye bunlar eklenmelidir. A vitamini bebeğin sağlığı için önemli olduğundan anne beslenmesine balık, süt, yoğurt, yumurta sarısı, havuç, koyu yeşil yapraklı sebzeler, domates gibi sebzelerde yüksek miktarda A vitamini bulunan besinleri eklemesi gerekir. Kemiklerdeki kalsiyum etkinliği için D vitaminine ihtiyaç duyduğundan annelerin güneş ışığından yararlanması gerekir. C vitamini tüm enfeksiyonlara karşı koruyacağı için sebze ve meyve tüketimi bu dönemde de önem taşımaktadır.

Haftada 1 kez kuru baklagiller, 2 kez balık, 3 kez kırmızı et, 1 kez de hindi ve tavuk tüketerek, beslenmenizde protein dengesi kurun.

Suyun çok önemli olduğu unutulmamalı, anne ve bebeğin artan kan hacmi için günlük en az 8- 10 bardak su içilmelidir.

Düzenli olarak egzersiz yapılmalı ve doktorunuzun verdiği takviyeleri muhakkak tüketmelisiniz.

Gebelik ve Diyabet ( Gestasyonel diyabet), ailesinde diyabet geçmişi olan, şişman, daha önceden sorunlu gebelik geçirmiş, 35 yaş sonrası gebe kadınlarda diyabet görülme riski daha fazladır. Bir önlem olması açısından çoğu gebe kadının rutin olarak gestasyonel diyabet testi yaptırması erken müdahale açısından önemlidir.

Beslenmenizde herşeye vererek besin çeşitliliği sağlayın, bebeğinizi sağlıcakla dünyaya getirin.

Sağlıcakla kalın…