Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, yeni kabineye ilişkin "YSK'nın takvimine bağlı bu. Eğer bugün açıklarsa, cuma günü Meclis'in toplanacağını varsayarsak yemin töreninin hemen başlaması, geçici divanın oluşturulması, milletvekillerinin yemin etmesi ve Cumhurbaşkanımızın yemini ile birlikte, yani en erken cuma, cumartesi gözüküyor." dedi.

Oktay, A Haber televizyonunda değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeniden Cumhurbaşkanı seçilmesiyle Türkiye'nin tamamının kazandığını belirten Oktay, "Bunun böyle olduğunu çok yakın gelecekte tüm vatandaşlarımız da görecek, aslında bunu dünya da görmeye başladı." dedi.

Oktay, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dünyadaki mevcut liderler arasında en tecrübeli liderlerden olması ve saygın bir yerinin bulunması dolayısıyla seçim sonucuyla tüm dünyanın da kazandığını ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu:

"Bu, dünya barışı açısından, dünyadaki çok köklü sorunların çözümüne yönelik de bir fırsat penceresi açmakta. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı'mızı sevsin veya sevmesin, onaylasın veya onaylamasınlar, uluslararası camia açısından söylüyorum, genelde kabul gören bir şey vardır, Cumhurbaşkanı'mızın girdiği bir ortamda bir çözüm odaklı yaklaşımın olduğu mutlaktır. Dolayısıyla burada hem Türkiye hem de dünyanın kazandığını görüyoruz."

"Türkiye'nin en büyük sorunu da muhalefetsizliktir"

Muhalefetin, seçimin birinci ve ikinci turu sonucunda kendi yanlışlarını ve milleti anlamaya çalışmaktan ziyade, "suçlayıcı, üstenci ve hor gören" bir tavır sergilediğini dile getiren Oktay, milletin bu tavra karşı cevabını çok net verdiğini söyledi.

Oktay, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik istifa taleplerine ilişkin bir soru üzerine, şöyle konuştu:

"Bunun vazgeçilmez bir sonuç olduğunu düşünüyoruz biz. 'Millet İttifakı'nın biz dağıldığını düşünüyoruz aslında. İttifak çatırdamaya başladı, seslerini biz duymaya başladık, dolayısıyla yakında bütün Türkiye de duyacaktır.' diye bir ifademiz olmuştu. İstifa eder, etmez bu onların iç süreci ama biz, çok ciddi bir sorgulamadan geçeceklerini görüyoruz. Buradaki sorgulamanın arkasında iki sebep yatıyor. Artık sayısını biz de karıştırdık, 15,16, 17 tane seçimi arka arkaya kaybeden birisinin sürekli sorunu başka yerlerde araması, kendisinde veya kendilerinin içerisinden ziyade başka yerde araması zaten bu muhalefet açısından en büyük zaaftır. Türkiye'nin en büyük sorunu da muhalefetsizliktir, kaliteli bir muhalefet olmayışıdır.

İkinci bir konu, şu anda yine kendi içinde bu zaten sorgulanıyor, uzun zamandan beri şimdi daha yüksek sesle sorgulanmaya başlandı. Burada yüzde 1 toplam oyu var veya yok bir kesimin, tabanda karşılığı olmayan ama Meclis'te 40 milletvekili ile temsil edilebileceği bir durum söz konusu. Cumhuriyet Halk Partisi boyutunda baktığınızda ve muhalefet boyutunda baktığınızda otomatikman sorgulanması gereken ve zaten sorgulanan bir durum bu da."

"Verdikleri sözlerin de altları boştur"

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun "Aynı şeyleri yaparak farklı sonuç asla beklemeyeceğiz artık" sözlerine ilişkin Oktay, "Bu kendi içlerindeki yarışın da başladığı ile alakalı bir işarettir diye düşünüyoruz. Bu tüm diğer partilerde de Millet İttifakı'nda da devam edecektir. Gerek Kılıçdaroğlu'nun veya gerekse diğer ittifak ortaklarının, yerel seçimlere yönelik ittifakı uzatma gayretlerini, aslında kendi başarısızlıklarını örtmenin bir aracı olarak kullandıklarını değerlendiriyorum." diye konuştu.

