Sözlerime hangi cümlelerle hangi kelimelerle başlayayım, inanın karar vermekte zorlanıyorum. Zira sizlere mutluluğu, onuru ve gururu tarif etmem lâzım. Artık bir şekilde, naçizane cümlelerimle, geçtiğimiz gün yaşadığımız bu hasletleri sizlerle paylaşmak isterim.
Geçen hafta Türk Sanat Müziği'nin naif sesli sanatçısı, güçlü kadın yorumcusu Melihat Gülses, Konya'ya, Selçuk Üniversitesi'ne konser vermeye geldi ve şehre gelir gelmez gazetemize uğradı, misafirimiz oldu.
Konya merkezde yerel yayın yapan 10'un üzerinde gazete var. Bunların arasından bir tek Yenigün'e uğradı. Yenigün'e selam verdi. Neden mi? Bizi günlük takip eden okurlarımız, bu sorunun cevabını mutlak surette bilecektir.
Ama ben zaman zaman bizi takip edemeyen okurlarımızı da düşünerek, bu sorunun cevabını, burada dile getirmek isterim.
Bendenizin her hafta yayınlanan 'Pazartesi Sohbetleri' adlı köşede, bu toprakların bağrından çıkmış, azmederek, çalışarak toplumda isim yapmış Konyalı sanatçıları, gazetecileri, siyasileri bulup, onlarla sohbet etme imkânı yakalayıp, siz değerli okurlarımızla bu köşede buluşturuyoruz.
Melihat Gülses de bu isimlerden biriydi. Kendisiyle yaklaşık 2 ay önce Konyalı olması münasebetiyle İstanbul'da bir araya geldik. Sohbet ettik. Konya'yı konuştuk. Bir dokunduk bin ah işittik. 'Hep festivallere, konserlere popüler isimleri çağırırlar. Sevgi, karşılıklı olduğu zaman güzeldir. Ben Konyalı olmaktan hep gurur duydum. Ama sanki üvey evlât gibiyiz' şeklinde, Konya'dan çağrılmadığına yönelik bir tepki sözleri sarf etti Gülses.
Hemen Gülses'in bu serzenişini röportajda öne çıkardık, gazetemizde neşrettik. Pat, 2 ay sonra Melihat Gülses, Konya'ya konser vermeye geldi.
Sonradan öğrendik ki, Selçuk Üniversitesi yönetimi, gazetemizdeki röportajı okumuş, Melihat Gülses gibi bir değerin Konyalı olduğunu ve Konya'ya sitemli olduğunu öğrenmiş, akabinde de değerli sanatçıyı, üniversitenin 39'uncu kuruluş yıldönümü etkinliklerine davet etmiş.
Şimdi hemen kestirmeden belirteyim, bu başarı zatıma ait değildir. Bu başarı, bu onur, bu gurur, başta Yönetim Kurulu Başkanımız, çok değerli ağabeyimiz Mustafa Arslan başta olmak üzere tüm ekip arkadaşlarıma aittir. Zira onların desteği olmadan, böyle bir röportaj ortaya çıkmazdı. Şahsıma güvendiler, destek verdiler, bendeniz de onları mahçup etmemek için elimden gelen çabayı gösterip, bu röportajı ortaya çıkarttım.
Mutluyuz, gururluyuz. Melihat Gülses gibi bir değeri, Cenab ı Hak bizim vesilemizle Konya'ya getirtti. Ama inanmıştık, er ya da geç Hâlık, yaptığımız işlerin semeresini verecekti bir gün. Ki verdi de. Hamd u sena olsun.