Kendileri gurbette olan ancak gönülleri memleketlerinde çarpanları biraraya geldiği Hollanda Konya Kültür ve Dayanışma Vakfı, yalnızca Konyalılarla değil, Türkiye’nin dört bir yanından Hollanda’ya gitmiş Türklerle dolu! Yıllar önce yurtlarından gittikleri yerlerde gözleri hala bir Türk arayanların çalacağı bir kapı olarak kurulan vakıf, Hollanda’daki gurbetçilerin kültürlerini orada da yaşatmalarını sağlarken, memleketlerini unutmayanların bir vefa örneği sergilemelerine de olanak tanıyor. Vakıf çalışmalarıyla ilgili bilgiyi Hollanda Konya Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanı Hidayet Esenkaya ve Başkan Yardımcısı İsmail Aktaş verdi.

Ekran Görüntüsü 2024 08 26 164225

FARKLI BİR COĞRAFYADA KÜLTÜR YAŞATMAYA ÇALIŞMAK

1998 yılından bu yana Hollanda’da yaşamını sürdüren Hollanda Konya Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanı Hidayet Esenkaya, Hollanda’da Türklere dair yaptıkları çalışmalardan bahsetti. İlk olarak iş hayatına öğretmenlikle başlayan Esenkaya, yurt dışında da mesleğini devam ettirmek için yeniden okudu; bir süre Türkçe öğretmenliği yaptıktan sonra beden eğitimi öğretmenliği ile mesleğine devam etti. Kültür ve gelenekleri farklı bir coğrafyada Türk kültürünün devam ettirilmesinin oldukça zor olduğunu vurgulayan Esenkaya, bu kapsamda Türk örf ve adetlerini unutmamaları adına çocuklarını Konya’ya getirdiğini ve ilgilerini Türkçeye çekmeye çalıştıklarını söyledi. 2004 yılında Hollanda’da çıkan yeni düzenlemeyle birlikte okullardan Türkçe eğitimin de kaldırıldığına işaret eden Esenkaya, bu eğitimin bazı cami ve sivil toplum kuruluşları (STK) eliyle verildiğini ifade etti.

3 1-15

HOLLANDA’DA İLK!

Hayatını düzene koyduktan sonra sivil toplum hayatına adapte olabildiğini ifade eden Esenkaya, vakfın kuruluşuyla ilgili ise şunları söyledi: “Konyalıların içerisinde bulunduğu bir kültür gecesine davetliydik. Hollanda’daki Konyalı sayısının bu kadar fazla olduğunu gördüğümüzde çok şaşırdık ve bir vakıf ya da dernek kurmanın iyi bir fikir olabileceğine karar verdik. Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da ilk kez bir ‘Konya’ vakfını kurmanın mutluluğunu yaşadık. 7 Mart 2012 yılında Konya ve Türkiye’den protokolün katıldığı görkemli bir açılışla vakfımızı kurduk.”

3 2-10

YALNIZCA HEMŞEHRİ VAKFI DEĞİL!

Başkan Esenkaya, ilk olarak küçük bir mekânda başladıkları vakıf faaliyetlerine vakfın şekillenmesi, faaliyetlerin ve üye sayısının artışıyla birlikte daha büyük bir yerde devam ettiklerini belirtti. Diğer STK’lardan farklı olarak ‘kendi yağıyla kavrulan’ tabirini kullanan Esenkaya, “Vakfımızda etkinlik olmadığı zamanlarda başka grupların programlarına ev sahipliği yapıyoruz. Bu şekilde giderler için bir gelir kapısı da elde etmiş oluyoruz. Ayrıca vakıf ismimiz her ne kadar ‘Konya’ olsa da bir hemşehri vakfı değiliz. Türkiye sevdalısı olan farklı şehirlerden de vatandaşlar olmak üzere 500’ün üzerinde üyemiz var. Hatta üye olmadığı halde Türk geleneklerini severek takip edenler de var.” diye konuştu.

3 8-19

HEM HOLLANDA’YA HEM TÜRKİYE’YE YETİŞİYORLAR!

