Türkiye olarak önceki gün akşam saatlerinde hoş olmayan haberler geldi.
Akşam saat 21.00 civarı gelmeye başlayan haber, önceleri anlamsız kaldı. Başkent Ankara semalarında F16 uçaklarının alçak uçuş yaptıkları belirtildi.
İstanbul Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün askerler tarafından kapatıldığı haberlerle devam etti gelen haberler! Akabinde birkaç şehirden de askeri hareketliliklerin yaşandığı haberleri hem medyada hem de sosyal medyada yayılmaya başladı. Türk milleti henüz olayların ilk saatinde her şeyden habersizdi. Durum anlaşılır değildi. Ancak zaman geçtikçe, acı olayın gerçek yüzü de ortaya çıktı. Geçmişte yaşanan darbelerle ağır yaralar alan Türkiye Cumhuriyeti, yeniden 'Darbe' ile karşı karşıyaydı.
Türk milleti televizyon başında, tedirgin bekleyişle, aldığı darbe haberleri ile büyük üzüntüye boğuldu.
Olayın ilk anlarında Konya merkezindeki vatandaşların yüzünden okunan acı tablo, durumun vahametini ortaya koyuyordu. Konyalılar buldukları her televizyonun karşısında yerini almış, telefonlara sarılmış, darbe haberlerini korkuyla takip ediyordu. Türkiye'nin geçmişte yaşadığı darbe konusunda yaşadığı acı tecrübe, Türk halkının yüzünde belirmişti. Herkes ne olacak şimdi diye birbirine bakıyordu.
Olayın Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Türk Silahlı Kuvvetleri içerisine sızmış elemanlarının girişmiş olduğu bir darbe girişimi olduğunun anlaşılması, durumun acı boyutunu daha da artırmıştı.
Darbe girişimi saatler geçtikçe daha da hainleşti ve daha da korkunç hale geldi. Geçmişte yaşanan darbelerde bile görülmeyen görüldü, yaşanmayanlar yaşandı.
- Türk askeri, polis ve Türk milleti ile karşı karşıya getirildi. Hainlerin emirleri doğrultusunda Türk halına ve Türk polisine saldırıldı. Uçaklarla ve helikopterlerle ateş edildi.
- Gazi Meclis bombalanarak, milli iradeye korku salınmaya çalışıldı.
Yaşanan bu olaylar, hain girişimin ne kadar kalleşçe, ne kadar adice, ne kadar acımasızca olduğunu en iyi şekilde ortaya koyuyor. Türk milletine ve Türk demokrasisine yapılan bu saldırı, hainler açısından beklenmedik bir şekilde karşılık buldu, darbe girişimine Türk milleti büyük bir tokat vurdu.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Başbakan Binali Yıldırım'ın ve Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ninyaptıkları açıklamalar, korkuyla bekleyen Türk milletinde önemli bir karşılık buldu. Yapılan açıklamalardan sonra, olayın daha da netleşmesinin ardından Türk milleti, geçmişte yaşananları yaşamamak adına sokaklara döküldü.
Girişilen Darbe'nin ve bu darbenin önlenmesi noktasında 3 önemli nokta dikkat çekti ve girişimin seyrini değiştirdi:
Birincisi; Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın canlı yayına çıkarak, durumunun iyi olduğunun öğrenilmesi ve Türk milletini darbeye karşı meydanlarda toplanmaya çağırması, darbecilerin emellerine ulaşmasını engellemesinde önemli bir dönüm noktası oldu.Bu anlamda Erdoğan'ın kendinden emin bir şekilde yaptığıaçıklama, Türk halkına güç ve özgüven verdi.
İkincisi;Türk milleti topyekün bir karşı duruş sergilemesi, hainleri korkuttu.Türk milleti hain plana karşı duran bir kahramanlık örneği sergiledi.Tanklara, silahlara karşı duruldu ve milletçe yapılabilecek en önemli milli tavır sergilendi.Ayrıca; Sivil Toplum Kuruluşları ve Türk polisi de büyük sorumluluk üstlendi, darbe girişiminin önünde set oldu. Özellikle bütün birimleriyle Türk Polis Teşkilatı büyük bir sınavdan geçti.Olaylara müdahaleler organize ve yerinde bir şekilde gerçekleştirildi ve gereği yapıldı. Bu açıdan yüce Türk milletini, STK'ları ve Türk Polis Teşkilatı'nı kutlamak gerekir.
Üçüncüsü;Olayın bir darbe girişimi olduğunun anlaşılmasından hemen sonra, darbeye karşı hükümete destek amacıyla Başbakan Binali Yıldırım'ı telefonla arayan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin tutumu önemli ölçüde karşılık buldu.İlerleyen saatlerde CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ndan da darbeye karşı gelen açıklamalar, milli iradenin temsilcisi olan milletvekillerini ve Gazi Meclis'in bir ve beraber olduğunu gösterdi.Tek yürek halinde Gazi Meclis'inde ortaya koyduğu tavır darbe girişiminin seyrinde önemli bir değişiklik yaptı.
Büyük bir sınavdan geçildiği bu süre zarfında, gerçekleştirilen bu topyekün kararlı tutum, hain planın önünde büyük set olmuştur. Bundan sonraki süreçte; FETÖ terör örgütünün devletin her organında bulunan mensupları tespit edilmeli ve tasfiye süreci acilen başlatılmalıdır. Dün, yargıda başlayan bu tasfiyeler, tamamen temizlenene kadar devam etmelidir.
Bunun yanında, bundan sonraki süreçte yaşanabilecek provokasyonlara karşı dikkatli olunmalı, Türk milleti birbiriyle ya da devlet organları ile karşı karşıya gelmemelidir. Özellikle, Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde yuvalanan hainlerin bu girişimi yüzünden, TSK'yı suçlamak ve TSK'yı hain ilan edip Türk milletini TSK'ya düşman etmek gafletine kimse düşmesin. Hassas dönemden geçilen bu günler de atlatılacak ve Türk Silahlı Kuvvetleri Türk milletinin göz bebeği, gurur kaynağı, Peygamber Ocağı olarak görevini sürdürecektir. Kimse hainlerin yaptığını TSK'ya mal etmemelidir.
Bu duygu ve düşüncelerle, Devletimize ve Türk milletine geçmiş olsun diyor, yaşanan vahim olay sonucu hayatını kaybeden güvenlik güçlerimize ve vatandaşlarımıza Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyor, Türk milletine başsağlığı ve geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Allah (c.c.) bu millet üzerindeki hain planları boşa çıkarsın inşallah. Saygı, sevgi ve dua ile!