Oktay, İmamoğlu'nun, Kılıçdaroğlu'na karşı daha önce "açtığı bayrağı" yeniden dalgalandırmaya başladığını ifade ederek, konuşmasına şöyle devam etti:

"İmamoğlu dediğiniz olay da zaten bir projeden ibarettir. O da başka bir şey değildir, o da gelip geçecektir. Yaptığı bir işle, projeyle, başarılarla gündeme gelen isimler değildir bunlar. Geride eserler bırakarak gelen isimler değildir, altları boştur. Verdikleri sözlerin de altları boştur, yaptıkları icraatlar boyutunda baktığınızda da altları boştur. Birisinin belediyede öyledir, diğerinin geçmişte yaptığı görevlere baktığınızda aynı sorundur ve bugün icra ettiği görevlere baktığınızda da yine aynı şeydir. Yani sürekli lafügüzaf diye ifade edeceğimiz şeylerden ibarettir."

Muhalefetin samimiyetsizliğin yanı sıra liyakatsizlik sorunu yaşadığını belirten Oktay, "Eser, proje üretemeyen, vizyon ortaya koyamayan, bir ufuk çizemeyen dolayısıyla kendi içlerindeki kısır çatışma ve çekişmeleri Türkiye'nin gündemine getirip Türkiye'nin sorunu gibi sunmalarından ve Türkiye'yi sürekli dışarı şikayet etmekten başka yaptıkları, başarılı oldukları bir alan da yok aslında. Milletimiz de bunu görüyor." dedi.

"En erken cuma, cumartesi gözüküyor"

Oktay, yeni kabine çalışmalarının devam ettiğini, liyakat, samimiyet, yerlilik ve millilik açısından yeterli bir kadro havuzlarının bulunduğunu belirterek, yeni kabinenin açıklanma tarihine ilişkin şu bilgileri verdi:

"Şu anda Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) takvimine bağlı bu. Eğer bugün açıklarsa işte cuma günü Meclis'in toplanacağını varsayarsak yemin töreninin hemen başlaması, geçici divanın oluşturulması, milletvekillerinin yemin etmesi ve Cumhurbaşkanı'mızın yemini ile birlikte, yani en erken cuma, cumartesi gözüküyor. YSK'nın milletvekili kesin sonuçlarını bugün açıklayacağını varsayarak bunu ifade ediyorum. Cumhurbaşkanı kesin sonuçlarını açıkladığı gün de Cumhurbaşkanı'mız yemin edip kabinesini açıklayıp hemen çok hızlı bir şekilde de sürece başlayacaktır."

"Ekonomik tedbirler öncelikli olacak"

"Cumhurbaşkanı'mız birinci döneminde bir Cumhurbaşkanı Yardımcısı ile devam etmiştir, ikinci dönemde bir değil de birden fazla olabilir ama bu sınırlı sayıdaki bir şey olur. Cumhurbaşkanı'mızın tercihidir o." diye konuşan Oktay, yeni hükümetin, güçlü bir ekonomi yönetimiyle, ekonomiye öncelik verileceği mesajını vurgulayacağını söyledi.

Oktay, "Cumhurbaşkanı'mızın da zaten birincil önceliği bu olacak. Özellikle büyük şehirlere baktığımızda, kira ve benzeri artışların kontrolsüz olması olayı ve son dönemde bunun istismar edildiğini de biz düşünüyoruz. Bütün bu istismarların önüne geçilmesi için alınacak tedbirlerle çok hızlı sonuç alacağımızı görüyoruz. Ekonomik tedbirler öncelikli olacak." dedi.

Deprem bölgesindeki çalışmalara seçim sürecinde de taviz vermeden devam ettiklerinin altını çizen Oktay, depremden etkilenen illeri, afetlere dirençli olacak şekilde ayağa kaldırmayı hedeflediklerini ve açıklanan konut projelerini tamamlayacaklarını kaydetti.

