Süper Lig’de transfer sezonu tüm hızıyla devam ederken, tüm takımlar ihtiyaçları doğrultusunda oyuncu almaya devam ediyor. Yeni sezon öncesi doğal olarak her takım ligde iyi bir yerlere gelmek, Avrupa Kupaları’na katılmak ya da şampiyonluk için mücadele edecek. O yüzden transfer yapılması kaçınılmaz bir durum…

Burada ise benim özellikle dikkat çekmek istediğim bir husus var. Her takım istediği kadar oyuncu alıp, satabilir bunda da sıkıntı yok. Lakin burada önemli olan takımların ihtiyaçlar doğrultusunda, doğru bir transfer politikası ile süreci yönetilmesi bana göre son derece önemli bir durum. 10-15 tane oyuncu almak demek, yeniden takım kurmak anlamına geliyor. Süper Lig’in transfer politikası ile diğer Avrupa Ligleri’nin transfer politikasına bakacak olursak arada dağlar kadar fark var. Tabi ki Avrupa düzeyindeki kulüplerin Türkiye ligi takımlarından gelirleri çok üst seviyede. Ondan pahalı transferler rahatlıkla yapabiliyorlar. Biz ise maalesef borç batağındayız. Bugün Türk takımları maalesef borçlarla boğuşuyor. Avrupa Kulüpleri, gelir seviyesi yüksek olduğundan dolayı borçları bir şekilde öteleyebilir ya da kapatabilir. Biz ise sürekli yeniden borca giriyoruz. Bunun başlıca nedenlerinden birisi ise yanlış transferler için veriler uçuk rakamlar yer alıyor.

Futbol hayatının sonuna doğru gelmiş isimleri maalesef Süper Lig’e almaya devam ediyoruz. Evet uygun fiyata gelecekse, dünya yıldızlarının bizim ligde de olmasını isteriz ama, kulüpleri de batırmak zorunda değiliz. Sözleşme detaylarına dikkat etmemiz gerekiyor. Menajerlere para yedirmememiz gerekiyor. Takıma fayda sağlayabilecek oyuncaları kazandırmak lazım. Süper Lig’e belirli bir yaş sonrasında gelmiş ve kulübü milyon dolarlarca zarara uğratmış pek oyuncu sayabiliriz. Yani verilen paraların karşılığı tam olarak alınabiliyor mu? Aldığınız forvet kaç gol atıp takım için kaç asist yapmış? Bence bunu oturup bir düşünmek lazım.

‘MİLYONLARI HEBA EDİYORUZ’

Transfer süreci elbette basit bir konu değil. Takımların belirli zorluklar çektiğini ben gibi herkeste biliyor. Ama kuru kuruşuna hesap yapmak artık günümüz futbol hayatında daha da önemli bir hale geldi. 35 yaşındaki insanlara para vermek yerine, bana göre alt yapıyla alakalı ciddi çalışmalar yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Bugün kur, 17-18 seviyelerinde dönüp duruyor. Bu oyunculara ortalama 4 milyon dolar maaş versek, ortalama olarak 60-70 milyonu bir oyuncu için heba etmiş oluyoruz.

Yani bugün 60-70 milyon Türk Lirası ile pek çok spor okulları inşa edebiliriz. Yeni futbol sahaları, tenis kortları, basketbol salonları gibi yeni eserler üretebiliriz. Bizim tüm Türkiye’de spor okullarımız var. Hakkari’den Edirne’ye kadar bu paralarla, yeni yetenekler keşfedebilir, belki de milli takıma son derece önemli oyuncular kazandırabiliriz. Bunu sadece futbol olarak düşünmeyin. Branş olarak değerlendirelim. Her kulübün parası değerli olmalıdır. Gösteriş için transfer değil, takım için transfer yapalım. Takımların paralarını çar çur etmeyelim. O zaman Türk takımları yeni yetenekler ile birlikte daha iyi yerlere gelebilir. Doğru transferler takıma kazandırabilmek artık daha önemli. Sağlıcakla…