Cezayir, 20 yıllık Abdulaziz Buteflika iktidarının ardından kısa süre içinde birçok değişimi peş peşe yaşadı.

Buteflika'nın 2019'da kitlesel gösteriler ve ordunun uyarıları sonucu istifa etmesinin ardından geçen çalkantılı dönemde ülkede biri cumhurbaşkanlığı seçimi biri de Anayasa referandumu olmak üzere iki sandık kuruldu.

Eski başbakanlardan Abdulmecid Tebbun, Aralık 2019'da yapılan seçimleri kazanarak cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturdu. Tebbun'un "yeni dönemin anahtarı" diye tanımladığı Anayasa değişikliği ise Kasım 2020'de halkoyuna sunuldu. Anayasa, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının etkisiyle seçmenlerin sadece dörtte birinin katıldığı referandumda onaylanarak yürürlüğe girdi.

Cumhurbaşkanı Tebbun bir sonraki adımını erken seçimler için attı. Göreve gelmesinden itibaren Buteflika döneminden kalan isimlere yönelik tasfiyesini sürdüren ve sık sık yeni bir Meclisle çalışmak istediğini dile getiren Tebbun, şubat ayında parlamentonun alt kanadı Ulusal Halk Meclisini feshetti.

Ülkede erken genel seçimlerin 12 Haziran'a yapılacağı açıklandı.

Sokaklar yeniden hareketlendi

Cumhurbaşkanı Tebbun bu adımları atarken Buteflika iktidarının sonunu getiren gösteriler ise tam olarak sona ermedi.

Rejimin zengin ettiği iş dünyasından oligarklar, ordu ve üst düzey güvenlik yetkilileri ile siyasi bürokrasiden oluşan kliğin çözülmesi talebi, Cezayir sokağının ortak isteği olarak öne çıktı.

Mart 2020'de Kovid-19 salgını nedeniyle protestolarına ara veren Hirak hareketi, geçen şubat ayında yeniden sokakları doldurmaya başladı.

Ülkede iki yıl öncekine benzer şekilde her cuma günü, seçimlerden ziyade rejimde köklü değişiklik talebinin dile getirildiği kitlesel gösteriler hız kazandı.

Tebbun, şubat ayında erken seçimi duyurduğu sırada, sokaktaki protestoculara da zeytin dalı uzatarak, bu süreçte hüküm giyen ve yargı süreçleri devam eden 60 kadar kişiye cumhurbaşkanlığı affı uygulandığını açıkladı.

Tebbun ayrıca partilerin sunduğu aday listelerinin olduğu gibi kabul edildiği "kapalı liste" yerine, seçmene listeler içinde tek tek adayları seçme hakkı tanınan "açık liste" yönteminin yer aldığı yeni seçim kanununu kabul etti.

Cumhurbaşkanı, bu adımla aday listelerinde yolsuzluğun kalkacağını ve temsilin artacağını savundu.

Ülkedeki köklü değişim talebinin yeni Anayasa ve seçimlerle karşılandığını kaydeden Tebbun, Hirak hareketinin önde gelen isimlerini de bir siyasi proje ortaya koyarak seçimlerde halkın karşısına çıkma çağrısı yaptı.

Meclisteki tablonun değişmesi bekleniyor

Cezayir'de yeni seçim sisteminin parlamentodaki yerleşik tabloyu değiştirmesine kesin gözüyle bakıyor. Ülkede bugüne kadar hakim konumdaki rejime yakın partilerin güç kaybetmesi beklentiler arasında.

Yeni seçim yasası, parti ve bağımsız aday listelerine en az yüzde 50 oranında 40 yaş altı gençlere yer vermesi zorunluluğu getiriyor. Listelerin en az üçte birinin de üniversite mezunlarına ayrılması gerekiyor.

Yeni yasa ayrıca partilerin ve bağımsız listelerin seçime katılabilmesi için gereken, minimum imza şartını hafifletiyor. Bu kapsamda partilerin önceki seçimde yüzde 4 oy alma koşulu kaldırılırken, bağımsızların seçim bölgelerine Meclis'te ayrılan her bir sandalye için sadece 100 imzayla seçime katılmasının önü açılıyor.

AA muhabirine konuşan siyasi aktivist Mustafa Bilureybi, bu koşullarda haziranda yapılacak seçimlerde bağımsız aday listelerinde artışı beklediğini belirtti.

Bilureybi, "Bir sonraki meclis, yerleşik ittifakları sonlandırarak, belirli partilerin mutlak çoğunluğunu ortadan kaldıracak." dedi.

24 milyondan fazla kayıtlı seçmen var

Bağımsız Ulusal Seçim İdaresinin verilerine göre, yaklaşık 23,5 milyonu yurt içinde, 902 bin kadarı yurt dışında kayıtlı olmak üzere toplam 24 milyondan fazla Cezayirli seçmen bulunuyor.

Cezayirlilerin erken seçime hangi oranda katılım göstereceği ise merak konusu.

Ülkede 2019'da yoğun kitlesel gösterilerin gölgesinde yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yüzde 39,88 katılım gerçekleşmişti.

Kasım 2020'de salgının ortasında düzenlenen Anayasa referandumunda ise seçmenlerin sadece yüzde 23,14'ü oy kullandı ve ülke tarihindeki en düşük katılım oranı kaydedildi.

Söz konusu rakamlar göz önüne alındığında, Cezayir yönetimin karşısında, seçmenleri sandığa gitmeye ikna etme ve düşük katılım oranlarıyla sistemin meşruiyetinde sorgulamanın önüne geçme sınavı duruyor.

Cezayirli gazeteci Cemal Feninş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, katılım oranının "yönetim için bir saplantı" haline geldiğini söyledi.

Fenniş, "Gösteri hareketinin yeniden başladığı, ülkedeki pahalılık karşısında hayat standardının düştüğü ve bazı temel ihtiyaç maddelerinin yetersiz olduğu bu koşullarda katılım yine düşük seyredebilir." değerlendirmesini yaptı.

Editör: TE Bilişim