Müzik tutkusu hayatını etkiledi Müzik tutkusu hayatını etkiledi

Esenkaya, vakıf çalışmalarının çift yönlü olarak hem Türkiye’deki hem de Hollanda’daki Türklere yönelik olduğunun altını çizdi. Türkiye’ye ihtiyaca yönelik hizmet edilirken eğitim ve kültür- sanat faaliyetleri için ise Hollanda’daki Türklere hitap edildiğini aktaran Esenkaya, yaptıkları çalışmalarla ilgili şöyle konuştu: “Türkiye’deki STK ve kurumlar aracılığıyla yardıma ihtiyacı olan insanlara ulaşıyoruz. 6 Şubat 2023 depremlerinde 10 adet konteyner ürettirip Hatay’a gönderdik. Artık bir gelenek haline gelen akülü araç üretimini de Türkiye için yaptığımız faaliyetler arasında sayabiliriz. Hollanda’daki Türk vatandaşlara da yardımcı olarak istekleri baz alarak farklı konularda eğitim seminerleri düzenliyoruz. Konya ve Konyalılar arasında köprü vazifesi görerek hangi konuda neye ihtiyaç varsa karşılamaya çalışıyoruz. Aynı zamanda Konyaspor maçlarını bazen bir arada izleyip Avrupa maçlarında ise taraftar desteği oluyoruz. Konya’daki geleneklerimizi Hollanda’da yaşatmaya çalışıyoruz. Bunun için aralık ayında Şeb-i Arus törenleri yapıyor, vakit buldukça arabaşı ve Ramazan ayı iftar programları düzenliyoruz.”

3 3-11

‘KONYA İŞ DÜNYASINDAN DESTEK BEKLİYORUZ’

Karşılık beklemeksizin yürüttükleri yardım kampanyalarına Konya’daki iş dünyasından destek göremediklerini dile getiren Esenkaya, faaliyetlerin arttırılması ve daha fazla kitleye ulaşması adına Konyalı iş insanlarına seslenerek bu kapsamda iş birliklerine açık olduklarını dile getirdi. Esenkaya, “Hizmetimiz için kimseden karşılık beklemiyoruz ancak Konya’dan ve özellikle iş dünyasından vakfımıza destek göremedik. Bize destek olunursa biz daha güzel işlere, daha fazla yardıma birlikte imza atarız.” dedi. Esenkaya ayrıca bir Konyalı olarak Konya’ya her geldiğinde daha gelişmiş bir şehir görmenin kendisi için mutluluk verici olduğunu ifade etti.

Ekran Görüntüsü 2024 08 26 164240

ÖMÜRLÜK MUTLULUK İÇİN 6 AY EMEK VERİYORLAR!

Hollanda’dan Konya’ya getirerek Türkiye’deki pek çok engelli vatandaşı yeni nesil akülü araç sahibi yapan Hollanda Konya Kültür ve Dayanışma Vakfı, bir gelenek haline getirdiği bu projesine istikrarlı bir şekilde devam ediyor. İlki 2014 yılında gerçekleşen projenin başlangıç serüvenini ise Vakıf Başkan Yardımcısı İsmail Aktaş anlattı. Dost Eli Derneği’nin kendileriyle irtibata geçerek talep etmesi üzerine akülü araçları Türkiye’ye ilk kez bu vasıtayla gönderdiklerini aktaran Aktaş, araç gönderdikleri kişilerin Konyalı olup olmadığını gözetmeksizin pek çok kişiye araç gönderdiklerini söyledi. Aynı şekilde akülü araçların yapımı ve gönderiminde de Konyalı olmayan birçok kişinin emeği olduğunu bildiren Aktaş, “Araçlar her ne kadar kolay bir şekilde tedarik edilmiş gibi gözükse de yapımı ve gönderimi için 6 ay önceden faaliyetlere başlıyoruz.” dedi.

PAHA BİÇİLEMEZ MUTLULUK!

Akülü araç yardımlarında kendi engelli babasına da bir araç gönderdiğini aktaran Aktaş, o duygu dolu anları şöyle aktardı: “Babam geçirdiği bir kaza sonucu ayakları üzerinde duramıyor, engelli. Türkiye’ye ilk akülü araç gönderdiğimizde babama da bir tane getirdim ve köyümüz Yalıhüyük’te kendisine teslim ettik. Konya’ya gelip birkaç gün sonra tekrar köye gittiğimizde babamın sevinçten neredeyse havalara uçtuğunu gördüm ve bu zamana kadar neden bunu akıl edemediğimi düşünüp hayıflandım çünkü birkaç adım atsa gece ağrıdan yatamayan babam, o araçla her yere dakikalar içinde gidip geliyordu. Bir kenara geçip babamın o sevinci karşısında göz yaşlarımı tutamadım. Şimdi ise babamın yedek bir aracı ve araçlar için yedek parçalar mevcut. O parçalar, yalnızca babamın işini görmüyor; gerektiğinde mahalledeki diğer engellilere de hizmet ediyor.”

Muhabir: HACER CEYLAN