Oktay, Türkiye'deki sığınmacıların geri dönüşlerini sağlama konusunda sürecin devam ettiğini belirterek, bunun için Suriye ile siyasi görüşmelerin ve Türkiye'nin güneyindeki güvenli bölgede, Katar'ın mali desteğiyle oluşturulacak yerleşim yerlerine sığınmacıların dönmesinin hızlandırılacağını bildirdi.

Dışişleri Bakanı Fidan: PKK biz vurdukça köşeye sıkışıyor Dışişleri Bakanı Fidan: PKK biz vurdukça köşeye sıkışıyor

Yeni dönemde savunma sanayisindeki ilerlemenin süreceğini aktaran Oktay, Türkiye'nin bir enerji üssü olması için yürütülen çalışmaların çok daha hızlı şekilde devam edeceğini vurguladı.

"Çok ciddi tecrübe kazandık"

Oktay, kiraya yüzde 25'lik zam sınırının devam edebileceğini, konut arzını geliştirerek yüksek kira artışı sorununun önüne geçmeyi hedeflediklerini belirterek, şunları söyledi:

"Bu konuda biz çok ciddi tecrübe kazandık. 6 Şubat'taki depremlerin ardından konutlar yükseldi. Bir yıl içerisinde 320 bin konutu üretebiliyorsunuz. Bütün Türkiye'ye yaydığınızda, bizim hatırlarsanız önceden bir 500 bin konutluk "İlk Evim" projemiz vardı, bir de orta gelirlilere olan konut projemiz vardı. Her ikisinde de talepler alındı ve ona göre de kuralar çekildi, çekilmeye devam ediliyor ve orada zaten konut üretimi başladı."

Yeni anayasanın mümkün olduğunu, bu yönde çalıştıklarını ve süreci muhalefet ile birlikte götürmeye açık olduklarını dile getiren Oktay, "Herkes kendi anayasa çalışmalarını yapabilir, sonrasında belirli bir ortak zeminde buluşulabilirse bu neden olmasın. Bu herkesin kazanacağı bir süreçtir aslında." dedi.

"Yerele, şehirlere yansımasını arzu ediyoruz"

Oktay, 2024'teki yerel seçimlere ilişkin soruya karşılık da şu değerlendirmelerde bulundu:

"Cumhuriyet Halk Partisi'nin büyük şehirlerdeki belediyelerine, icraatlarına baktığınızda lafın ötesinde bir eser göremiyorsunuz. İşte dün Ankara'daki yağmura baktığınızda ve sonunda bütün sokakların selden geçilmediğini görüyoruz. Bu çok sık tekrarlanmaya başladı. Şunu da hep söyledik dünya bir iklim değişikliğini yaşıyor ve mevcut altyapının bu yeni iklim değişikliği çerçevesinde güncellenmesi, geliştirilmesi gerekiyor. İstanbul, İzmir, Antalya farklı değil, diğer iller de farklı değil aslında. Ama baktığımızda yerele cevap veremeyen yerel yönetimler yaklaşımını görüyoruz. Yerel yönetimlerin gözü genelde hep merkezde, Cumhurbaşkanı Yardımcılığında oldu bugüne kadar. AK Parti olarak da baktığımızda Cumhur İttifakı olarak da baktığımızda en başarılı olduğumuz alanlardan birisi eser siyasetidir ve bu başarı Cumhurbaşkanı'mızla başlayan bir süreçtir. Türkiye'nin kalkınması, gelişmesi ve ilerlemesi ile elde ettiğimiz sonuçların yerele, şehirlere yansımasını arzu ediyoruz."

Cumhur İttifakı ile yasama ve yürütmede sağlanan uyumun, yerel yönetimlerle birleşmesinin, yerelden kalkınmayı beraberinde getireceğine dikkati çeken Oktay, "Gerek birinci tur gerek ikinci tur seçimlerden dersler çıkararak yerel seçimlere yürüyeceğiz. İnşallah oradan farklı bir sonuç çıkacağını ümit ediyoruz. Biz üzerimize düşen her şeyi yapacağız, milletimize kendimizi, projelerimizi anlatacağız ve merkezle de uyumlu bir şekilde inşallah sonuca yürüyeceğiz." dedi.

Editör: Birkan Bakay