Türkiye’de günlerdir devam eden yangınlar yüreğimizi yakıyor.

Çok şükür devletimiz büyük…

Ve üstesinden geliyoruz…

Allah devletimize zeval vermesin…

Amin…

Yazının yazıldığı saatlerde Türkiye’nin farklı illerinde çıkan yangınlar ve son durumları ile ilgili en yetkili ağızlar açıklama yaptı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ve Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy Yangın Koordinasyon Merkezi'nde son duruma ilişkin son durumu paylaştı.

35 ilde 125 farklı nokta…

Kolay değil…

Bakan Bekir Pakdemirli’nin yaptığı açıklamaya göre, “125 farklı noktadaki yangınlar kontrol altına alındı. Antalya ve Muğla'nın yanı sıra yeni başlayan Isparta yangınıyla birlikte 7 noktadaki yangınlara müdahale ediliyor”

Türkiye bu süreçte birlik ve birlikteliğin örneğini gösterdi.

Özellikle Konya, üzerine düşenin en fazlasını yaptı, halen de yapmaya devam ediyor. Yardım konusunda…

Evi, ahırı yanan vatandaşlarımıza gıda yardımının yanında kamyonlarla yapılan desteklerle ihtiyaçlar giderilmeye çalışıyor.

Bu destekler de devam ediyor.

Devlet, zaten en başından beri bir yandan yangınla mücadele ederken yangının kontrol altına alındığı noktalarda da hasar tespit çalışmaları ve destek işlemlerine çoktan başladı.

Allah birliğimiz daim etsin.

De…

Yangınlarla mücadele ederken bir de yalan haberlerle uğraşmak zorunda kalıyoruz.

Doğal afet dediğimiz yangının yaralarını hızlıca sarıyoruz lakin kime hizmet ettiği belli olan mahfillerin yalanlarına, iftiralarına çözüm bulmak zor.

Adamlar meslek edinmişler adeta…

Eleştiri farklı şeydir, ülkesine iftira farklı…

Devleti küçük düşürmek için ellerinden geleni yapıyorlar.

Hatırlayın…

Geçtiğimiz ay Almanya’da meydana gelen sel felaketi sonrasında bölgeden yayın yapan bir Türk vatandaşı, 10 gün olduğu halde çok kötü durumda olduklarını söylemişti.

Üstelik “10 gündür devlet yok” demişti.

Ha bir de…

“Zararımızı karşılayıp karşılamayacakları da belli değil” cümlesini eklemişti.

Maalesef üzerinden çok geçmeden, Türkiye’de sabotaj iddiasının ağır bastığı yangınlar başladı. En başından itibaren devletimiz bütün imkanlarıyla seferber olurken Almanya’ya laf edemeyenler ülkesini aciz gibi göstermek için çaba harcıyor.

Kime hizmet ettikleri de belli!

Kızmayın ama bu kadar demokrasi fazla.

Sadece bu konuda da değil.

Malum, Konya’da 10 yıldır husumetli olan 7 kişilik bir aile hunharca öldürüldü.

Allah rahmet eylesin, mekanları cennet olsun. Yakınlarına başsağlığı diliyorum.

Zor bir imtihan…

Ama…

Bir tarafta yangınlar varken böyle bir olayı da Türk-Kürt kavgası gibi göstermek isteyenler oldu.

Hem de çok…

Haber daha ajanslara bile düşmeden sosyal mecralardan canlı yayına başlayan bir takım çevreler amaçlarına ulaşabilmek için her yolu denediler.

Çok şükür…

Başarılı olmadılar.

Yine sağduyu galip geldi…

Ve yine devletimiz süreci iyi yönetti.

Adamlar öyle cümleler kuruyor ki…

Akla ziyan…

Hepsi de sosyal mecralar…

Konya’da belediye başkanlarının paylaşımlarına bile “Ne kardeşliği…” nefretiyle başlayan yorumları yapanlar…

Kimler acaba?

Merak ediyorum…

Bu kadar kolay olmamalı…

Önlem alınmalı.

Yıllardır bu konuyla ilgili çalışmaların olduğunu biliyoruz.

‘Haberiniz olsun’ dediğimiz yetkililerin bile bu konuda muzdarip olduklarını biliyoruz.

Ama…

İş icraata gelince adım atamıyorlar.

Onlarca taslak var.

İnternet haberciliği ve sosyal mecralara denetim getirilsin.

Ama…

Sonuç yok.

Artık adım atılmalı ve denetim olmalı.

Türkiye’de sosyal medya kullanıcılarının birden fazla hesap açmalarının önüne geçilmeli.

Yoksa bir belediye başkanının paylaşımı altına hakaretler içeren yorumlar devam edecek.

Yazık…

Bu yasa bir an önce çıkarılmalı ve herkes ayağını ona göre denk almalı.

Bir kez daha söylüyorum…

Kimse bana kızmasın…

Bu kadar demokrasi fazla…