Cübbeli Ahmet Hoca, Ahmet Hakan'ın programında "Çocuklarınızı imam hatip lisesine ve ilahiyata göndereceğinize düz okullara gönderin” cümlesi kurmuştu.

Daha birkaç gün önce…

Aman ne tepki ne tepki…

Haklılık payı var mı?

Bir konuda haklı diyebilirim… O da; eskisi kadar o ruha sahip olan nesil yok.

Bir dönem imam hatipliler için bir benzetme yapmıştım.

Hatırlayalım mı?

Bir ev kadını ocağına yemeği koyar, sonra da çöp dökmeye çıkar.

Bu sırada komşusuna rastlar, onunla merhaba eder. Mahallenin Ayşe Teyzesi’nin halini sorar.

Bir de bakkaldan iki ekmek alır. Orada da bir arkadaşı ya da tanıdığına rastlar.

Orada da birkaç kelâm eder.

Eeee…

Hepsinden birkaç şey öğrendi değil mi?

Etkilendi ya da hiç algılamadı bile.

Etkilendiyse ne olur?

Yanlış şeylere heves edebilir.

Değil mi?

Hiç algılamaması, onun evine, ocağına bağlılığındandır.

Etkilendiyse de ocağındaki yemeği aklına gelmişse, yine çok hızlı bir şekilde doğruyu bulacaktır.

Tek önemli şey; ocağındaki yemeği unutmaması.

Unutursa…

Allah korusun, patlar ve yangına neden olur.

İşte…

İmam hatip ruhunu taşıyan kimse kolay kolay ocaktaki yemeği unutmaz.

Sağlam bir ruha sahip olan imam hatipli zaten etkilenmez.

Peki Cübbeli Hoca neyin peşinde?

Bilim mi üretmesinler?

Her denilene boyun mu eğsinler?

Cemaatlerden bahsediyorum.

Bakın kardeşim…

Biz, kendi içimizdeki uğraşlardan bir türlü kendimize gelemedik.

Gençleri bir rahat bırakın…

Medrese eğitimi önemli mi?

Hiç okula gidemezse tabi ki önemli…

Konya’dan örnekler vereyim mi?

Türkiye’de DAEŞ gibi terör örgütlerine katılanların çoğu, birilerine katılıp sorgulayamayan cahilce tabi olanlar.

Kusura bakmayın ama öyle…

Samimi olanları tenzih ediyorum.

Ne yaptığını bilemeyen, neye tamam dediğini anlamayan insanlar.

Yapmayın Cübbeli Hoca…

Bu enerjinizi başka yerde, başka şeylere harcayın.

İnsanları dine davet etmek için harcayın, birbirinizi açığa düşürmek için değil.

Bu ülkede Alparslan Kuytul diye bir zat çıktı. Biliyorsunuz,  ne yaptığı belli değil.

Kime hizmet ettiği de…

FETÖ denen alçak örgütü söylemiyorum bile…

Yapmayın…

İmam hatipliden yanlış yapan çıkmaz.

İstisnalar kaideyi bozmaz ama…

Örnek vereyim mi?

Bakın Konya örneği vereyim.

Şu anda tüm Türkiye’de olduğu gibi Konya’da da imam hatipler bilim için birbiriyle yarışıyor.

Örnek mi?

Tahir Büyükkörükçü Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileri roket yarışmasında Türkiye ikincisi oldular.

Alçak irtifada 5 bin fite ulaşabilen roket yaptılar.

Anlamadım ki…

Buna mı karşısınız?

Ha…

Daha sayayım mı?

Üniversite sınavlarında Türkiye dereceleri elde ettiler.

Misal…

Bu yıl Türkiye 27’incisi…

Üniversiteler peşinden koşuyor.

Listeye bakın…

Tahir Büyükkörükçü Anadolu İmam Hatip Lisesi’nden sınava girip açıkta kalan yok.

Hemen hemen hepsi bir yere yerleştirildiler.

En kötüsü dediğiniz öğrencinin kazandığı okula, sizin tavsiye ettiğiniz okul mezunlarının hayalleri bile yetmez.

Samimiyim.

Bilim de böyleler…

Gelelim sizin ‘almıyor’ gözüyle baktığınız dini eğitime…

Merak etmeyin; imam hatipler emin ellerde…

Hepsi de akidesi düzgün hocalara emanet.

Yine Tahir Büyükkörükçü İmam Hatip’ten örnek vereyim.

Bir yıl hazırlık okuyorlar…

Arapça hem de…

Medrese eğitiminden daha kaliteli bir eğitim.

Kur’an…

Siyer…

Hadis…

Tefsir…

Ne isterseniz…

Yahu, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da imam hatip mezunu ve dünya lideri.

Daha örneğe gerek var mı?

Bence…

Bu enerjinizi de başka yerlerde harcayın.

Unutulan yüzünüzü de imam hatipler üzerinden hatırlatmak size yakışmaz.

Buradan ekmek çıkmaz…