Eko sistem, temel anlamı ile bir mekânda; canlı cansız her türlü varlık, oluşum, zaman, mekân, iklim her şeyi ile sistemin dengeye gelerek vücut bulmasıdır. Buna ekolojik ( çevrebilimsel) sitem deniyor.

Bu kavram ekonomi alanında da kullanılıyor. Ekonomik alanı oluşturan çevresel sistem diyebiliriz.
Her girişimcilik her oluşum iyi ya da kötü manada kendi eko sistemini oluşturur.

Eğer sistemi bilinçli kurarsanız doğru ve katma değerli bir yaşam üreten bir ekonomik çevre oluşabilir.

Yani öyle göç giderken düzülür diyerek değil,  göçün nereye nasıl, ne zaman, hangi şartlarda kimlerle hangi kaynak ve yöntemleri kullanarak gideceğini önceden hesaplayarak eko sistemler oluşturulmalıdır.

Teknoloji eko sistemi de benzer şekilde kendi çevresel değerleri ile yeni yaşamlar vücuda getirirler. Önce hayaller fikre, fikirler projeye dönüşerek tabii ki.

Biz asıl teknoloji ve ekonomi eko sistemini merkeze alan bir bakış açısı ile son günlerdeki gelişmeleri değerlendireceğiz.

Eko sistemlerin katma değer üretecek şekilde kurulması için bilinçli bir oluşum gerekir.

Ülkemiz bazında düşünecek olursak;

İçinde bulunduğumuz dar boğazdan nasıl kurtulabiliriz?

Nasıl lokomotif bir ülke olabiliriz?

Bağımsız bir ekonomiye sahip olmak için hangi adımları atmalıyız?

İstikbalde daha güçlü bir varlık gösterebilmemiz için bugün neler yapmalıyız?

Toplumumuzu buna nasıl hazırlayabiliriz?

Sosyal ve psikolojik olarak engellerimiz neler? Bunlardan nasıl kurtulabiliriz?

Lokomotif bir ülke olmak için hangi stratejik sektörlerde girişimler yapmalıyız?

Katma değeri yüksek eko sistemleri nasıl kurabiliriz?

Bu eko sistemlerin insan kaynakları nasıl olmalı?

Sistemi kurmak için sorunlarımızı doğru tespit edip doğru analizlerle doğru çözümler üretmek için nasıl bir bakış açısına sahip olmalıyız?

Küresel düzeyde olanların taklidi yerine küresel ekonomiyi nasıl tamamlarız?
Eksik hangi yönlerimiz var? Eksik yönlerimizi giderecek sistemi nasıl kurarız?

Hiç yapılmamışı yaparak, katma değeri en yüksek olan girişimlerle olmayan eko sistemlerle nasıl bir girişim yapabiliriz?

Yapacağımız girişimler bizi dünyanın çekim merkezi yapmaya yeter mi? Nasıl bir eko sistemi bizi dünyanın çekim merkezi yapar?

Şu an dünyanın en büyük sorunu ne?  Gelecekte hangi sorunlar ve ihtiyaçlar ekosistemi ortaya çıkacak?

Birçok sorunu ortaya koyarak ve onların çözümlerinden yol çıkarak başarılı olabiliriz.

NASA 2,5 miyar dolarlık bütçe ile Mars’a Perseverance adlı aracını 18 Şubat 2021’de indirdi.

Operasyon yöneticisi  Swati Mohan iniş anından yarım saat evvel şöyle diyordu:

Çok heyecanlıyım.  Birazdan Mars’a inebiliriz de inemeyebiliriz de. Çok büyük bir yatırım. İnemesek bile; bu proje ile insanlık adına çok şey kazandık. Bütçe verirlerse yeniden deneriz diyordu.

Yani bir eko sistem çevresel etkileri ile başlı başına bir oluşum.

Türkiye otomotiv sanayine bunun için girdi. Otomotiv eko sistemi ile otomotivi tamamlayan binlerce parçanın üretimi, malzemenin geliştirilmesi sürecinde girişimcilerimiz var etmek,  geliştirmek için.

İnşaat sanayinde de benzer bir durum. İnşaat sektörü devam ettikçe eko sistem de yeni girişimlere evrildi,  binlerle ifade edilen inşaat malzemeleri üreten girişimcilerimiz oldu. İnşaat sektöründe dünya çapında müteahhitlerimiz oluştu. Yani dengeye gelmiş bir inşaat eko sistemimiz var.

Ama günümüzde var olan eko sistemi kurmak değil,  var olacak ihtiyaçları öngörerek eko sistemler kurmak gerekiyor.

Savunma Sanayi eko sistemi gibi bir taraftan savunma ihtiyacımızı sağlarken bir taraftan sivil ekonominin de kullanabileceği teknolojilerin geliştiği olgunlaştığı ticari hale getirildiği evrenleri oluşturuyor.

Uzay projesi için hazırlamış olduğumuz bu girişimde;  görünürde bir insanı aya göndermesek, uzaya gitmesek bile bu süreçte ticari hayatta kullanabileceğimiz binlerce teknolojiye,  değişik malzeme teknolojilerine, yeteneğe,  beceriye sahip olacağız.

Uzay, kıtalar arası ulaşım, optik, haberleşme, enerji, geri dönüşüm, endüstri 4: 0 ve sonraki aşama endüstri 5:0 , bio savaşlar,  virütik yeni dünya düzeni  ve mikro biyolojik savunma sistemler, sağlıklı yaşama ve beslenme, robotik ,sağlıklı  tarım, siber uzay ve savunması gibi kontrolünü ve denetimini bizim yapacağımız milli teknolojileri ve eko sistemlerini  kurmak bu yolda girişimler yapmak hepimizin görevi.

Hiçbir gereği yoksa bile yaşadığımızı Anadolu bunu bize zorunlu kılıyor. Merhamet ve vicdan sahibi bir millet olmamız buna bizi mecbur ediyor.

Çünkü eğer biz olmaz isek;

 İnsan dediğimiz varlığın; insanlık makamı sahibi olması gerekirken;  az bir insanın mutlu, çok büyük bir çoğunluğun köle olduğu, değersizleştiği bir dünya düzeni kapımızda.

Onun için biz geleceği herkesten önce öngörmeli,  geleceğin eko sistemlerini kurmayı hedeflemeliyiz.

Böyle bir sistemin ihtiyaç duyacağı insan kaynakları hepimizin evlatları arasından olmalı.

Milli eğitim eko sistemimiz bu gelişmeleri tamamlayıcı olmalı.

Aile ekosistemini de bu gelişmelere hazırlamalıyız. Ailelerimiz böyle bir eko sisteme evlat yetiştirdiklerinin bilincine varmalı. Bilinçlendirmeliyiz.

Tarihimizi tekrarlayarak, kendimizi överek sadece miskinleşiriz.

Birey olarak da küresel bir devletin bireyi nasıl bir eko sisteme sahip olması gerekirse, o birey olmalıyız.