Dışarıdan muhalefet ithal edelim

Abone Ol

Türkiye Cumhuriyeti tarihinin beklide en rahat seçimini geride bıraktı. Evet bu seçim oy kullanmadaki yoğunluktan, seçim sonrası oyların sayılmasına kadar rahat geçti. En rahat kısmı ise AK Parti'nin sonucu beklediği kısmı oldu. Çünkü beklentiler kazanılacağı yönünde idi ve sonuç şaşırtmadı. Tayyip Erdoğan yine halka kendini kabul ettirdi ve Cumhurbaşkanı oldu.

*** *** *** ***

Şimdi gelelim Tayyip Erdoğan bu kadar nasıl başarılı oldu sorusuna. Tayyip Erdoğan'ın girdiği her seçimde başarılı olmasında en büyük yardımcıları kuşkusuz CHP ve MHP'nin Genel Başkanlarıdır. İster kızın ister eleştirin ama gerçek bu maalesef. Türkiye'de dişe değer bir muhalefet olsa Tayyip Erdoğan'ı bu kadar popüler göremezdik. Birileri çıkıp küfür siyaseti yerine projelerden bahsetse ve Tayyip Erdoğan'dan ince noktaların hesabını tek tek sorsa inanın bugün Erdoğan'a oy atarken millet bir kez daha düşünürdü. Şimdi CHP ve MHP'nin yapması gereken tek iş genel başkan ve ekip değişikliğidir. Kabullenelim marjinal siyaset tutmuyor. Birileri, Marmaray, havaalanı, yerli uçak, hızlı trenden bahsederken, sen karşısına çıkıp milliyetçilik ve Atatürkçülük sloganları attığın zaman direk ötekileştiriliyorsun. Recep Tayyip Erdoğan gibi güçlü bir hatibe karşı daha dişe değer cephaneler ile gelmen lazım artık. Baktık olmayacak mı, Fransa'dan, Almanya'dan muhalefet ithal ederiz artık. 

*** *** *** ***

Şimdi gelelim Başbakan'ın kim olacağına. Bu kelimeyi okuyunca aklınıza ilk gelen isim Ahmet Davutoğlu olmuştur. Tabii ki Konya olarak sayın Davutoğlu'nun Başbakan olarak kürsülere çıkmasını isteriz. Fakat AK Parti'de birileri 'Bir dakika sayın Davutoğlu' diyebilir. Bugün Abdullah Gül demez mi, “Ben bu partinin kurucusuyum, kahrını çektim, sen otobüse sonradan bindin” diye. Ya da Bülent Arınç, söylemez mi, “Biz ekip olarak birçok badireler atlattık, mücadeleler verdik kaymağını başkasına yedirmeyiz” diye. 40 yıllık arkadaş Mehmet Ali Şahin sessizliğini bozup, “Arkadaşlar benim hakkım değil mi, ben partide Başbakan'dan sonra gelen ikinci ismim, resmi olarak benim olmam gerekiyor” nutukları atabilir. Belki de diyeceksiniz çok kötü düşünüyorsun, AK Parti'de bunlar olmaz diye. Ama şunu unutmayalım, Allah korusun fitne bir kere insanın içine girdi mi, nefis kontrolü alır o zaman. Ummadığınız masum yüzlü adamlar bir anda kürsülerde koltuk kavgasına tutuşur maazallah. Kızmaya da gerek yok ben kötü gidişat odlumu sevinmem merak etmeyin. 

*** *** *** ***

Yazıyı bitirmeden sayın Akyürek'e de bir çift laf etmek istiyorum. Seçimin olduğu gün, AK Partili vatandaşlarımız haklı olarak sevindiler. Birçoğu sokaklara çıktı aracıyla. Herkes son model arabasında, bayrakları ile korna çalıp, eğlendi. Fakat otobüs durağındakilerin suç neydi? Sayın Akyürek, millet arabalarını sergilesin, rahatça gazını atsın diye mi salmadı otobüsleri de, 3,5 saat otobüs bekletti millete? Yazıktır. Birileri gazını atacak diye, garibanı sokaklarda bekletmeye kimsenin hakkı yok. Eğer bunun sorumlusu belediye değil de emniyetse sözüm onadır. ..