İnsanlık tarihi kadar eski olan düğün merasimleri çağdan çağa kültürden kültüre zaman ve mekâna göre pek çok değişiklikler göstermiştir. Düğün merasimlerinin temelinde inanç örf ve âdetler yatmaktadır. Elbette düzenlenecek düğün, merasimi düzenleyecek olan kişilerin maddi durumları ve nüfuzları ile de doğrudan ilgilidir. Bu bağlamda merasimlerin bir kısmı oldukça sade iken, bir kısmı olabildiğince şaşaalı ve gösterişli olabilmektedir. Bilindiği gibi düğünler en küçüğünden en büyüğüne kadar oldukça masraflı organizasyonlardır. Bir de yapılan tüm düğün masraflarına düğün öncesi hazırlanan çeyiz vesaire masrafları da eklendiğinde, bazen altından kalkılması imkânsız masraflar ortaya çıkmaktadır. Elbette burada âdetler devreye girmekte ve sırf bu âdetlerin yerine getirilmesi için lüzumlu lüzumsuz pek çok harcama yapılmak zorunda kalınabilmektedir. Hatta yapılan bu harcamalar insanların çoğu zaman gücünü aşmakta ve halkta devletin bu işe bir el atması isteğini ve bunun gerekliliğini ortaya koymaktadır.

Geçmiş millerde nadir rastlanan ve günümüz insanlarının en kötü hastalığı haline gelen israfın, gelişen dünya ile hızla yaygınlık kazandığı görülmektedir ve belki de insanoğlunun dünya malına meyletmesinin en can yakıcı aynasıdır… İnsanoğlunun böbürlenmesine neden olan dünya malına olan sevgi ve bağlılığı, bugün en çok düğünlerimizde kendini göstermektedir. Geline alınan takıların bile halka ilan edilir türden olması, nişan ve düğünlerimizdeki israfın bir tutku haline geldiğinin en açık göstergesidir. Fakat amaç her ne olursa olsun, mukaddes bir müessese olan evliliklerin ilk adımı olan düğünlerimizde israfı normal bilmek, olması gereken bir durum gibi karşılamak ve yaşamak; israfın haram oluşunu engelleyemez, hiçbir neden israfı helal kılmaz… 1 Haziran itibariyle atılacak normalleşme adımları ile düğünler, nişanlar, sünnetler yeniden başlayacak. Bu organizasyonlarda israftan kaçınılmalı.

MUHALEFET PARTİLERİNİN KONYA İL BAŞKANLARINA TAVSİYELER

Konya AK Parti iktidarları döneminde şehre değer katacak projeler kazandı ve kazanmaya da devam ediyor. Ancak son yıllarda şehrimize kazandırılan bazı projeleri ve çalışmaları Konya’da muhalefet partileri il başkanları görmezden geliyor. Özellikle Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay başta olmaz üzere ilçe Belediye Başkanlarının hizmetleri ile Konya’ya kazandırılan yatırımlar görmezden gelinerek çok kolay ve rahat bir şekilde sosyal medya adreslerinden eleştiriyor. Yine muhalefet partisini tutan Konyalı seçmenler de sosyal medya hesaplarından çok kolay yapılan hizmetleri eleştiriyor. Konya’da muhalefet parti il başkanlarına tavsiyem, yapılan hizmetleri sosyal medya hesaplarından eleştirmeden önce Konya’ya faydasını araştırmaları. Yine o konuda bir eksiklik gördüklerinde hazırladıkları raporları yetkililere iletmeleri ve sonuç çıkmadığı takdirde eleştirmeleri. Konya hepimizin. Konya’nın her alanda ön planda olması için tüm siyasi parti il başkanları elinden geleni yapmalı.

ÇERKEZ SÜRGÜNÜ 157. YILINDA ACI VE HÜZÜNLE ANILDI

Karadeniz’e inme politikası gereği Rusya’nın Kuzey Kafkasya’yı ele geçirmek istemesi üzerine 1556’dan itibaren Kafkas-Rus Çarlığı Savaşı başladı ve 308 yıl sürdü. Ruslar, ilk olarak Doğu Çerkezya’da Kabardey, ardından Dağıstan, Çeçenistan ve nihayetinde Batı Çerkezya’da Karadeniz kıyılarına doğru askerî harekâtlara girişti. Çerkez Sürgünü’nün 157. yılına ilişkin başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere kabine üyeleri, siyasi parti Genel Başkanları ile STK temsilcilerinin açıklamalarını geçtiğimiz hafta okuma imkânı bulduk. Konya’da Çerkez Sürgünü 157. yılında Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından şehir genelinde asılan açık hava afişleriyle anıldı. Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan bu davranış Konya’da yaşayan Çerkezlerin acılarının bir nebze hafiflemesine vesile oldu.