Eşek örnekleri...

Abone Ol

KUR'AN'DA EŞEK ÖRNEKLERİ VE İBRETLER 

Pazartesi günkü yazımızda, kimsenin aklına gelmeyen, gündemde olmayan, farklı bir konuyu ele almıştım. Öyle ya Türkiye ve Dünya gündemi çok yoğun, çok farklı konular var. Siyasi tartışmalar, Cumhurbaşkanlığı seçimi, Çatı adayları, PKK'nın kaçırdığı çocuklar, sel ve su taşkınları, çöken yollar, aşk ve şehvetin eseri olan cinayetler, trafik kazaları artan ölümler, trajik olaylar, yaklaşan Berat Kandili ve Ramazan ayı.

Böylesine önemli pek çok konu varken, eşeklerden, eşek sütünden ve eşekliklerden söz etmenin ne anlamı var?

Efendim karakaçan da dediğimiz toplumun adeta bir parçası haline gelmiş, fıkralarımızı süsleyen, Hocamızla birlikte turşu satan, sırtına ters de binse onu zevkle taşıyan, Hocamızın sırdaşı ve yoldaşı olan eşekler deyince akla ilk gelen hep kötü şeyler oluyor. Eşeğin de iyi yönleri olduğu kadar kötü yönleri de var, tıpkı insanlar gibi. Ama inat deyince, azgınlık deyince, şehvet deyince, gürültü ve patırtı deyince, aç gözlülük ve aptallık deyince, hatada ısrar etmek deyince akla ilk o geliyor.

Kutsal kitabımız Kur'an'da bile dört ayrı yerde, dört ayrı sûrede eşeklerden örnekler verilmiş, benzetmelerde kullanılmış. Bu benzetmeler çok ilginçtir ve dikkat çekicidir. Gelin birlikte bu âyetlere bir göz atalım. Bize verilen mesajlaerı anlamaya çalışalım:

1- Bakara Sûresi, 259. Ayette, Hz. Uzeyr ve eşeğinden söz edilir. Uzeyr, çatıları çökmüş duvarları yıkılmış bir şehre uğrar.”Allah burayı ölümünden sonra nasıl diriltecek?” diye sorunca Allah O'nu yüz yıl ölü bırakır, sonra yeniden diriltir. O'na sorar:”Ne kadar kaldın?” O da” Bir gün ya da günün bir kısmı kadar kaldım” der. Allah şöyle buyurur:”Hayır, yüz yıl kaldın; şimdi yiyeceğine ve içeceğine bak, bozulmamış. Bir de eşeğine bak(kemikleri dahi çürümüş)! İşte bunlar seni insanlara (öldükten sonra dirilmeye) bir delil kılmamız içindir, kemiklere de bak, onları nasıl birbiri üzerine kaldırıyoruz! Sonra da onlara bir et giydiriyoruz” Hz. Uzeyr onun dirilişini müşahede ederek Allah'ın kudreti böylece kendisine açıkça belli olunca “ artık biliyorum ki şüphesiz Allah, her şeye hakkıyla gücü yetendir” der.

2- Lokman Sûresi, 19.âyette, Hz. Lokman'ın oğluna yaptığı nasihat arasındaki “O halde yürüyüşünde mu'tedil ol, sesini de alçalt. Çünkü seslerin en çirkini eşeklerin sesidir” şeklindeki tavsiye ve benzetmedir.

3- Cuma Sûresi, 5. âyette “Kendilerine Tevrat yükletilip de sonra onu taşımayan (içindeki hükümle amel etmeyen) kimselerin misâli sırtında kitaplar taşıyan eşeğin misâli gibidir. Allah'ın âyetlerini yalanlayan kavmin misâli ne kötüdür. Halbuki Allah, o zalimler topluluğunu (küfürlerindeki ısrarları yüzünden) hidayete erdirmez” şeklindeki benzetmedir.

