Rehavet sözcüğü hepimizin bildiği vücuttu görülen gevşeklik, ağırlık ve tembellik anlamına gelmektedir. 

Rehavete kapılmak her açıdan üzücü sonuçlar yaşattığı kadar, sağlığımız içinde çok tehlikelidir.

Halen süren Covid-19 salgınında rehavete kapılıp, tedbirlere uymadığımız zaman üzücü sonuçlarla karşı karşıya kalabiliriz.

Hayatımızı kaybetmenin yanında, bir başkasının sağlını da tehdit edecek durumlarda yaşanabilir.

Hani bir Atasözümüz varya, “İnceldiği yerden kopsun” anlayışıyla hareket etmeyeceğiz.

Elimizden geldiğince salgından kurtulmamız konusundaki tedbirlerden hiçbir şekilde taviz vermeyeceğiz.

Taviz vereni de uyarıp, yanlıştan dönmesine sağlayacağız. Yoksa “Akılsız baştan sefil taban ne çeker” sözünden de anlaşıldığı gibi, acılar çekmeye devam ederiz.

Öyleyse rehavetten uzaklaşarak, salgının yayılmasının önüne geçen tedbirlere uyma konusunda zayıflık göstermeyeceğiz.

Zayıflık gösterirsek sonuçları çok ağır olduğu gibi, salgından kurtulmamızın süreci de uzayacaktır.

Bütün dünyada ve ülkemizde halen süren salgın, ekonomi başta olmak üzere sosyal hayatımızı derinden etkiledi.

1 Temmuz itibariyle ülkemizde normalleşme süreci başlamasına rağmen, hala olumsuz etkileri her alanda devam ediyor.

Normalleşmeyle birlikte sanki salgın bitmiş havasına kapılmamız sonucu görünen tabloda iyi değildir.

Birçoğumuz sanki salgın sona ermiş gibi, salgının önüne geçilmesi için uygulanan tedbirlere uymayarak bir rehavete kapıldı.

Maskemizi takmayıp, sosyal mesafeyi korumayıp birbirimizin sağlığını tehdit edecek davranışlarda bulunmaya devam ediyoruz.

Hatta aşı olma konusunda da terettüp’e kapılıp, aşı olmaktan vazgeçme düşüncesi içindeyiz.

Bir buçuk yıldır çektiğimiz sıkıntılar hepimizin malumudur. Tekrar o zor günlere geri dönmemek ve sağlımızı tehlikeye atmamak için hataları tekrarlamamalıyız.

Bütün bu yanlışları devam ettirmemiz, iyi bir davranış değildir. Bu davranışın zararını hep birlikte yaşarız.

Hani bir Atasözümüz varya, “İnceldiği yerden kopsun” anlayışıyla hareket etmeyeceğiz.

Bu bayramda mümkün olduğunca eş dost ziyaretlerine gittiğimizde dikkatli davranacağız.

Kalabalık ortamlardan uzak durarak, mümkün olduğunca kısa ziyaretler yapacağız. 

Allah göstermesin acılar çekmeye devam ederiz.  

Sağlımızı tehlike içinde bırakacak davranışlardan kaçınacağız. Hasta olanlara karşı umut var olacağız.  

Bugün ülke olarak kutlayacağımız 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü ve bir kaç gün sonrada kutlayacağımız Kurban Bayramınızı tebrik ederek, sağlık ve mutluluklar diliyorum.

Hele Kurban Bayramında bayramın havasına kapılıp, rehavete kapılmayalım.

Unutmamak gerekir ki, salgın tedbirlerine uymamakla yalnız kendi sağlımızı tehlikeye atmış olmayız.

Bir başkasının sağlını da tehlikeye atarak da, kul hakkına girmiş oluruz.    

9 süren sürecek olan bayram tatilinde elbette bayramı kutlayacağız.

Ancak salgının yayılmasını önleyecek olan tedbirler konusunda rehavete kapılıp, hata yapmayacağız.

Maskemizi takacağız. Sosyal mesafeyi koruyacağız. Temizliğe özen göstereceğiz.

Ne dersisiniz. Sizce de böyle davranmamız zor olmasa gerek?