4- Müddessir Sûresi, 50-51 âyette “ Sanki onlar, aslandan kaçan yaban  eşekleridir” diye anlatılan, kıyamet gününde Sakar'a, Cehennem'in o dehşet vadisine girecek olan, namaz kılmayan, yoksulu da doyurmayan, bâtıla dalanlarla birlikte dalan günahkârlar eşeğe, aslandan kaçan eşeklere benzetilmişlerdir.

Bakara'daki âyeti Allah'ın her şeyi ilk olarak ve yeniden yaratma konusunda sonsuz güç ve kudret sahibi olduğuna bir delil olarak görebiliriz. Diğer âyetlerde geçen benzetmeler ise gerçekten çok ilginçtir. Özellikle Lokman Sûresinde, yüksek sesle bağırıp çağıranların, gürültü yapıp çevresini rahatsız edenlerin olur olmaz yerde anıran eşeklere benzetilmesi cuk diye yerine oturan bir benzetmedir.

Bu âyeti, Hz. Peygamberimizin(s.a.v) “Horozun öttüğünü işittiğiniz vakit, Allah'tan lutfunu ihsan etmesini isteyiniz; çünkü o bir melek görmüştür. Eşeğin anırmasını işittiğiniz vakit de şeytandan Allah'a sığınınız; çünkü o bir şeytan görmüştür” sözüyle birlikte ele alırsak, bağırıp çağırmanın, insanları rahatsız etmenin ne kadar şeytanî bir davranış olduğunu anlamış oluruz.

Gerçekten gürültü, insanları rahatsız edecek bağırma ve çağırmalar bir çevre kirliliğidir. Toplumu rahatsız eden davranış biçimleridir. Böyle yapanlar, eşeğe benzetilmiştir. Yapılan her kötü iş de eşeklik olarak adlandırılmıştır. Hadi eşek hayvandır, şuursuz bir varlıktır, peki insana ne oluyor ki eşeklere benzemeye çalışıyor? Eşeklere özel özgür bir hayatın özlemini yaşıyor, neden?

İnsan ne gariptir ki kendine aslan dediklerinde sevinir de, eşek denilince kızar. Burada eşeğe kızılması ve yapılan çirkin davranışların eşeklik olarak nitelendirilmesi gerçekten manidardır. Bu eşeklikleri de eşekler değil, iki ayaklı eşek görünümlü insanlar yapmaktadır. İki ayaklı eşekler, dört ayaklı eşeklerden daha makbul, daha sevimlidirler.

Eşeğe de Allah'ın yaratmış olduğu bir varlık olarak bakmalı ve boşuna yaratılmadığına inanmalıyız. Onlara ve diğer hayvanlara da zarar vermedikleri sürece şefkat ve merhametle davranmalıyız. Onlara zulmetmemeliyiz, işkence etmemeliyiz. Cuma yazımızda nasip olursa bazı eşeklik örnekleri üzerinde durup düşünelim.

                                FESBUG FİLOZOFLARINDAN 10 HİKMETLİ SÖZ! 

 

1- Asrın tarzına değil, Allah'ın farzına uyan kazanacak!

 

2- Problemin üzerinde kuluçkaya yatarsanız, mükemmel civcivleriniz olur.

 

3- Monalisa gibisin; ne güldüğün belli ne de ağladığın.

 

4- Kusursuz bir çakıl taşı olacağına, kusurlu bir elmas ol.

 

5- Romantik filmler başlarken: “Bu filmdeki erkekler tamamen hayal ürünüdür, gerçek hayatla hiç bir ilgisi yoktur” yazılmalı.

 

6- Ben en derin yaramı “sana kıyamam!” diyenlerden aldım.

 

7- Herkes bir yaşam seçer ve seçtiğinin ya ödülünü alır ya bedelini öder.

 

8- Bizde “Geri Dönüşüm Kutusu” yoktur, sildik mi biter. 

 

9- Bütün erkekler aynı değil bacım; kimleri dansa kaldırır kimleri namaza.

 

10- İnsan ne ederse kendine eder. Ama sorsan, bunun suçlusu ya hayattır ya kader.

                                               GÜNÜN SÖZÜ

EŞEĞİN ÖLÜMÜ, KÖPEĞİN DÜĞÜNÜDÜR.

                                                                                             Atasözü